KRV'de ikinci tur seçimde katılım yüzde 30'un altında kaldı

Seçim sonuçları açıklandıktan sonra iki büyük halk partisi CDU ve SPD kendilerini başarılı gösterdiler. İki hafta önce yapılan seçimlerde istenilen çoğunluğu bir adayın alamaması üzerine yasal olarak tekrarlanan seçimde (Stichwahlen) Essen Büyükşehir Belediyesi'ni kazanan CDU tekrar 'büyük şehirlerde biz de varız' düşüncesi ile sevindi.

İki hafta önceki seçimlerde CDU Bonn ve Oberhausen belediyelerini de almıştı.

CDU, Thomas Kufen'in yüzde 62,6 gibi ezici bir çoğunlukla kazandığı Essen Belediye Başkanlığına mukabil SPD'ye çok sayıda önemli belediye başkanlıkları bırakmak zorunda kaldı.

Wuppertal Belediye Başkanlığı'nı yüzde 59,7 oranlık oy alarak SPD adayı Andreas Mucke, CDU'dan tekrar geri aldı.

21 yıldır CDU yönetiminde olan Krefeld Büyükşehir Belediyesi de bu seçimle birlikte yüzde 63,9 oranında oy alan SPD'li 41 yaşındaki Frank Meyer'e geçti. Yine seçimdeki önemli şehirlerden Solingen Büyükşehir Belediyesi'nde CDU'dan, 37 yaşındaki SPD'li Tim Kurzbach'a geçti. Sosyal Demokratların tarihi olarak güçlü oldukları şehirlerden Bochum ise yine SPD'de kaldı.

SPD bunların yanı sıra Viersen, Freudenberg ve Lippe gibi çok sayıda kasabanın belediyelerini de aldı.

KRV CDU'dan yapılan açıklamada kamuoyuna Essen'deki zafer öne çıkarılarak ‘parlak Seçim zaferi' ile artık büyük şehirlerde de varız havası estirildi. SPD ise Essen'in kaybedilmesinin sebeplerini araştıracağını duyurdu. Buna mukabil 34 seçim beldesinden 12'si yeni olmak üzere toplam 19'unu kazandıklarının sevincini paylaşarak kendisini seçimin esas galibi ilan etti.

Diğer taraftan uzmanlar ise seçimlerde halkın katılımının zayıflığına işaret ediyorlar. Seçimlere katılımın yüzde 30'ları geçmemesi ‘niçin?' sorularını gündeme getiriyor.

Katılımın düşük olması seçilen yeni belediye başkanlarının gücünü sorgulatıyor. Seçime katılan yüzde 30'un yüzde 50-60 oranda oyunu almanın sonunda çok düşük bir halk kitlesi arkasında olduğu şeklinde yorumlanıyor. Bunun da yeni başkanların aslında zayıf başkanlar olacağı yorumları yapılıyor. Oysa belediyelerin büyük sorunlarının çözülebilmesinin ancak arkasında güçlü halk desteği olan güçlü belediye başkanları ile çözülebileceği düşüncesi hakim.