Güncelleme Tarihi:
Almanya eski Başbakanı ve Gaspromun ortak olduğu Nord Stream Denetim Kurulu Başkanı Gerhard Schröder, küresel kriz ortamında tek tek ülkelerin aldığı önlemlerin yeterli olmadığına dikkat çekerek 'Artık uluslararası kaidelere ve kontrol sistemine ihtiyaç var. IMF bu kontrol ve uyumun sağlanmasında en tepede kurum olabilir. Kriz bu anlamda uluslararası kaidelerin oluşturulması için fırsat yaratır" dedi.
Schröder, ABD ekonomisinin iki yıl içinde sağlıklı bir yapıya bürüneceğini ve rekabette öne geçeceğini söyleyerek 'Bugün ABD pragmatik davranarak bankacılıkta kısmi bir devletleştirme gerçekleştirdi. Ben Avrupaya kıyasla ABDnin daha doğru davrandığını düşünüyorum. İki yıl sonra, ABD devraldığı bu bankaların hisselerini dünya piyasalarında yeniden satarak önemli bir kar elde edecek ve kimse de bu durumda geçmişte ne olduğunu sorgulamayacak" diye konuştu.
Türkiye Tekstil Sanayi İşverenleri Sendikasının Antalya Tekirova Martı Myra Otelde düzenlediği 'Gelecek ' konulu toplantının ana konuşmacısı olarak Türkiyeye gelen ve kapsamlı bir sunum yapan Schröder küresel krizin bugüne geliş nedenleri ve krizden çıkış yolları üzerinde değerlendirme yaptı. Almanya eski Başbakanı Schröder gelişmekte olan ekonomilerin artık dünya ekonomisinde öne çıktıklarını vurgulayarak şöyle dedi:
' Bugün Çin, Rusya, Hindistan, Türkiye gibi ülkeler dünya ekonomisinde daha etkin hale geliyor. Dolayısıyla iki sınıflı bir politika artık terk edilmeli. Uluslar arası kurumlarda, IMF ve Dünya Bankasında gelişmekte olan ülkelerin etkisi artmalı. Bu ülkelerle artık göz mesafesinde karşılıklı ve eşit konuşabileceğimiz göz göze gelebileceğimiz bir ilişki statüsü oluşturmalıyız. ABD ve ABnin Çin, Rusya,Körfez ülkelerinin kaynaklarına ihtiyacı var. Bu ülkelerin bankalara ve sigorta şirketlerine yatırım yapabilmeleri söz konusu.Avrupa biraz çekingen duruyor ama egemen servet fonlarına bizlerin de ihtiyacı var. Bu kurumların öneminin farkında olmalıyız kriz sürecinde."
"AHDE VEFA VAR, AB ÜYELİÐİNDEN GERİ DÖNÜŞ YOK"
Schröder , ABnin derinleşme sürecinin bir anlamda frenlendiğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: ' ABnin kesinlikle dünya siyasetinde ve ekonomisinde etkin olabilmesi için derinleşmeye ve genişlemeye ihtiyacı var. Türkiyenin mutlaka ABye girmesi lazım. İki taraf için de önemli. Çocuklarımızın geleceği için bu proje mutlaka gelişmelidir.Ta 1963te tarihi anlamda bir söz verdik. Kimse bu sözünden vazgeçemez. Ahde vefa olarak da vaz geçemeyiz, altına imza atmışız. Ancak Türkiyenin de reformlara hız vermesi lazım. Sadece ekonomide değil uluslar arası siyasette de AB Türkiye için Türkiye de AB için önemli. Türkiye komşu ülkeler arasındaki ihtilaflarda denge rolü oynuyor. İsrail ve Suudi Arabistan arasında arabuluculuk yapıyor. Dünyanın tam orta yerinde bulunan Türkiye ABnin ağırlığının daha güçlenmesinde etkin bir rol oynayabilir."
Türkiyenin ABye üyeliği konusunda bir tahminde bulunmayan Schröder, ' AB bir birleşik devletler topluluğu değil. AB çeşitli kültürlerin yarattığı bir zenginlik. Türkiye de bu zenginliği daha da artıracaktır. Türkiye Avrupa kültürüne ait değil diye görüşler var. Bu tümüyle yanlış ve saçma bir görüş. Tarihi bilmemek demektir. Türkiye, Anadolu antik uygarlıkların toprağı değil mi, Türkiye ABnin çok yönlülüğüne katkı yapabilecektir."
'ETKİN VE HUKUKA DAYALI BİR SİSTEM OLMALI"
Soğuk savaş döneminin bitmesinin ardından dünyanın olumlu bir rotaya girdiğini ancak terörizmin ortaya çıkışıyla ümitlerin bir ölçüde zayıfladığına dikkat çekerek ' Artık hiçbir ülke tek başına bu sorunlarla baş edemez. Etkin, güçlü ve hukuka dayalı bir sistem içinde uluslar arası sorunlara çözüm bulunmalı. En kuvvetli olan haklıdır tezi artık geçerli değildir. 'dedi. ABDnin yen bir başkan seçme arifesinde olunduğunu belirten Schröder ' ABDnin yeni başkanı dünya için bir ümit olabilir. Ülkeler arasında tekrar işbirliği olacak çatışmalar ortadan kalkacak umudu var. AB ve Türkiye de birlikte bölgesel ve küresel ihtilafların çözümünde aktif bir rol üstlenebilir ve bu ilişkilerde yeni ufuklar açılabilir" diye konuştu.
Toplantıda izleyicilerin ve basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Almanya eski Başbakanı NATOnun enerji politikaları konusundaki muhtemel rolü için ' NATO savunma amaçlı bir organizasyon. NATOya enerji sorunlarının çözümünde rol verilmesi bu konuların askeri araçlarla da çözülebileceği gibi bir mesaj verir ki bu çok tehlikelidir. Enerji konusundaki ihtilaflar ve işbirlikleri ABnin, ABDnin ve ilgili ülkelerin ulusal ve uluslar arası organizasyonlar yoluyla ele alınmalı" yanıtını verdi.
'KRİZE ABD BİZİM BAKTIÐIMIZ YERDEN BAKMIYOR"
ABDnin yaşanan küresel kriz ortamında piyasa modelini sorgulamadığını belirterek şu görüşleri dile getirdi: ' ABD prensip olarak kapitalizmi piyasa modelini tartışmıyor. Olaya sadece pragmatik olarak bakıyor. O nedenle ABnin anlamadığı bir perspektiften yaklaşarak ve ABnin cesaret edemediği bir şeyi yaparak bankalarda kısmi devletleştirmeye gitti. Bu bir doktora konusu bile olabilir. Büyük Amerika bu önlemlerle daha da büyüyecek. ABD devletin eline geçen banka hisselerini birkaç yıl sonra dünya piyasalarında yeniden satarak bu krizi karlı bir işe çevirecek. ABDnin yaptığı en akıllı çözüm. Biz AB olarak ne yapacağız. Şeffaflığın artmasına ve uluslar arası kaidelerin gelişmesine katkı yapmalıyız. Bu anlamda IMFnin kontrolü sağlanmalı ve bu vaatler sözde bırakılmamalı"
"ABDNİN ÇÖPLERİNİ TOPLAYACAK BİRİNE İHTİYAÇ VAR"
Küresel krizin ABDnin dünya üzerindeki etkisini değerlendiren Schröder ' Ben küresel krizin ardından ABD sonrası bir dünya ortaya çıkacak gibi bir görüşe inanmadım. ABD artık tek başına söz sahibi olmayacak ama her zaman önemli bir güç olacak dünyada. ABDnin yarattığı olumsuz imajın değiştirilmesi için çok çabaya ihtiyaç var. Bu imajı değiştirecek olan da Mc Cain değil, Obama'dır.İnşallah da seçimi Obama kazanır. ABDnin dört yıl boyunca çöpleri toplamak ve bozulan imajını düzeltmek için yeteri kadar uğraşması gerekiyor. Bu nedenle ne İrana ne de dışarıda başka bir yere müdahaleye enerjisi olacaktır" dedi.
"ABDDE KREDİ KARTI KRİZİ OLABİLİR"
Küresel krizin neresinde bulunulduğunu ya da ne zaman biteceği gibi konularda falcı olmadığını belirterek ' Ancak şunu söyleyebilirim ki ABDde kontrolsüz denetimsiz bir piyasa oluştuğunu gördük. Nerdeyse ortalama bir Amerikan vatandaşının cebinde 11 kredi kartı var. Giderek ödeyemez hale geliyorlar. Bu nedenle ben ABDde kredi kartları konusunda da bir kriz ya da kötü sürprizler olabilir.Çok korkunç bir kriz olmayabilir ama maalesef reel ekonomiye de etkileri görülmeye başladı. Otomotiv sanayinde ciddi bir düşüş var yan sanayi de olumsuz etkilenmeye başlandı. Günlük tüketiminde, tekstilde henüz bir kriz yok ancak buralarda da yansıma olabilir. Tüketim mallarında görüyoruz nitekim.
NORD STREAM GÖREVİ
Gaspromdaki görevi hakkında bilgi veren Schröder , kendisinin kamuoyuna yansıyan bilgilerin aksine Gazpromun değil, Gazpromun Almanya ve Hollandalı şirketlerle ortak kurduğu Nord Streamin Denetim Kurulu Başkanı olduğunu da belirten Schröder, 'Dolayısıyla Gazpromun global politikalarında etkili değilim" dedi.
Enerjide hatların çeşitliliğine her zaman ihtiyaç olacağının da altını çizen Schröder, 'Çünkü Avrupanın doğalgazda yıllık tüketimi 500 milyar metreküp. 2015te ise 200 milyar metreküp ek gaza ihtiyaç duyacak. Nord Stream hattı ise bu ihtiyacın yıllık sadece 55 milyar metreküplük bölümünü karşılayacak. Bu anlamda Nord Stream, Türkiyenin de aktif rol alacağı Nabucco gibi hatlara rakip olamaz" dedi.
ENERJİ HATLARININ GÜVENLİÐİ
Enerji hammadde kaynağına ve hat geçişlerine ev sahipliği yapan ülkelerin istikrarlı olmasının önemli olduğuna değinen Schröder, 'Güvenlik riskine karşı enerji hatlarının daha da çeşitlendirilmesi gerekiyor. İranda yaşanabilecek bir tehlike, enerji alımının dörte birini etkiler. Nabucco ya da Kuzey Afrikadan geçen alternatif hatların önemi bu yüzden çok büyük" yorumunu yaptı. Enerjide Rusya ve ABnin birbirlerine bağımlı olduğunu da belirten Schröder, 'Rusya gelirlerinin yüzde 85ini gaz ve petrolden sağlıyor. Gaz ve petrol satışının yüzde 60ını ise ABye yapıyor. Dolayısıyla Rusya ve ABnin enerji politikaları konusunda birbiri ile ortak çalışması lazım. Türkiye de yeni hatlarda transit geçiş noktası olabilir" dedi.
"NATO DOÐUYA DOÐRU GENİŞLEMEMELİ"
Ukrayna ve Gürcistanın NATO üyeliği etrafında yaşanan tartışmalara değinen Schröder konuşmasına şöyle devam etti:
'NATO doğuya doğru genişlemeyeceğiz sözü verdi, ancak bu sözünde durmadı. Rusya bu nedenle aldatılmışlık duygusu içine girdi. Bu ülkelerin daha kendi içinde çözemedikleri iç sorunları var. Azınlıklarla ilgili ciddi sorunlar yaşıyorlar. Bu ülkelerde yaşayan Rus azınlıklar var ve anlaşamıyorlar aralarında. Bu çatışmalar varken ve çözüm bulunmamışken bu ülkeleri NATOya almak tehlikelidir.Eğer Ukrayna ve Gürcistan NATOya üye olursa Rusya etrafı sarılmış gibi bir duyguya kapılır ki bu durumda Rusya ABnin olmadığı bir yöne doğru kayar ki siyasi açıdan bu tehlikeli bir gelişmedir."