Güncelleme Tarihi:
Şimşek, 2010 yılı merkezi yönetim bütçesini açıkladığı basın toplantısında, bu yıl Temmuz ayında aile yardımı dahil 1480 lira olan ortalama memur maaşının, yapılacak artışlar sonunda 2010 yılı Ocak ayında 1518 liraya, Temmuz ayında ise 1555 liraya yükseleceğini kaydetti.
Gerçekleşen enflasyonun zam oranlarını aşması halinde aradaki farkın telafi edileceğini belirten Bakan Şimşek, “Gelecek dönemde de krize rağmen, memur, emekli ve işçileri enflasyona ezdirmeyeceğiz. 2009 yılında yapılan artışlar da muhtemelen enflasyonun üzerinde kalacak. Bu yılda kriz yılı olmasına rağmen, ücretlerde memurlar açısından reel artış söz konusudur” dedi.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 2010 yılı bütçesi hazırlanırken, GSYH büyüklüğünün 1 trilyon 29 milyar lira, büyüme hızı oranı yüzde 3,5, TÜFE yıl sonu oranı yüzde 5,3, ihracat 108 milyar dolar, ithalat 153 milyar dolar olarak hedeflendiğini belirtirken, “2010 yılı bütçesine baz olan makroekonomik büyüklükler gerçekçidir” dedi.
Merkezi yönetim bütçesinin ekonominin krizden çıkışına katkı sağlayacağını, esnaf ve tarımsal kredilerde faiz sübvansiyonun, ihracat kredilerine, KOBİ desteklerine, hazine teşvik ödemelerine, istihdamın maliyetini azaltmak amacıyla yürürlüğe konan işveren priminin 5 puan indirimine devam edileceğini anlatan Şimşek, “2010 merkezi yönetim bütçesi sosyal yönü güçlü bir bütçe. Bütçemizi ekonomik olarak dezavantajlı kesimleri destekleyecek şekilde hazırladık” dedi.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 2010 yılı bütçesinde hem giderleri kontrol altına aldıklarını hem de gelirleri artırdıklarını, bu suretle bütçe açığını 2009 yılı gerçekleşmelerine göre daha aşağı seviyelere çekeceklerini söyledi.
2010 yılında da Türkiye'nin büyük bir küresel aktör haline gelmesini sağlayacak ekonomik ve mali politikaları izlemeye devam edeceklerini vurgulayan Şimşek, ekonominin yapısal dönüşümünü sağlayacak reformlara kararlılıkla devam edeceklerini, bu suretle ülkenin yatırımlar için bir cazibe merkezi olma niteliğini önümüzdeki dönemde de sürdüreceğini ifade etti.
Orta Vadeli Program ve Mali Plan ile ortaya koydukları politika ve hedefler doğrultusunda maliye politikalarını yürüttüklerini ve bütçeleri de buna uygun hazırladıklarını belirten Şimşek, “2010 yılı bütçesi de daha önce açıkladığımız çerçevede hazırlanmış bir bütçedir. 2010 yılı bütçesi küresel krizin etkisiyle bozulan kamu dengelerini düzeltmeyi amaçlamaktadır. 2010 yılı bütçesinde hem giderleri kontrol altına alıyoruz hem de gelirleri artırıyoruz. Bu suretle bütçe açığını 2009 yılına göre, bu yılın gerçekleşmelerine göre daha aşağı seviyelere çekeceğiz” diye konuştu.
2010 yılı bütçesiyle eğitime ve sağlığa daha fazla kaynak ayırdıklarını, sosyal destekleri artırarak devam ettirdiklerini bildiren Şimşek, reel kesimi, çiftçiyi desteklemeye devam edeceklerini, araştırma ve geliştirme faaliyetlerini daha yüksek oranda desteklemeyi sürdüreceklerini ve bölgesel gelişmeye yönelik yatırımları da artıracaklarını kaydetti.
2009 YILI BÜTÇESİ YIL SONU GERÇEKLEŞME TAHMİNLERİ
2009 yılı bütçesi yıl sonu gerçekleşme tahminleriyle ilgili de bilgi veren Bakan Şimşek, 2009 yılı sonu itibariyle merkezi yönetim bütçe giderlerinin 266 milyar 752 milyon lira, merkezi yönetim bütçe gelirlerinin 203 milyar 928 milyon lira ve bütçe açığının da 62 milyar 824 milyon lira olmasını öngördüklerini söyledi.
Faiz dışı açığın 7 milyar 324 milyon lira olarak gerçekleşeceğini tahmin ettiklerini belirten Şimşek, şöyle devam etti:
“Bu tahminlerimiz doğrultusunda 2009 yılı başlangıç bütçesine göre bütçe giderleri yüzde 2,9 artmakta, bütçe gelirleri ise yüzde 18 oranında azalmaktadır. Bütçe açığı ise 10,4 milyar liradan 62,8 milyar liraya artmaktadır. Bütçe açığının milli gelire oranı ise yüzde 6,6'ya tekabül etmektedir.
2009 yılında bütçe açığında ortaya çıkan 52,4 milyar liralık artışın 44,8 milyar lirası yani yüzde 86'sı gelirlerdeki azalmadan, 7,6 milyar lirası yani yüzde 14'ü de giderlerdeki artıştan kaynaklanmaktadır. Özetle bütçedeki sapmanın yüzde 86'sı küresel krizle yakından ilişkili gelirlerin azalmasından kaynaklanıyor.”
Gelirlerdeki 44,8 milyar liralık azalmanın 4,7 milyar lirasının vergi indirimleri nedeniyle ortaya çıkan gelir kaybından, 40,1 milyar lirasının da ekonomik daralma nedeniyle gelirlerde meydana gelen düşüşten kaynaklandığını anlatan Şimşek, giderlerdeki 7,6 milyar liralık artışın ise sosyal güvenlik sistemine yapılan transferlerdeki artış ile ekonomiyi canlandırma paketleri kapsamında öngörülen alt yapı yatırım harcamaları ve diğer gider artışlarından oluştuğunu kaydetti.
Bakan Şimşek, bütçe açığındaki bu artışın sadece Türkiye'ye mahsus bir durum olmadığını, diğer ülkelerin de küresel kriz nedeniyle bu durumla karşı karşıya olduğunu söyledi.