Güncelleme Tarihi:
PARA YARDIMI TEKLİFİ ÇILDIRTTI
Başbakan Scholz’un bu tutumu, “Silahlanmaya hayır”, “Savaşa hayır”, “Nükleer santrallere hayır” sloganlarıyla 1980 yılında kurulan hükümet ortağı Yeşiller’i bile küplere bindirdi.
Yeşiller’li Federal Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, haftalardır gece gündüz demeden Putin’in başlattığı ve sürdürdüğü savaşın bitmesi için ülke ülke dolaşırken, Ukrayna’da yaşananları gözüyle görüp, “Almanya Ukrayna’ya derhal silah göndermeli” derken, parti arkadaşları da kendisine arka çıktı.
Başbakan Olaf Scholz’un Ukrayna’nın başka ülkelerden silah satın alması için para yardımında bulunma açıklaması ise Yeşiller’li bazı politikacıları adeta çıldırttı.
“Ukrayna’nın paraya ihtiyacı yok, silaha ihtiyacı var” diyerek, Almanya’nın derhal silah yardımında bulunmasını istediler.
‘KOALİSYON SÜRDÜRÜLMELİ’
Küçük ortak FDP’li politikacılar da öyle.
FDP’li Federal Meclis Savunma Komisyonu Başkanı Marie-Agnes Strack-Zimmermann, Başbakan Scholz’u Ukrayna’yı gözden çıkarmakla suçladı.
Gözü dönmüş çılgın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Ukrayna’dan sonra başka ülkelere de saldıracağına dikkati çekerek, “Ukrayna’ya derhal silah gönderelim” çağrısını yineledi.
FDP’li Federal Meclis Başkan Yardımcısı Wolfgang Kubicki de, “Almanya Ukrayna’ya derhal silah göndermeli” derken, hükümetin kararsız tutumu nedeniyle Almanya’nın dünya genelindeki imajının zarar gördüğüne dikkati çekerek, dolaylı bir biçimde Başbakan Scholz’u eleştirdi.
Ancak kendi partisinden ve ana muhalefet Hıristiyan Demokrat/Hristiyan Sosyal Birlik Partileri’nden (CDU/CSU) gelen eleştirilere karşı ise Scholz’a sahip çıktı.
Yani bir yerde SPD, FDP ve Yeşiller’in oluşturduğu “Trafik lambası koalisyonu sürdürülmeli” dedi.
FDP Genel Başkanı Christian Lindner de öyle.
Scholz kabinesinde Federal Maliye Bakanı olarak görev yapan Lindner, zaman kaybetmeden Ukrayna’nın talep ettiği silahların gönderilmesini istedi.
FDP lideri, “Bu savaşı Ukrayna kazanmalı. Bu savaşı Ukrayna kazanacak” dedi.
Ancak şu andaki ortamın sorumluluk bilinci ışığında ciddi kararlar alınmasının gerektirdiğini de belirterek, “FDP’nin de FDP Federal Meclis Grubu’nun da Başbakan Scholz’a güveni var” dedi.
Yani bir yerde parti içinde yaşanılan tüm görüş ayrılıklarına ve sancılara rağmen ‘koalisyona devam’ sinyali verdi.
Evet...
Putin’in başlattığı savaşı bir ‘dönüm noktası’ olarak niteleyen ve “Ukrayna’nın yanındayız” diyen Almanya Başbakanı Olaf Scholz, “NATO ile Rusya gibi son derece silahlı, nükleer bir süper güç arasında doğrudan bir askeri çatışmadan kaçınmak için mümkün olan her şeyi yapmamız gerektiğini çok erken söyledim. Üçüncü Dünya Savaşı’na yol açacak bir gerilimi önlemek için elimden gelen her şeyi yapıyorum. Nükleer bir savaş olamaz” görüşünü vurguluyor.
Ama hem içten hem de dıştan baskılar da artıyor.
Bu da Scholz’un işinin hiç de kolay olmadığını ve olmayacağını da gösteriyor.
Ana muhalefet CDU/CSU, Ukrayna’ya derhal silah yardımı yapılması için Federal Meclis’e bir önerge sundu.
Bu önergenin çarşamba günü görüşülmesi beklenmekte.
Hükümet ortakları Yeşiller’in ve FDP’nin CDU/CSU ile birlikte hareket etmesi halinde Scholz’un işi daha da zorlaşacaktır.
Hatta CDU/CSU, FDP ve Yeşiller’in ‘Jamaika Koalisyonu’ (siyah-sarı-yeşil) oluşturulması tartışmalarını bile gündeme getirecektir.