Merkel’e tam destek

Sağ popülist Almanya için Alternatif (AfD) yüzde 13.2, Hür Demokrat Parti (FDP) yüzde 7.5 ve Sol Parti yüzde 6.3 oy aldı.
CDU’nun bu denli oy kaybetmesi üzerine, tüm gözler 2015 yılında sığınmacılara Almanya’nın kapılarını açması yüzünden uzun süredir yoğun eleştirilere hedef olan Başbakan Angela Merkel’e çevrildi.
2000 yılından beri CDU Genel Başkanı olan Angela Merkel, seçimden bir gün sonra, aralık ayında yapılacak kurultayda aday olmayacağını ve parti liderliğini bırakacağını ilan etti. 2021 yılında yapılacak genel seçimlere kadar başbakanlığı sürdüreceğini ve bir daha başbakan adayı olmayacağını da aynı gün ilan etti.
*
Angela Merkel, hem CDU hem de Almanya’da ilklerin kadınıydı.
1998 yılında CDU’nun ilk kadın Genel Sekreteri oldu.
2000 yılında CDU’nun ilk kadın Genel Başkanı oldu.
2005 yılında da Almanya’nın ilk kadın Başbakanı.
Yapılan kamuoyu yoklamalarında Almanya’nın en sevilen politikacısı sıralamasında ilk sırayı yıllarca kimseye kaptırmadı.
2009, 2013 ve 2017 yıllarında yapılan genel seçimlerde CDU ile ‘kardeş parti’ Hıristiyan Sosyal Birlik Parti’nin (CSU) en güçlü kanat olarak çıkmasında etkin rol oynadı.
Merkel, kararlı tutumu ve sağduyulu politikasıyla Avrupa Birliği’nin (AB) en güçlü lideri konumuna yükseldi.
Dünya genelinde de kabul gören ve saygı duyulan bir politikacı oldu.
Amerika’nın ünlü ‘Forbes’ dergisi Angela Merkel’i son 9 yıldır ‘Dünyanın En Güçlü Kadını’ seçti.
AB genelinde yaşanan ‘sığınmacı sorunu’ nedeniyle Başbakan Merkel, özellikle Almanya’daki sağ popülist AfD’nin ‘çamur atma politikası’ yüzünden yeniden hedef tahtası haline geldi.
Almanya’da işsizlik 2 milyona düştüğü ve Alman ekonomisi adeta ‘altın çağını’ yaşadığı halde, Merkel’e eleştiriler yoğunlaştı.
‘En Sevilen Politikacılar’ sıralamasında ilk sırayı başkalarına kaptırdı.
*
Ancak dünyayı kasıp kavuran koronavirüs belasına karşı aldığı sıkı önlemler, Merkel’in imdadına yetişti.
Son dönemlerde yapılan kamuoyu yoklamalarında ‘En Sevilen Politikacılar’ sıralamasında yine başa geçti.
CDU ile CSU da oy oranını yüzde 26’lardan yüzde 38’lere yükseltti.
Halkın yüzde 74’ü, Merkel hükümetinin koronavirüs salgınına karşı aldığı önlemlere tam destek veriyor.
Alman halkı, CDU/CSU ile SPD’den oluşan büyük koalisyon hükümetinin işsizlere, kısa çalışanlara, küçük ve orta ölçekli işletmeler ile büyük şirketlere verdiği parasal desteği takdirle karşılamakta.
Şimdiye kadar 4 binin üzerinde kişi yaşamını yitirse de, uluslararası kıyaslamalara ve verilere göre, koronavirüse karşı mücadelede Almanya İsrail’den sonra en başarılı ülke konumunda.
Almanya, bu mücadeleyi kararlı bir biçimde sürdürmekte ısrar ediyor.
Sokağa çıkma yasağı uygulanmasa da Alman Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier da, Başbakan Angela Merkel de, “Hem kendi sağlığınızı hem de başkalarının sağlığını tehlikeye atmamak için evde kalın” diyor.
Federal hükümet ile eyalet hükümetleri gelecek hafta itibariyle bazı alanlarda ‘esneklikler’ getirilmesi kararı aldılar.
Bu sınavdan da balarıyla çıkılırsa, Merkel’e destek daha da artacaktır.
Hatta daha şimdiden, 2021 yılındaki genel seçimlerde Merkel’in yeniden başbakan adayı olmasını isteyenlerin sayısı her geçen gün artmaktadır.
Böyle giderse şüphesiz ‘baskı’ da artacaktır.

Evet...
Angela Merkel, yaklaşık 1.5 yıl önce bir daha başbakan adayı olmayacağını ilan etti.
Ama Almanca’da “Man soll nie-niemals nie sagen” (Asla, asla dememeli) diye bir söylem var.
Bu da hiçbir zaman göz ardı edilmemeli.