Meydan okumaları aşacağız

Merkezi ‘devlet töreni’ bu yıl, 3 Ekim Cumartesi günü, Eyaletler Meclisi dönem başkanlığını üstlenen Hessen Eyaleti’nin Frankfurt kentinde düzenlendi.
Yani ‘bankalar kenti’, daha doğrusu ‘para kenti’ olarak bilinen Frankfurt’ta.
Frankfurt, yalnız ‘para kenti’ değil, aynı zamanda ‘Alman demokrasisinin beşiği’ olarak bilinen ‘Paulskirche’nin (Paul Kilisesi) bulunduğu kenttir.
Çünkü Almanya’da demokratik parlamanter sistemin temelleri 1848-1849 yıllarında bu kilisede atılmıştır.
Dönemin Alman Parlamentosu’nun ilk oturumu bu kilisede yapılmıştır.
İlk ‘Alman Anayasası’ bu kilisede karara bağlanmıştır.

* * *

Öğleden sonra kent merkezindeki ‘Alte Oper’ (Eski Opera) binasının dev salonunda devlet töreni vardı.
Alman Cumhurbaşkanı Joachim Gauck, Federal Meclis Başkanı Norbert Lammert, Başbakan Angela Merkel, Eyaletler Meclisi Dönem Başkanı ve Hessen Eyalet Başbakanı Volker Bouffier, Anayasa Mahkemesi Başkanı Andreaus Vosskuhle oradaydı.
Almanya’nın eski Cumhurbaşkanı Christian Wulff ile birleşme döneminde Almanya’nın Dışişleri Bakanı olan Hans-Dietrich Genscher de.
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Jean-Claude Junker’in de aralarında bulunduğu çok sayıda yabancı konuk da.
Konuklar arasında iki Almanya’nın birleşmesinin yolunu açan, yani ‘kansız devrimi’ gerçekleştiren eski Doğu Almanya’daki insan hakları savunucuları da vardı.
30’a yakın sığınmacı da.
Ama ‘birleşmenin mimarı’ olarak tarihe geçmeyi garantileyen dönemin Almanya Federal Cumhuriyeti Başbakanı Helmut Kohl yoktu.
Evsahibi konumundaki Hessen Eyalet Başbakanı Bouffier, açılış konuşmasında, Helmut Kohl’e tüm Alman halkı adına katkılarından dolayı teşekkür etti.
“Gelmek için söz vermişti. Ama sağlık durumu el vermediği için gelemedi. Aramızda olamadı. Tüm Almanlar adına geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum” dedi.

* * *

Bu yılki kutlamalara sığınmacı krizi damgasını vurdu.
Daha doğrusu ‘sığınmacı sancısı’.
Alman Cumhurbaşkanı Joachim Gauck, konuşmasında, 1990 yılında henüz tarihe karışmamış eski Doğu Almanya olarak bilinen Demokratik Almanya Cumhuriyeti’nden Batı Almanya’ya, yani Almanya Federal Cumhuriyeti’ne yoğun göçü kastederek, “Tıpkı 1990 yılında olduğu gibi, bizi nesillerce meşgul edecek bir meydan okuma bekliyor” dedi.
Ama o dönemde gelen insanların hepsinin Almanca konuştuklarını, hepsinin aynı kültürü ve aynı tarihi paylaştıklarını hatırlatarak, Alman sosyal demokratların ‘anıt adamı’ olarak bilinen Almanya’nın eski başbakanlarından Willy Brandt’ın ‘birbirine ait olanlar birlikte gelişir’ söylemini hatırlattı.
Çeşitli alanlardaki bazı eksikliklere rağmen, ülkenin Doğu ve Batı’sındaki Almanların birlikte gelişerek, meydan okumaların üstesinden geldiklerinin altını çizdi.
“Şu ana kadar birbirine ait olmayanların da birlikte gelişmeleri için elimizden gelen her şeyi yapalım” çağrısında bulunan Alman Cumhurbaşkanı, farklılıklardan düşmanlıklar oluşmasına fırsat verilmemesi uyarısında da bulundu.

* * *

Volker Bouffier de sığınmacılara, ortak temel değerlerden feragat etmeden, Alman Anayasası’nın temel değerlerini kabullenerek geleceği birlikte şekillendirme çağrısında bulundu.
Aynı akşam Berlin’deki Federal Meclis (Reichstag) binası önünde düzenlenen törende konuşan Federal Meclis Başkanı Norbert Lammert de, Almanya’nın çeşitli dönemlerde çeşitli meydan okumaların üstesinden geldiğinin altını çizdi.
Alman halkının sığınmacı akınının beraberinde getirdiği sorunların da üstesinden geleceğini vurgulayan Lammert, “Ülkemize gelen insanların ‘burası bizim vatanımız’ diyebilmeleri için barış içinde birlikte yaşamı birlikte şekillendirelim” dedi.

* * *

Frankfurt’ta Main Nehri kenarında düzenlenen etkinliklere katılan 1.3 milyondan fazla insan ‘birleşmeyi’ birlikte kutladı.
Berlin’de tarihi Brandenburg Kapısı’na açılan 17. Juni (Haziran) Caddesi üzerinde 2 gün süren etkinliklerde de yerlisiyle, göçmeniyle, yabancısıyla yüzbinlerce insan birleşme sevincini birlikte yaşadı.

Bazıları ‘burukluk’ hissetse de...