Kovid-19 gelenekleri de vurdu

Güncelleme Tarihi:

Kovid-19 gelenekleri de vurdu
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 31, 2020 10:12

Dünyayı kasıp kavuran Kovid-19, yani koronavirüs belası tüm hesapları altüst etti. Şimdiye kadar 185 bini Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD), 121 bini Brezilya’da, 64 bini Meksika’da, 63 bin 500’ü Hindistan’da olmak üzere dünya genelinde 850 bin kişi yaşamını yitirdi. Türkiye’de yaşamını yitirenlerin sayısı da 6 bin 300’ü geçti.

Haberin Devamı

Kovid-19 gelenekleri de vurdu
MİLYONLARCA işyeri kapatıldı. 100 milyonlarca kişi işsiz kaldı. Birçok ülkenin ekonomisi çöktü. İnsanlar Kovid-19 belası yüzünden seyahat etmekten, tatil yapmaktan bile korkmaya başladı.
Nitekim buna ben de tanık oldum. Temmuz ayı sonuna doğru Türkiye’ye gitmek için eşimle birlikte Tegel Havalimanı’na vardığımızda sadece 60-70 kişi vardı.
Eskiden her gün dolup taşan Tegel Havalimanı’nda adeta in cin top atıyordu.
Hiç beklemeden valizleri verip, pasaport kontrolünden geçtik.
Bekleme salonunda tam bir sessizlik hakimdi.
Genelde herkes maskeliydi.
Mesafeye de dikkat ediliyordu.
Kalkış saati yaklaşınca uçağa bindik.
Tabii maskeleri takmayı da ihmal etmedik.
Uçak havalandıktan yaklaşık 3 saat sonra İzmir Adnan Menderes Havalimanı’na indi.
Orada da kimsecikler yoktu.
Koskocaman havaalanı adeta bomboştu.
Pasaport kontrolünden geçip valizlerin geleceği yere gittik.
Biz varır varmaz bant dönmeye başladı.
Şimdiye kadar yaptığım hiçbir seyahatte valizlerin bu kadar çabuk geldiğini görmemiştim.
Valizleri alıp Kuşadası’nın yolunu tuttuk.

*

Haberin Devamı

İki gece orada kalıp, önce eşimin doğup büyüdüğü Isparta-Çiçekpınar’a, oradan da Kurban Bayramı’nı kutlamak için çocukluğumu ve gençliğimin bir bölümünü geçirdiğim Derebucak’a (Konya) geçtik.
Geleceğimizi bildikleri için baba ocağı Derebucak’ta yaşayan kardeşlerim her türlü hazırlığı yapmışlardı.
Onları yaklaşık bir yıl sonra yeniden gördüğümüze çok sevindik.
Ama koronavirüs belası yüzünden birbirimize sarılamadığımıza da üzüldük.
Ancak hiç birimiz de alışılagelmişin dışındaki bu durumu yadırgamadık.
Çünkü doğru olanı buydu.
Kurban Bayramı günü ise tam bir hayal kırıklığı yaşadım.
Daha önceki yıllarda Ramazan ve Kurban Bayramlarında bizim sülalenin ve mahallenin fertleri, ‘Külahçelin-Külahçıgillerin-Külahçıların Oda’da bir araya gelip hem bayramlaşır hem de hep birlikte ‘bayram yemeği’ yerlerdi.
Bizim evin tam karşısındaki bu oda, 1980’li yıllarda ilçe olan Derebucak’a yıllar önce ‘köy odası’ olarak Külahçılar tarafından yaptırıldı.
Başka köylerden ve kasabalardan gelen konuklar, orada ücret ödemeden konaklarlardı.
Hâlâ da öyle.
Ama bu Kurban Bayramı ‘Külahçelin Oda’ bomboştu.
Bayramlaşma da yoktu, bayram yemeği de.
Çünkü Kovid-19 belası yüzünden herkes Kurban Bayramı’nı kendi ailesiyle birlikte kendi evlerinde kutluyordu.
İnsanlar birbirleriyle uzaktan bayramlaşıyordu.
Kucaklaşmak, birbirine sarılmak, öpüşmek yoktu.

*

Haberin Devamı

Evet...
Kovid-19 belası gelenekleri de vurdu.
Çocukların bayramlaşma geleneği de yara aldı.
Mahalledeki çocuklar eskiden ev ev dolaşıp büyüklerin bayramını kutlarlardı.
El öper ‘bayram harçlığı’ alırlardı.
Çocuklar bu bayram da yine ev ev dolaştılar.
Ama el öpmeler yoktu.
Buna rağmen ‘bayram parası’ toplayıp sevindiler.
Ama büyüklerin ellerini öpme geleneğini sürdüremedikleri için de üzüldüler.

BAKMADAN GEÇME!