Güncelleme Tarihi:
BATI Alman Radyo ve Televizyon Kurumu WDR yabancı dillerde radyo programların yayına girmesinin 50. yılını “WDR çatısı altında 50 yıl” adlı etkinlikle kutladı. WDR ekibinden Claudia d'Avino ile Juan Moreno'nun sunuculuğunu üstlendiği “WDR çatısı altında 50 yıl” adlı etkinliğin açılış konuşmasında WDR Radyo Yayınları Yönetmeni Wolfgang Schmitz, WDR için çeşitliliğin her zaman önemli olduğunu belirterek, “50 yıl önce olduğu gibi bugün de çeşitli ülkelerden gelen insanlarla çalışıyoruz. Anadillerinde yayın yapan ve hazırlayanlar bununla kalmayıp Almanca yayınlarda da son derece başarılı işler çıkartıyor. Yabancı dillerde yapılan yayınlar önceleri yabancı yayınları ve zamanla uyum yayınları olarak nitelendirildi. Biz ise her zaman yayınlarımızı dünya yayınları olarak gördük.
Yıllarca Türkiye'ye bağlantı olmaya çalıştık
Türkçe yayın yapan Köln Radyosu'nda 35 yıl görev yapan Ulya Üçer de WDR'deki ilk yıllarında çalışma arkadaşlarından çok şey öğrendiğini belirterek, “Türk dinleyicilerimiz için en iyisini yapmaya çalıştık. Dinleyicilerimiz için hasret duydukları Türkiye'ye müzik programları başta olmak üzere yaptığımız değişik programlar ile köprü vazifesini üstlendik” dedi.
Radyolarla birlikte dinleyiciler de değişti
Etkinlik sırasında canlı olarak bağlanılan Köln Radyosu yayınında sunucu Aydın Üstünel de dinleyici kitlesinin zaman ayak uydurduğunu vurgulayarak, “Köln Radyosu'nun 1964 yılında hayata geçirildiğinde bizi tüm Türkler dinlerdi, bugünlerde ise çok farklı bir dinleyici kitlesine sahibiz. Daha bilinçli ve ne istediğini bilen bir kitle var karşımızda. Ancak hiç değişmeyen bir durum var ise o da Türk dinleyicilerimizin Köln Radyosu'nu dinledikleri zaman duydukları birlik duygusu" diye konuştu.
Anadil yayınları insanları sevindiriyor
WDR televizyon ve radyo sunucusu Elif Şenel ise yabancı dillerde yayın yapan radyoların çokkültürlü Almanya'nın önemli bir parçası olduğuna dikkat çekerek, şunları söyledi:
“Bu tür programlar hakkında konuşulmasını bile sevindirici buluyorum. WDR'in yabancı dillerde yayınlanan programların yıllar boyunca uğradığı değişikliklerin sergilenmesi ve gelecekte alacağı muhtemel rol ve biçim hakkında fikir sahibi olduk. İnsanların anadillerinde yapılan yayınlar onları sevindiriyor. Ben kendi adıma bunu yaşıyorum ve Türklerin beni televizyonda ve radyoda gördükleri zaman gurur duyduklarından eminim. Ayrıca Türklere yöneltilen katiller ve töre cinayetleri gibi klişelerin de yok olmasını Türk oyuncu ve sanatçıların geldikleri konumlardan görebiliyoruz. Bir Türk oyuncu Alman bir polis rolünü oynayabiliyorsa klişeleri yendiğimizi kabul ediyorum. Ancak Alman Devlet Televizyonları'nın özel televizyonlarla rekabet edebilmek için kamera arkasında barındırdıkları çokkültürlülüğü kamera önünde de yansıtmaları gerektiğini düşünüyorum” dedi.
İtalyan sanatçı Peppe Voltarelli ile grubu şarkıları ile Köln Senfoni Orkestra Şefi Betin Güneş de piyanoda, etkinliğe katılanlara keyifli anlar yaşattı. Etkinliğe katılması beklenen NRW Uyum Bakanı Guntram Schneider'in yerine Uyum Müsteşarı Zülfiye Kaykın programa canlı olarak bağlandı.