Güncelleme Tarihi:
El Beşir hakkındaki tutuklama kararıyla gündeme gelen mahkeme için, Türkiye 2004 yılında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ağzından yakında Uluslararası Ceza Divanı'na temel oluşturan Roma Statüsü'ne taraf olacağını duyurmuştu.
Ancak Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nın 2010 Mali Yılı Bütçe Tasarısı’nın Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu'na sunmak için hazırladığı kitapçıkta konuyla ilgi yer alan açıklamalar, Türkiye’nin bu taahhüdünü yakın zamanda gerçekleştirmeyeceğini ortaya koydu.
Kitapçıkta, Roma Statüsü'ne taraf olunmasına ilişkin hazırlıkların devam ettiği, ancak bunun zaman alabileceğinin anlaşıldığı belirtildi.
Davutoğlu tarafından hazırlanan kitapçıkta, "Bu çerçevede, 2010 yılı mayıs ayında Uganda'da yapılacak Uluslararası Ceza Divanı gözden geçirme konferansında ortaya çıkacak yönelimlerin izlenmesi ve ülkemizin Uluslararası Ceza Divanı Statüsü'ne taraf olması açısından yeni bir değerlendirmenin yapılmasının gerekebileceği düşünülmektedir" denildi.
Uluslararası Ceza Divanı, son olarak Darfur'da insanlığa karşı suç ve savaş suçu işlediği gerekçesiyle mahkemenin hakkında tutuklama kararı verdiği Sudan Devlet Başkanı Ömer El Beşir'in İSEDAK toplantısı için Türkiye'ye yapmak istediği ziyaretle gündeme gelmişti. El Beşir, toplantıya katılmayarak Türkiye'nin elini rahatlatmıştı.
DIŞİŞLERİ: TAAHHÜTTEN DÖNÜLMEDİ
Dışişleri Bakanlığı bugün yaptığı bir açıklamayla, kitapçıkta yer alan ifadelerin Ankara'nın Roma Statüsü’ne taraf olma yönündeki taahhüdünü geri çektiği anlamına gelmediğini duyurdu.
Açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Bugün bazı basın yayın kuruluşlarında, ülkemizin Uluslararası Ceza Divanı’na (UCD) temel oluşturan Roma Statüsü’ne taraf olma yönündeki taahhüdünü geri çektiği yönünde, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Plan ve Bütçe Komisyonu için Bakanlığımızca hazırlanan kitapçıktaki ifadelere de atıfta bulunulmak suretiyle bazı haberler yer almıştır.
"Söz konusu haberler gerçeği yansıtmamakta olup, Türkiye’nin Uluslararası Ceza Divanına ve Roma Statüsüne yönelik tutumunda geçen yıldan bu yana herhangi bir değişiklik olmamıştır: Statüye taraf olma yönünde hazırlıklar sürdürülmekte olup, bu husus TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu için hazırlanan kitapçıkta da açıkça belirtilmektedir. Türkiye 2004 yılı Ocak ayından bu yana UCD “Dostlar Grubu” çalışmalarına katılmaktadır. Aynı meyanda, Lahey’de bugün başlayan UCD Taraf Ülkeler Kuruluna da ülkemiz bir heyetle katılacak ve heyet başkanımız ulusal pozisyonumuzu dile getiren bir sunuşta bulunacaktır. Keza, Türkiye 2010 yılı Mayıs ayında Uganda’da yapılacak Gözden Geçirme Konferansına da katılmayı öngörmektedir.
"Türkiye, cezasızlık kültürüyle mücadelede önemli bir aşama olarak gördüğü UCD’yi kuran Roma Statüsünün temelindeki ilkeleri desteklemekte ve Statüye taraf olma iradesini sürdürmektedir. Ancak, ülkemiz henüz taraf olmadığı UCD Statüsünde “saldırı suçu”nun tanımlanmamış ve terörizmin henüz Statü kapsamına alınmamış olmasını önemli eksiklikler olarak görmekte ve önümüzdeki dönemde düzenlenecek toplantılarda bu konularda gelişmeler kaydedilmesini umut etmektedir."
BEŞİR’E DANİMARKA’DAN DAVET
Öte yandan Danimarka, İstanbul'daki İslam Konferansı toplantısına çağrılması sebebiyle Türkiye ile Avrupa Birliği arasında gerilime yol açan El Beşir'i, önümüzdeki ay gerçekleşecek olan BM iklim zirvesine davet etti.
Danimarka Başbakanı Lars Lökke Rasmussen imzalı davetiye listesinde, zirveye çağrılan BM üyesi 191 ülke lideri arasında hakkında tutuklama emri çıkartılan El Beşir de bulunuyor.
Toplantının düzenleyicisinin BM olduğuna işaret eden Danimarka Başbakanlık kaynakları, "Danimarka ev sahibi ülke olarak BM üyesi tüm ülkeleri davet etmek zorunda" açıklamasını yaptı.
Dışişleri Bakanlığı Hukuk bölümü şefi Thomas Winkler ise, devlet veya hükümet başkanlarının BM kanunlarına göre dokunulmazlığa sahip olduğuna işaret ederek, "Zirve boyunca liderler BM koruması altında olacak. BM zirvesi olduğu için El Beşir'i davet etmek zorundayız. Yine de Danimarka UCM kararlarını yerine getirmek durumundadır." dedi.