Güncelleme Tarihi:
Ünlü Alman işadamı Lars Windhorst'u taşıyan uçaktan mucize eseri sağ kurtulan ve şuan Frankfurt'taki bir hastanede tedavi gören Türk hostes Deniz Haeussler "Öleceğimi sandığım anda, hayatım film şeridi gibi gözümden akıp geçti" dedi. Kazada Pilot Michael Volkwein hayatını kaybetmişti.
Üzerime ateş topu geldi
Kazayı hafif yaralarla atlatmasını şansına ve kendi kendini kurtarmasına bağlayan Deniz, başından geçenleri şöyle anlattı: "Ben uçağın arka bölümünde oturuyordum. Almatı'dan sonra ikinci pilot kullanacaktı uçağı. Havalanırken birden kokpitten bağırışlar duydum ve uçak sağa doğru yattı. Birşeylerin ters gittiğinin farkındaydım. Arkamı dönüp baktığımda bir alev topunun üstüme doğru geldiğini gördüm. Refleks olarak hemen ellerimi yüzüme kapadım."
Gencim, yaşamalıyım
Kemerimi açmaya calıştım, ama ilk anda başarısız oldum. Zaten çarpmanın etkisiyle benim de ayaklarım ve bir elim sıkışmıştı. Tek elle kendimi kurtarmaya çalıştım. Can havlıyle bir yerden destek bularak kendimi çıkarmaya çalıştım. Aklımdan ilk geçen daha çok genç olduğum ve yaşayacak daha çok şeyim olduğuydu. Kendimi bir şekilde oradan kurtardım, ama nasıl, tam olarak bilmiyorum. Sadece bir yerden gökyüzünü gördüm ve oraya ulaşmak istedim."
Diz boyu karda koştu
Uçağın ön tarafına doğru seslendiğini, ancak hiç yanıt alamadığını söyleyen Deniz Haeussler, "Bunun üzerine kendimi o delikten kurtardım ve ilk aklıma gelen uçağın yeni yakıt aldığı ve patlama riskinin yüksek olduğu için hemen oradan uzaklaşmam gerektiği oldu. Dışarı çıktığımda diz boyu karda koşmaya başladım. Karışıdan gelenlere uçağın içinde daha üç kişi olduğunu söyledim, onlar da oraya yöneldiler" dedi.
Önce annesini aradı
İlk olarak annesini aradığını ve iyi olduğunu söylediğini anlatan Deniz, "Hala nasıl bu kadar soğukkanlı kalabildiğime şaşırıyorum. Sonra birden fark ettim ki ayağım kanıyor. Kendimi kurtarırken bir yerde yarılmış, ama nasıl olduğunu bilmiyorum" dedi.
Hastanede iletişim sorunu çektiğini ve kimsenin onu anlamadığını kaydeden Deniz Hauessler, "Ertesi gün Türk Büyükelçiliği'nden yetkililer geldiler. Daha önce de geldiklerini ama burada bir Türkün olmadığını söylemiş yetkililer. Sağ olsun Alman büyükelçiliğine birlikte çok iyi ilgilendiler bizimle. Çok şükür artık burudayım."