Macron’un umudu Avrupa

Güncelleme Tarihi:

Macron’un umudu Avrupa
Oluşturulma Tarihi: Kasım 21, 2018 10:18

Emmanuel Macron, Fransa’da geçen yıl yapılan seçimleri kazanarak 14 Mayıs 2017’de Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturdu.2006-2009 yılları arasında Sosyalist Parti (PS) üyesi olan Macron’un, seçim öncesi kurucuları arasında yer aldığı ‘En Marche’ (Yürüyüş) hareketinin beklenmedik bu başarısı, ülkede adeta bir ‘devrim’ gibi algılandı.

Haberin Devamı

Macron’un umudu Avrupa
SEÇİM kampanyası sırasında ‘sosyal liberalizm’, ‘ekonomide liberalizm’, ‘Avrupa’nın güçlendirilmesi’ hedeflerini ön plana çıkaran ve 39 yaşında ‘Fransa’nın en genç Cumhurbaşkanı’ seçilen Macron, verdiği sözleri yerine getirmek için hemen işe koyuldu.
Ancak özellikle iş piyasası ve çalışma yaşamıyla ilgili hayata geçirmeyi planladığı reformlara, başta sendikalar olmak üzere çeşitli çevreler tepki gösterdi.
Bu yüzden de ‘zenginlerin patronu’, ‘fakirlerden alıp, zenginlere veriyor’ suçlamalarına bile hedef oldu.
Geçen yıl akaryakıta zammın ardından gelecek yıl itibariyle mazota yüzde 23, benzine de yüzde 15 civarında zam yapılmasını ilan edince, ülke genelinde tüm oklar kendisine çevrildi.
Sosyal medya üzerinden örgütlenen halk, Fransa’nın çeşitli kesimlerinde sokaklara döküldü.
‘Sarı Yelekliler’ olarak nitelenen göstericiler, otoyolları bloke etti.
Yani, Fransa genelinde trafiği allak bullak ettiler.
Planlanan zamlar geri alınıncaya kadar gösterileri sürdüreceklerini de ilan ettiler.

*

Haberin Devamı

Evet, Macron’un doğa korunması hedefiyle akaryakıta planladığı zamlara halk “No” (hayır) diyor.
Fransızlar ‘yeşil vergi’ olarak nitelendirdikleri bu zamlara kararlı bir şekilde karşı çıkmayı sürdüreceklerini de söylüyorlar.
Zaten son dönemlerde yapılan kamuoyu yoklamalarına göre sistematik olarak imaj ve destek kaybına uğrayan Cumhurbaşkanı Macron’un işi hiç de kolay görünmüyor.
İçte yeteri kadar destek bulmayan Macron, ‘Avrupa’yı güçlendirme’, ‘daha güçlü, daha bağımsız bir Avrupa’ politikasıyla tüm umutlarını Avrupa’ya bağladı.
Nitekim son dönemlerde ‘Avrupa ordusu’ oluşturulması önerisini yeniden gündeme getirdi.
Fransa’da geçen hafta düzenlenen Birinci Dünya Savaşı’nın sona ermesinin 100’üncü yılı etkinlikleri öncesi dolaylı bir biçimde de olsa, Avrupa’nın ABD’ye güvenemeyeceğini, Rusya ve Çin’e karşı kendi ordusunu oluşturmasının kaçınılmaz olduğunu söylemesi, birçok AB ülkesinde olumlu yankılar buldu.
Almanya Başbakanı Angela Merkel de, Macron’un bu yöndeki önerisine sıcak baktığını gizlemedi.

*

Haberin Devamı

Birinci Dünya Savaşı’nda hayatlarını kaybedenlerin yakınlarıyla dayanışma sergilemek amacıyla 100 yıl önce ilan edilen ‘Halk Üzüntü Günü’ vesilesiyle Federal Mecliste geçen hafta pazar günü düzenlenen anma töreninde Fransa’nın Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, etkileyici bir konuşma yaptı.
Avrupa’yı yeni bir aşırı milliyetçilik krizine karşı güvenli hale getirmeliyiz” dedi.
“Avrupa’ya karşı bizim bir sorumluluğumuz var” dedi.
“Yeni bir sayfa açmalıyız” dedi.
Aynı zamanda Fransız-Alman dostluğunun da altını çizdi.
Adeta iki halk arasında aşk ilan etti.
“Şayet siz Fransa’dan gelen sözcükleri anlamıyorsanız, şunu bilin ki, Fransa sizi seviyor” dedi.
Yani bir yerde Macron, politikanın sevgisiz düşünülemeyeceğini vurgu yaptı.
Emmanuel Macron, konuşmasını, “Yaşasın Fransa! Yaşasın Federal Cumhuriyet (Almanya)! Yaşasın Fransız-Alman dostluğu! Yaşasın Avrupa!” diyerek sonlandırdı.
Evet, Fransa’da zor günler yaşayan Macron, umudunu Almanya’ya, Avrupa’ya bağladı.
Ama birleştirici, bütünleştirici bir güçlü Avrupa yaratma politikası ile Fransız halkının desteğini yeniden kazanamayacağını Macron da bilmektedir.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!