Güncelleme Tarihi:
Fransa'nın doğusundaki Strausbourg kentinde bir gelenek haline gelen ve bu sene 21. kez yapılan Türk Sinema Günleri programında Türk sinemasının efsane sanatçısı Hülya Koçyiğit Strasbourg'a gelerek filmlerin gösterildiği Odyssee sinemasında hayranları ile buluştu. Ünlü oyuncu Koçyiğit'i görmek için sinemaseverler Odyssee'nin kapısında adeta nöbet tuttu. Sinema salonunun girişinde 7'den 70'e her yaştan hayranları tarafından karşılanan Koçyiğit nazik tavrı ve zarafetiyle göz kamaştırdı.
Logodaki gözün sırrı
Odyssee sinema merkezi yöneticisi Faruk Günaltay yaptığı konuşmada Türk Sinema Günleri'nin logosuna dair bir sır vererek, "Size bu gece bir sır veriyorum. Odysess sinemasının logosunda bir göz Strasbourg'a bakıyor. Bu göz Hülya Koçyiğit'in gözü. Logoda bulunan göz Koçyiğit'in oynadığı Berlin Film Festivali'nde 'Altın Ayı' kazanan 'Susuz Yaz' filminin bir karesinden alındı. Koçyiğit'in gözü aynı zamanda bizim nazar boncuğumuz, bizleri Koçyiğit koruyor" dedi. Hülya Koçyiğit de yaptığı konuşmada, "Türk sinemasında değişik dönemler var. Kadınların dünyada önemine ve özellikle Türkiye'de kadınların tanıtımı, anlatılması ihmal ediliyor" dedi.
Film programı
9 Aralık: İnan Temelkuran “Bornova-Bornova“ filmi için saat 20.30'da salonda hazır bulunacak.
10 Aralık: Selim Evci'nin “İki çizgi” adlı filmi saat 20.30'da gösterilecek.
11 Aralık: Saat 20.30’da kopozitör Özan Eren “Dinle ney” filminin özel gecesine katılacak.
Kadınların sinemada eşitsizliği konuşuldu
5 Ocak'a kadar devam edecek 21. Türk Sinema Günleri çerçevesinde 'Türk sinemasında kadının rolü', 'Türkiyede kadınların sinemayla olan ilişkisi' de tartışıldı. Toplantıya Galatasaray Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hülya Uğur Tanrıöver, 'Filmmor Kadın Filmleri Festivalleri' temsilcileri Ayşe Düzkan, Melek Özmen, Galatasaray Üniversitesi Medya araştırmacısı Ece Vitrinel katıldı. Doç. Dr. Tanrıöver Türkiye'de kadın, erkek eşitsizliğin sinemaya da yansıdığını ifade ederek, sinemada çalışan kadınların sayısının azlığına dikkat çekti.
Kadın sayısı az
Doç. Dr. Tanrıöver 'Sinema Eserleri Sahipleri Derneğin'in 20 genel yöneticisi ve karar organları içinde sadece 5 kadının olduğunu aktararak, "Türkiye'de 521 yönetmenden sadece 39'u kadın. Bu rakam çok az" diye konuştu. Toplantıda ayrıca sinema sektöründe yaşanan zorluklar, maddi sıkıntılar, çalışma saatleri, sigortasız çalışma, kadınlara yapılan ayrımcılık gibi konuların sektörü olumsuz etkilediği belirtildi. Türk sinemasında kadın rolünün ön plana çıkarıldığı önemli eserlerin yer aldığı özel bölümde 'Kurbağalar', 'Oyun', 'Dönüş', 'Vesikalı Yarim', 'Mavi Gözlü Dev', 'Firar' Türk Sinema Günleri programı içinde Odyssee sinemasında gösteriliyor.
MİNİYORUM
Faruk Günaltay Odysee Sinema Merkezi Yöneticisi: Türk sinemasına pencere açtık
20 yıldır Türk sinemasına Batı Avrupa'da bir pencere açtık. Bu sene 21. kez düzenlenen Strasbourg Türk Sinema Günleri sayesinde Türk sinemasını Avrupa'da tanıtmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Fransa'da bu sene düzenlenen Türkiye Mevsimi etkinlikleri çerçevesinde bize de bu etkinlikler içinde yer almamız önerisi getirildi. Biz de kabul ettik. Fransa'da bu tip etkinliklerde bir ülkenin tanıtımı için bir yıl ayrılırken Türkiye için sadece bir mevsimin ayrılmasına üzüldük.
* * *
Türkiye'deki prodüktör ve sinemacı arkadaşlar sayesinde Strasbourg Türk Sineması Günleri'nin gösterisinde Türkiye'de yeni çıkmış filmleri gösterme imkanı bulduğumuz için çok şanslıyız. Hatta bazı filmlerin daha Türkiye'de vizyona çıkmadan burada gösteriliyor olması gurur verici. 'İki dil bir bavul', 'Neşeli hayat', 'Yedi kocalı Hürmüz', 'Büyük oyun' gibi kaliteli sinema filmleri Strasbourg'da Türkiye ile aynı anda gösteriliyor. Burada yaşayan vatandaşlarımızın da filmleri aynı anda seyredebiliyor olmaları güzel bir şey.
* * *
Türk Sineması Günleri Fransa'da Türkiye'nin tanıtılması açısından da çok önemli. Özellikle Fransa'nın Alsace bölgesi gibi aşırı sağın yoğun olduğu bir bölgede bu gibi bir etkinliğin insanların birbirini anlaması açısından çok önemli olduğunu düşünüyorum. Sinema günlerine bölgede yaşayan her milletten insan katılıyor. Türk kökenli insanlar Fransız komşularını da beraberinde getiriyor. Türk Sinema Günleri kültürel bir kavşak niteliğinde. Fransa'nın kültürel çok sesliliğine Türk Sinema Günleri olarak katkıda bulunduğumuz için büyük mutluluk duyuyoruz. Zaten yoğun olan katılımın artarak devam etmesini temenni ediyorum.