Likidite sıkışıklığı artarsa faiz indirimi erkene alınabilir

Güncelleme Tarihi:

Likidite sıkışıklığı artarsa faiz indirimi erkene alınabilir
Oluşturulma Tarihi: Aralık 01, 2008 10:47

Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, gelecek dönemde piyasada YTL likidite sıkışıklığı artması durumunda, Banka'nın fiyat istikrarını sağlama temel amacı ile ?elişmemek kaydıyla teknik faiz indirimini erkene alarak operasyonel yapıyı değiştirebileceklerini bildirdi.

Haberin Devamı

Yılmaz, likidite sıkışıklığının gelişimine bağlı olarak da repo işlemleri ile fonlama vadesinin uzatılmasını, ikinci el piyasadan doğrudan DİBS alımlarını gündeme alınabileceğini kaydetti.

Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, Bakanlar Kurulu'na yaptığı sunumda, ABD konut piyasasında yaşanan sorunların 2008 yılı i?erisinde de sürdüğünü belirterek, tüketicilerin gecikmiş kredi bor?larında da yüksek artışlar yaşandığını kaydetti.

Yaşanan finansal dalgalanmanın etkisiyle finansal kuruluşların yüksek miktarda zarar etmelerinin bankaların kredi koşullarını sıkılaştırmasına neden olduğuna işarete eden Yılmaz, küresel likidite koşullarında arızı olarak olağanüstü değişimler gözlendiğini ifade etti.

"2009'DA GELİŞMİŞ ?LKE EKONOMİLERİN RESESYONA GİRMESİ BEKLENİYOR"

Uluslar arası finansal piyasalarda yaşanan sorunların dünyada reel kesim üzerindeki olumsuz etkilerinin hissedilmeye başlandığını kaydeden Yılmaz, "Uluslar arası finansal piyasalarda yaşanan sorunlar nedeniyle 2009 yılında gelişmiş ülkelerin ekonomilerinin resesyona girmesi bekleniyor" dedi.

Küreselleşme ile birlikte yaşanan finansal ?alkantıdan etkilenen ülkelerin sayısı da arttığının altını ?izen Yılmaz, yatırımcıların gelişmekte olan ülkelerdeki pozisyonlarını azaltması sonucunda kredi ve bankalararası para piyasalarında bor?lanma maliyetlerinin hızla yükseldiğini, döviz kurları, faiz oranları ve borsa endeksleri basta olmak üzere bir?ok finansal göstergede olağanüstü hareketler yaşandığını ifade etti.

"BANKACILIK SİSTEMİ KRİZE HAZIRLIKLI YAKALANDI"

Gelişmiş ülke hükümetlerinin almış oldukları önlemlerin etkisiyle piyasalarda son dönemde bir miktar toparlanma gözlendiğini vurgulayan Yılmaz, Türkiye'de bankacılık sektörünün, risk oluşturacak bir yabancı para a?ık pozisyonu taşımadığını kaydetti. Bankaların yabancı para cinsi net pozisyonlarının, özsermayelerine oranla düşük seviyede olduğuna dikkat ?eken Yılmaz, şöyle konuştu:

"Sermaye yeterlilik oranı, yasal sınırın ve Avrupa Birliği ortalamasının olduk?a üzerinde seyretmektedir. Türkiye'de bankacılık sistemi, hem döviz likiditesi a?ısından krize göreceli olarak hazırlıklı yakalandı. Kısa vadeli toplam likidite yeterlilik oranları yüksek seviyesini korumaktadır.

Tahsili gecikmiş alacaklar dönüşüm oranı diğer gelişmekte olan ülkelerin ortalamasının altında bulunuyor. Reel sektörün de bor?larının önemli bir kısmı, son yıllarda Türk Lirası'na dönme eğilimi sergileyerek, vadesi uzamıştır."

Kamu sektörünün yerli para cinsinden ve sabit faizle bor?lanması, büt?enin maruz kalabileceği riskleri azalttığını belirten Yılmaz, yakın dönemde döviz kurlarında gözlenen hareketlerin enflasyon üzerinde oluşturduğu etkinin, gıda fiyatlarındaki olumlu görünüm ve petrol fiyatlarında gözlenen düşüş ile telafi edilmesinin beklendiğini ifade etti.

"RİSK İŞTAHINDAKİ KESKİN D?Ş?Ş FAİZLERİ Y?KSELTTİ"

Küresel risk iştahındaki keskin düşüşün Türkiye'de faizler genel düzeyinin yükselmesine neden olduğuna dikkat ?eken Yılmaz, "Merkez Bankası'nın fiyat istikrarını sağlama temel amacı ile ?elişmemek kaydıyla, önümüzdeki dönemde piyasada YTL likidite sıkışıklığı arttığı taktirde teknik faiz indirimini erkene alınarak operasyonel yapıyı değiştirebilecek. Likidite sıkışıklığının gelişimine bağlı olarak da repo işlemleri ile fonlama vadesinin uzatılmasını, ikinci el piyasadan doğrudan DİBS alımlarını gündemine alabilecek" dedi.

Yılmaz, likidite sıkışıklığının kalıcı olarak artması ve diğer önlemlerin yeterli olmaması halinde YTL'nin zorunlu karşılıklarının sınırlı öl?üde indirilmesini gündeme alınabileceğini belirtti.

"OTOMOBİL VE BEYAZ EŞYA PAZARI DARALDI"

?zel yatırım harcamaları öncü göstergeleri bir önceki ?eyreğe göre düşüş gösterdiğini ifade eden Yılmaz, özel yatırım harcamalarının yılın son ?eyreğinde yavaşlamaya devam edeceğinin tahmin edildiğini kaydetti. Mevsimsellikten arındırılmış verilerin, yurt i?ine yapılan otomobil ve beyaz eşya satışlarında daralmaya işaret ettiğini vurgulayan Yılmaz, "Küresel ekonomik faaliyetin yavaşlaması, Türkiye'nin ihracat pazarlarını da olumsuz etkiliyor. ?nümüzdeki dönemde Türkiye'nin ihracat artış hızında hem fiyat hem de miktar bazında bir yavaşlama bekleniyor. Yurt i?i talepteki yavaşlamaya ve YTL'nin değer kaybına bağlı olarak benzer bir gelişme ithalat fiyat, miktar ve hacimlerinde daha keskin bir yavaşlama olarak kendini gösteriyor" dedi.

"MERKEZİ Y?NETİM B?TÇE HEDEFİNE ULAŞILACAK"

Yılmaz, yılın son ?eyreğinde büt?e harcamalarının hızlanması ve yurt i?i talebin yavaşlaması sonucunda vergi gelirlerinin azalması olasılığının olmasına karşın merkezi yönetim büt?e hedeflerine ulaşılacağını düşündüklerini sözlerine ekledi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!