Güncelleme Tarihi:
BERLİN Yabancılar Dairesi, 16 yaşındaki Simge Ünal'ın süresiz oturum talebini redetti. Yabancılar dairesi, Oturma İzni Yasası'nın (Aufenthaltsgesetz) 35. maddesine dayanarak karnesindeki kırık notlar nedeniyle süresiz oturum yerine genç kıza sadece bir aylık oturum müsaadesi verdi. Simge'nin oturumu 6 Mayıs'ta sona eriyor.
Benim İngilizcem onunkinden daha iyidir
Berlin doğumlu 16 yaşındaki Sinem Ünal, annesi ile birlikte 13 Nisan'da Berlin Yabancılar Dairesi'ne süresiz oturum için başvurdu. İstenen evrakları sunan lise öğrencisi Simge Ünal'a görevli memur karnesindeki kırık notlar yüzünden süresiz oturum vermedi. Sinem “Bana görevli 'İngilizce, Tarih ve Kimya derslerin iyi olmadığı için oturum vermiyoruz' dedi. Muhtemelen benim İngilizce'm onunkinden daha iyidir” diye konuştu.
Kızım sınırdışı kabusları görüyor
Berlin'e üç yaşında gelen anne Nursel Ünal, Berlin'de doğan çocuğuna geçici oturum verilmesine sert tepki göstererek “Oğlum da kızım da burada doğdu. Ben üç yaşından beri Almanya'da yaşıyorum. Eşimin de benim de işim gücüm var. Bir İngilizce yüzünden kızıma oturum verilmemesi kabullenemez. Kızım kabuslar görüyor, sınır dışı edilecek diye” dedi.
İstenmiyor duygusu yaratabilir
Berlinli Psikolog Dr. Hatice Kadem, Alman arkadaşları ile büyüyen ve onlarla aynı okullarda okuyan göçmen gençlerin belli bir süre sonra bu tür muamelelerle karşılaşmasının onların psikolojisini ve gelişimini olumsuz etkileyeceğine dikkat çekti. Kadem, şunları söyledi: “Bu uygulama gençlerde 'istenmiyoruz' duygusunu uyandırabilir. Güveni azaltır. Devlete karşı bağlılığını kırar. Dışlanmış hissi verir. Gençleri kazanmak gerekir. Göçmen gençleri devlet bu tür yaklaşımlar nedeniyle kaybedebilir."
İşte 35. madde
Göç Yasası ile birlikte yürürlüğe giren Oturma İzni Yasası'nın 35. maddesi çocukların oturum izni hangi hallerde aldıklarını düzenliyor. Buna göre yerleşim hakkı almak için;
- 16 yaşını doldurmak ve yasal olarak beş yıl Almanya'da yaşıyor olmak,
- İyi derecede Almanca bilmek,
- Geçimini sağlayacak kadar gelire sahip olmak veya diploma alacak şekilde eğitim görmek.
1/80 Ortaklık Kararı
Aile birleşimi kapsamında Avrupa Birliği üye ülkelere gelen veya burada yaşayan Türk vatandaşlarının üye ülkelerdeki oturumu nasıl olacağını Türkiye ile Avrupa Birliği arasında imzalanan Ortaklık Konseyi Kararları'nda belirlendi. Türkiye ile Avrupa Birliği üyesi ülkeler arasında 30 Haziran 1980 tarihli toplantısında anlaşmaya varılan 1/80 Ortaklık Konseyi Kararı'nın 7 Maddesi'ne göre, bir üye ülkede yasal biçimde işgücü piyasasına dahil olmuş bulunan bir Türk işçisinin onunla birlikte oturmaya hak kazanmış olan aile bireyleri:
- Topluluk üyesi ülke vatandaşlarının öncelik hakları saklı kalmak ve o üye ülkede en az üç yıl yasal olarak oturmuş olmak şartıyla her türlü iş arzların cevaplandırmak.
- O ülkede en az beş yıl yasal olarak oturmuş olmak şartı ile diledikleri her türlü işe serbestçe girebilmek haklarına sahip olacaklardır.
Er kararı: Verilen hak geri alınmaz
Avrupa Adalet Divanı'nın 28 Eylül 2008 tarihinde aldığı Er Kararı şu şekilde: Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı çocuk yaşta aile birleşimi çerçevesinde bir üye ülkeye gelmişse ve kendi seçtiği bir işyerine girme hakkını elde etmiş bulunduğu takdirde bundan elde ettiği üye ülkedeki ikametgah hakkını kaybetmez. Bu arada kişi 23 yaşına doldurmuş olsa bile 16 yaşından sonra hiç bir işte çalışmamış olsa ve devlettin sunduğu meslek geliştirme programına katılıp ancak bu kursları tamamlamazsa bile ikametgah hakkını kaybetmez. Avrupa Adalet Divanı, 28 Eylül 2008 tarihinde AB ülkelerinde yaşayan Türk gençlerinin oturum alması ile ilgili karar aldı. Avrupa Adalet Divanı'nın 'Er Kararı' olarak bilinen karında bu konu ile ilgili şu görüş yer alıyor: "16 yaşından sonra hiç bir işte çalışmamış olsa ve devletin sunduğu meslek geliştirme programına katılıp ancak bu kursları tamamlamazsa bile ikametgah hakkını kaybetmez."