Güncelleme Tarihi:
Almanya'nın Steinhagen kentinde yaşayan Kırşehirli Bülent (35) ve Medet Altan (32) kardeşler 13 Nisan 2008 tarihinde sarhoş Alman gençlerinin saldırısına uğradı. Pizzacılık yapan kardeşler haksızlığa uğradıklarını düşenerek avukat aracılığıyla saldırganlar hakkında davacı oldular. Mahkeme davayı iki duruşmada karara bağladı. Önceki gün kü son duruşmada hakim saldırgan Alman genclere ceza vermeyerek serbest bıraktı. Bülent ve Medet Altan kardeşler, mahkemenin verdiği karara züldü. Ceza almayan Alman gençlerin başkalarına zarar verebileceğine işaret eden Medet Altan "En azından caydırıcı bir ceza beklerdik. Bizce adalet tecelli etmedi" dediler.
Saldırıdan hafif yaralı olarak kurtulan kardeşlerden Bülent Medet olayı şöyle anlattı: 'Kendi pizzacımızda çalışıyorduk. Kardeşim Medet arabasıyla siparişe gitmişti. Aradan yaklaşık bir saat geçmesine rağmen geri gelmedi. Tedirgin olduk. Telefonum çaldı. Arayan Medet´ti. Ama konuşamıyordu. Arkadan sesler geliyordu. Birileri bağırıyordu. Ve telefon kapandı. Çok korktuk. Aradan 5 dakika sonra tekrar aradı. Bize bir adres verdi ve acil gelmemizi söyledi. Babam ve ben verdiği adrese gittik. Bir de ne görelim? 4 sarhoş Alman genç, Medet'e saldırmış. Arabadan indirip köşeye sıkıştırmışlar. Babamla hemen Medet'in yanına koştu. O anda Alman gençlerden biri kendi arabasına gitti ve bir çekiçle geri döndü. Çekiçle kardeşime saldırdı. Ben de ´Medet dikkat et' dedim. Kardeşim genci gördü ve kendini savunmak için gence kafa darbesi vurdu. Sarhoş genç yere düştü ve bağırmaya başladı.
Diğer arkadaşları şok oldular ve hemen hepsi kaçtılar. Bende çekici delil olarak yanıma aldım. Oradan hemen ayrılmak istedik, fakat gidemedik. Çünkü Medet'in araba anahtarlarını çalmışlardı. Bir kaç dakika sonra gençlerden biri geri döndü ve anahtarı verdi. Biz de lokantaya geri döndük. Lokantayı kapatıp polise gidecektik. Biz gitmeden polis geldi lokantaya. Saldıran gençler polisi çağırmışlar ve bizim saldırdığımızı iddia etmişler. Polisler ifadelerimizi aldılar. Delil olarak çekici de aldılar. Polis ´Onların dedikleri birbirini tutmuyor. Sizin haklı ve suçsuz olduğunuza inanıyoruz' dedi. Duruşmalar başladı ve sonunda beraat ettiler. Biz de şaşırdık."