Güncelleme Tarihi:
NÜRNBERG’de yeni kurulan Kunstfabrik’in (Sanat Fabrikası) ilk oyunu olan ‘Misafir Bavul’ tiyatroseverlerle buluştu. Burcu Fırat Uygur’un yazdığı, göçün 60’ıncı yılında, Türkiye’den göç eden işçilerin hayatını anlatan ‘Misafir Bavul’ adlı oyunun galası Langwasser’deki Geminschafthaus’da yapılırken, oyunu, Türkiye Cumhuriyeti Nürnberg Başkonsolosu Serdar Deniz, Başkonsolos Yardımcısı Selçuk Eke, Eğitim Ataşesi Mune Savaş, Bavyera SPD Genel Sekreteri Arif Taşdelen ve YTB Bavyera Sorumlusu Esra Yakupoğlu TİM engelliler Derneği Başkanı Kamile Erkdemir ile birlikte çok sayıda tiyatrosever izledi.
KALABALIK KADRO
Ankara Devlet Tiyatrosu Sanatçısı Yavuz İmsel ve Burcu Fırat Uygur’un yönetmenliğini yaptığı eserde, 15 oyuncunun yanı sıra, müzik, koreografi, teknik, dansçılar, sunucular dahil olmak üzere kalabalık bir kadro yer aldı. Oyunun koreografını Dance Anatolia’dan Dr. Oya Uysal Koğ ile Dr. Faik Can Koğ yaparken, müziğini Band Quantensprung’dan Vokal Gitar Erdal Çeç, Saksafon / Klarnet Rudi Lehnert, Keyboard Yağmur Utku, Bateri Volker Otto ve Bas Gitar Thomas Köstler üstlendi. Oyun, müziği ve dansları ile herkesi büyüledi.
OYUNCULARIN HEPSİ AMATÖR
Eserde rol alan 15 oyuncunun hepsi, buraya gelen birinci jenerasyonun devamı olan kişiler olarak öne çıktı. Bu durum, özellikle göz önüne bulundurulmuş, profesyonel oyunculardan ziyade buradaki hayata acısıyla, tatlısıyla şahit olmuş insanların kendi hikâyelerini kendilerinin anlatması, oyunu daha etkili kılmış. Burcu Fırat Uygur’un dayanağı tamamen gerçek hikâyelere ve belgelere dayalı olarak derleyip yazdığı oyun, Türkçe ve Almanca üst yazı ile sahnelendi. Gösteri sonunda pastalar kesildi. İzleyicilere ikramda bulunuldu ve orkestra son olarak mini bir konser verdi.
AYVALIK ULUSLARARASI TİYATRO FESTİVALİNE KATILACAK
Eseri yazan ve yöneten Burcu Fırat Uygur oyun sonundaki konuşmasında, “Öncelikle bize eşlik eden tüm misafirlerimize çok çok teşekkür ederiz. Gerçekten çok keyifli bir geceydi. Korona döneminde bu kadar katılım beklemiyorduk. İnşallah Kunstfabrik’in ikinci projesinde de aynı katılım ve aynı coşku sağlanır. Turnelerimiz olacak. 11-15 Mayıs tarihlerinde Ayvalık Uluslararası Tiyatro festivalindeyiz. Onun dışında Almanya içinde ve dışında çeşitli turnelerimiz olacak” dedi. Oyunun diğer yöneticisi Devlet Tiyatro Sanatçısı Yavuz İmsel de, “Çok güzel bir oyundan sonra, gayet güzel ve üstelikte ek sandalyeler koymak zorunda kaldık. Bundan sonra Kunstfabrikası iki kardeş şehri Ayvalık ve Nürnberg’ de oyunlarımız devam edecek” diye konuştu.
‘BU TÜR ETKİNLİKLERE KATILMALIYIZ’
Bu tip güzel amatör, sanat girişimleri yaşatmamız gerektiğinin altını çizen Başkonsolos Serdar Deniz ise “Toplum olarak bu tür etkinliklere katılmamız lazım, destek vermemiz lazım. Toplumumuzun genel anlamda kültür ve sanat alanındaki gelişimi ancak bu şekilde mümkün olabilir” dedi. Nürnberg’de Türk toplumu açısından da iki tiyatro ile çok talihli bir duruma geldiğimizi belirten Deniz, “Bir şehirde yaşayan vatandaşlarımızın iki tiyatro grubu, sanat grubu kurması bu grubu yaşatmaya çalışmaları hakikaten gurur verici bir olay. Gönül arzu ederdi ki bu tip kültür ve sanatla ilgilenenen derneklerimizin sayısının daha da fazlalaşması. Ne kadar kültür ve sanatla uğraşan grup ve dernek sayılarımız fazlalaşırsa buradaki Türk toplumunun kültür ve sanat duyarlılığı bu konuda gelişimi ve topluma verecekleri katkı, toplumun bu alanda sosyo ekonomik gelişmenin yanı sıra kültür anlamda da daha ileri noktalara gelmesinin de yolu açılacaktır diye düşünüyorum” diye konuştu.
‘YAȘLANIYORUZ’
Burada oynanan oyunun çoğunu kendisinin de yaşadığını söyleyen Bavyera SPD Genel Sekreteri Arif Taşdelen, “Bu salonda çok kişi aynı duyguyu yaşamıştır. Sekiz yaşımda Almanya’ya geldim. Böyle genç zamanlarımda, bütün gençlerin yaptığı gibi babamla tartıştığımda‚ ‘Sen benim için ne yaptın’ muhabbetlerine girerdik. Babamın her zaman standart cevabı ‘Ben seni Almanya’ya getirdim’. O zamanlar ne demek istediğini anlamıyordum. Ama bu dediğinin boyutunu yıllar sonra anlamış oldum. Biz burada yaşadıklarımızı canlandırdık. Kızımla geldim. Kızım için bir tarih dersi oldu. Bu da ne demek oluyor: Yaşlanıyoruz” dedi.
KİMLER ROL ALDI
Oyunda, Ali Rıza Aksu, Aylin Yalçınkaya, Blünet Fırat, Cenkay Sezer, Fatma Tozan, Figen Kalkandere, Güler Bahça, Gizem Koray, Hülya Ersoy, Levent Fırat, Melisa Şengün, Milena Uygur, Nasır Tunç, Yeliz Tavşan ve Yunus Emre Çanak rol aldı.