Güncelleme Tarihi:
FEDERAL Meclis’te devam eden bütçe görüşmelerinde Adalet Bakanlığı bütçesinin ilk oturumu yapıldı. Federal Meclis milletvekili Macit Karaahmetoğlu (SPD) da söz alarak bir konuşma yaptı. Yükselen aşırı sağ tehdidine dikkati çeken Karaahmetoğlu, özetle şunları söyledi: “Hukuk devleti sadece bir yasa sistemi değildir. Özgürlüğümüzün üzerine kurulu olduğu temeldir. Köken, din, ten rengi, cinsel yönelim ya da siyasi görüş fark etmeksizin herkesin kanun önünde eşitliğini sağlar. Hukuk devleti, güç sahipleri de dahil olmak üzere hiç kimsenin, yasaların üzerinde olmamasını güvence altına alır. Hukuk devleti, bizi 20’nci yüzyılın ilk yarısında Avrupa’yı darmadağın eden barbarlığa geri dönmekten korur. Günümüzde, hukuk devleti yeniden, açıkça sorgulanmaya başlandı. Bazı bölgelerde, demokrasimizin göz göre göre erozyona uğradığını görüyoruz. Tehdit, sadece hukuk devletine aktif olarak saldıranlardan değil, aynı zamanda kayıtsız kalan, konuşması gereken yerde sessiz kalan, harekete geçmesi gereken yerde göz yumanlardan da geliyor. Bu tehlikeye karşı nasıl mücadele edilmesi gerekiyor. Bağımsız ve güçlü bir yargı, demokrasinin olmazsa olmazı. Yargının etkili çalışabilmesi için yeterli kaynak sağlanmalı.”
‘HİÇBİR ŞEKİLDE İŞ BİRLİĞİ OLAMAZ’
“Aşırı sağcı güçlerle ‘İyi’ ya da ‘Zararsız’ diyerek hiçbir şekilde bir iş birliği olamaz. Böyle partiler ve onların tutumlarıyla yapılan her türlü iş birliği ya da normalleştirme, onları sadece güçlendirir. Bunu, 1929’da Thüringen’de, NSDAP’nin ilk kez bir hükümete katılmasına izin verildiğinde gördük. Bu, sonunda yıkımla sonuçlanan bir kâbusun başlangıcıydı. Nefret, ırkçılık ve kışkırtmaya karşı kararlı bir şekilde mücadele edilmesi gerekir. Sadece özel hayatımızda ya da sosyal medya platformlarında konuşmak yetmez. Halkla buluşmalı, pazarlarda ve sokaklarda insanlara argümanlar sunmalıyız. Onlara aşırı sağcı popülistlerin basit çözümlerinin yıkıcı sonuçlar doğurabileceğini anlatmalıyız.”
Almanya’da şu anda en çok tartışılan düzensiz göç konusuna da değinen Karaahmetoğlu, “Sağın kışkırtma ve bölücülük amacıyla istismar ettiği konuları da kararlı bir siyasetle ele almalıyız. Buradaki durum, sağcı pozisyonları benimsemek ya da başkalarının etkisiyle sürüklenmek değil. Burada mesele, sorunları çözmektir ve bu hükümet tam olarak bunu yapıyor. Son 1.5 yılda düzensiz göçe karşı kapsamlı yasalar çıkarıldı” ifadelerini kullandı.