Kılı?daroğlu: Belgeler tokat gibi ortaya konacak

Güncelleme Tarihi:

Kılıdaroğlu: Belgeler tokat gibi ortaya konacak
Oluşturulma Tarihi: Eylül 11, 2008 10:15

CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılı?daroğlu, AK Parti'nin, Deniz Feneri davasında maskesinin düştüğünü, ger?ek yüzünün ortaya ?ıktığını savunarak, "Yoksullara yardım adı altında toplanan paraların yasa dışı yollardan birilerinin ?ıkarına kullanılması nasıl oluyor da AKP'yi harekete ge?irmiyor? Sayın Başbakan hortumcularla hatıra fotoğrafı ?ektireceğine, fakir fukara, garip gurebanın hakkını korusun. Din simsarlarına teslim olmasın" dedi.

Haberin Devamı

Kılı?daroğlu, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Almanya'da süren Deniz Feneri Derneği davasıyla ilgili a?ıklamalarda bulundu.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat'ın, "Merkezi Almanya'da bulunan bir yardımlaşma derneğiyle ilgili yargılama sürecinin, AK Parti ile ilişkilendirilmesine yönelik yayınların, hukuk tanımaz boyutlara ulaştığını" yönündeki a?ıklamalarına işaret eden Kılı?daroğlu, bu davayla ilgili iddiaları AK Parti ile Türk medyasının değil, Alman savcılığının ve hazırladığı iddianamenin ilişkilendirdiğini söyledi.

Kılı?daroğlu, mahkemede bilirkişilik yapan polis müdürünün, defalarca "AK Parti" deyimini kullandığını dile getirerek, "Şayet siz bunu kulaklarınızla dinlemek isteseydiniz, bizimle birlikte Almanya'ya gelir duruşmaları izlerdiniz" dedi.

Haberin Devamı

İddianameden bazı bölümler okuyan Kılı?daroğlu, iddianamede "EURO 7'nin kuruluşunun nedeni, sanık Ermiş'in görüşüne göre, Almanya'da yaşayan Türklere Milli Görüş'ün ve daha sonraları AKP'nin siyasetini aşılamak", "Şirket sahipleri, Türkiye'deki iktidarla i? i?edirler, Milli Görüş ve AKP'ye sıkı sıkıya
bağlılar" ifadelerinin yer aldığını belirtti.

"BELGELER, TOKAT GİBİ ORTAYA KONACAK"

"Sayın Fırat, Türkleri su?layacağına ni?in Alman savcıları su?lamıyor?" diye soran Kılı?daroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:


"Su?larsa alacağı yanıtı aslında kendisi de ?ok iyi biliyor. Alman savcılarca belgeler, tokat gibi ortaya konacak da ondan.
Sayın Başbakan, kendisini o kadar kaybetmiş ki, artık Alman savcıların iddianamesini Türkiye'de haber yapan gazetelere saldırmaktan kendisini alamıyor. Oysa kızmak bir yana, Sayın Başbakan'ın yurt dışındaki dindar vatandaşlarımızın temiz duygularını sömürenlere karşı savaş a?ması gerekmez mi? 'Bunu yapanlar hukuk karşısında hesap verecektir', "Alın teri ile kazanılan paraların, yoksul yurttaşlara gideceğini söyleyip, insanları kandıran Deniz Feneri Derneği yöneticilerinden hesap sorulacağını' söylemesi gerekmez mi? Sayın Başbakan bunları söyleyemez. Çünkü dini siyasette kullananlar, dini ticarette kullananlara hesap soramazlar."

"?NCE ELLERİNİ TEMİZLE"

Kılı?daroğlu, AK Parti'nin, yolsuzluklar zincirinde neden sesini ?ıkarmadığını, duruşmaları izlemediğini sorarak, "5 yıldızlı otellerde iftar a?acaksın, yandaşların, partidaşların tüyü bitmemiş yetimin hakkım yiyince sessiz kalacaksın, sonra da millete dönüp ben yolsuzluklara karşıyım diyeceksin? Kim inanır sana? ?nce ellerini temizle" diye konuştu.

Haberin Devamı


Erdoğan'ın, Almanya seyahatinde ka? kez Deniz Feneri Derneği yöneticileriyle bir araya geldiğini öğrenmek isteyen Kılı?daroğlu, şunları kaydetti:
"AKP, Türkiye Cumhuriyeti'nin bir hukuk devleti olduğunu dünyaya göstermek, hukukun üstünlüğünü ger?ekten de ortaya koymak istiyorsa, 'kim yaparsa yapsın samimi olarak tüm yolsuzluk olaylarının üstüne giderim', 'Türkiye Cumhuriyeti bir kara para aklayan ülke değildir' diyebiliyorsa şunları yapmalıdır: Adalet Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı derhal harekete ge?melidir. Adli yardımlaşma ?er?evesinde Almanya'da görülen davanın Türkiye ayağıyla ilgili tüm belgeler istenmeli ve kutsal din duyguları kullanılarak tüyü bitmemiş yetimin hakkını yiyenlerden hesap sorulmalıdır. Almanya'daki karmaşık ve yasadışı ilişkiler i?inde olan ve halen Almanya'da soruşturulan, yasadışı kurye Zahit Akman, RT?K Başkanlığından derhal, gecikmeksizin istifa etmelidir. İddianamede, Almanya'daki Deniz Feneri Derneği ile ticari ilişkileri olan şirketlerin, Türkiye'deki faaliyetleri derhal incelemeye alınmalıdır. Deniz Feneri Derneği ile organik bağı olan Türkiye'deki bazı şirketler, devleti de hortumlamayı ihmal etmemişlerdir."


"KORUYUCUSU KONUMUNA GELİR"

Almanya'da yargılananların, Türkiye'deki asıl su?luların taşeronu olduğunu, asıl su?luların Türkiye'de bulunduğunu savunan Kılı?daroğlu, AK
Parti'nin, konunun Türkiye boyutunu adli ve idari yönden denetlemezse, Deniz Feneri olayının ve onlarla beraber hareket eden hortumcuların koruyucusu konumuna geleceğini söyledi.

Haberin Devamı


Kılı?daroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu önerileri sunuyoruz ama dini siyasette malzeme olarak kullananlar, inan? hortumcularından hesap soramazlar. AKP'nin i?inde bulunduğu konum maalesef budur. Nitekim Alman savcıların Almanya'da başlattığı Deniz Feneri davasında AKP'nin maskesi düşmüş ve ger?ek yüzü bir kez daha ortaya ?ıkmıştır. Yoksullara yardım adı altında toplanan paraların yasa dışı yollardan birilerinin ?ıkarına kullanılması nasıl oluyor da AKP'yi harekete ge?irmiyor? Sayın Başbakan hortumcularla hatıra fotoğrafı ?ektireceğine, fakir fukara, garip gurebanın hakkını korusun. Din simsarlarına teslim olmasın."

"BUNLARIN HESABINI SORACAĞIZ, BU HESAP, Y?CE DİVAN'DA BİTER, Y?CE DİVAN'A GİDECEKLER"

Haberin Devamı

Kemal Kılı?daroğlu, AK Parti'nin, Deniz Feneri Derneğiyle organik ilişki i?inde olduğu ve buradaki kirli ilişkilerin kendisine uzanacağını bildiği i?in konuyu saptırdığını öne sürerek, "Bunların hesabını soracağız, bu hesap, Yüce Divan'da biter, Yüce Divan'a gidecekler" dedi.

Kılı?daroğlu, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, gazetecilerin Deniz Feneri Derneği davasıyla ilgili sorularını yanıtladı.

Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin'in, "Türkiye'den Almanya makamları bir adli yardım talebinde bulunmadan, bizim Adalet Bakanlığı olarak resen hareket etmemiz mümkün değil" a?ıklamasına ilişkin değerlendirmesinin sorulması üzerine Kılı?daroğlu, adli yardımlaşma anlaşmalarının hükümetler arası olduğunu, bu nedenle Adalet Bakanlığının öncelikle harekete ge?mesi gerektiğini söyledi.

Haberin Devamı

Kılı?daroğlu, Türkiye ile Almanya arasında idari anlaşma sözleşmesini onaylayan yasanın 2004'te TBMM'den ge?tiğini anımsatarak, şöyle devam etti:

"Burada adli yardımlaşmanın nasıl olacağı bellidir. Eğer savcılar harekete ge?erse, bunlar doğrudan doğruya Alman hükümetinden bilgi alamazlar. Olayın Dışişleri Bakanlığı aracılığıyla Almanya'ya iletilmesi gerekiyor. Adalet Bakanı'nın bu ger?ekleri bilmemesi mümkün değil.

Bu sözleşmenin gereğinin yerine getirilmesini istiyoruz. Ama adımın nasıl Kemal Kılı?daroğlu olduğunu biliyorsam, AKP hükümetinin de bu olayı kapatmak i?in olağanüstü ?aba harcadığını biliyorum. Hükümet, bu davayı unutturmak, gündemden düşürmek i?in elinden gelen her türlü ?abayı gösteriyor. Ama AKP, Deniz Feneriyle organik ilişki i?inde olduğu i?in, özellikle Deniz Fenerini koruma altına aldığı i?in, oradaki kirli ilişkilerin kendisine uzanacağını gayet iyi bildiği i?in konuyu saptırıyor."

"BİR SİYASİ OTORİTENİN BASKISI OLMASA..."

Deniz Feneri Derneğine, TBMM'nin ?stün Hizmet ?dülü verdiğini, bazı malzemelerin Kızılay dışında Deniz Feneri Derneğine de verildiğini savunan Kılı?daroğlu, "Bülent Arın? döneminde, Deniz Feneri Derneğine hangi malzemeler verildi?" diye sordu.

Kılı?daroğlu, Arın?'ın, siyasette ahlakın, maddi ilişkiler, yolsuzluklar a?ısından üzerinde durulması gerektiğinin altını ?izdiğini belirterek, Arın?'a, bu konudaki duyarlılığı dolayısıyla teşekkür etti.

Devlet kurumlarının neden harekete ge?mediğini, MASAK'ın, denetim elemanlarının elini kolunu kimin bağladığını soran Kılı?daroğlu, "Bir siyasi otoritenin baskısı olmasa, bu kadar rezaletlerin döndüğü ortamda, devletin sessiz kalması mümkün mü?" dedi.

"SUÇLAMA YAPMAK ACİZLİK"

AK Parti Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ'ın, CHP'ye yönelik eleştirilerinin anımsatılması üzerine Kılı?daroğlu, şunları söyledi:

"Bize yönelik bir su?lama varsa, iktidar onlar, savcıyı, kurumları harekete ge?irsinler. Su?lama yapmak acizlik belirtisidir. Kendisi hesabını veremeyince, acaba biz sorarsak, birileri de hesabı veremez diye bir kaygı i?indeler. Biz her zaman ve her ortamda hesap vermeye hazırız. Hesap vermeye hazır olduğumuz i?in hesap soruyoruz. Biz korksak, tırssak, verilecek hesabımız olmasa bu kadar rahat konuşabilir miyiz? Yargı ellerinde. Biz bütün bu olaylarda, yürekli bir cumhuriyet başsavcısı bekliyoruz. Hesap soracak, belgeleri toplayacak, teknik dinleme yapacak, kuryelerden hesap soracak...Hem Müslüman ge?ineceksin, sonra Müslüman'ın hakkını yiyeceksin. Sonra da fakir fukara edebiyatı yapacaksın. Bunların hesabını soracağız, nereye giderlerse gitsinler. Bu hesap, Yüce Divan'da biter. Bunların hepsi Yüce Divanlıktır, Yüce Divan'a gidecekler, ka?ınma şansları yok."

RT?K Başkanı Zahit Akman'ın da iddialar nedeniyle istifa etmesi ya da Almanya'ya gitmesi gerektiğini savunan Kılı?daroğlu, Almanya'da gereğinin yapılacağını bildirdi.

Kılı?daroğlu, daha önce Tansu Çiller hakkında Almanya'da uyuşturucu ka?ak?ılığına ilişkin iddiaların bulunduğunun anımsatılması, "Almanya'nın Türk siyasetine karıştığı söyleniyor. Ne diyorsunuz?" diye sorulması üzerine, "Uyuşturucu konusunda ayrıca Dengir Mir Mehmet Fırat'a özel bir soru sorabilirsiniz" dedi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!