Kıbrıslı yönetmenden 'Bölünmüş Ada' belgeseli
Güncelleme Tarihi:
Kıbrıs Barış Harekâtı’nın 50’nci yılında, Kıbrıs asıllı yönetmen Cey Sesigüzel, iki toplumdan da savaşı yaşayanların görüşlerini kapsayan geniş kapsamlı bir belgesel yaptı. Belgeselin mayıs veya haziran ayında Londra’daki sinemalarda gösterime girmesi bekleniyor.
LONDRA doğumlu Cey Sesigüzel, 90 dakikalık ‘Divided Island- Bölünmüş Ada’ adlı belgesel filmde Kıbrıslı Türk ve Rumlardan 15 kişinin görüşlerine yer verdi. Her yaştan görüşü yansıtan belgesele konuşanların İngiltere, Kıbrıs ve Avustralya’da yaşadıklarını belirten Cey, “Tamamlanması 4 yıl süren bu projede savaşın toplumlara etkisini anlatmaya çalıştım. Her iki toplumun da bu konudaki görüşüne yer verdim. Bu bir politik film değil” dedi. Anne ve babası Belgin-Öztürk Sesigüzel’in 1980’lerin başında Larnaka’dan Londra’ya yerleştiğini anlatan, Westminser Üniversitesi Film Prodüksiyon Bölümü mezunu Cey Sesigüzel, geçeh hafta kısıtlı sayıda konuğa gösterilen, yaz aylarında ise sinemalarda ve internet ortamında gösterime girmesi beklenen belgesel filmi hakkında şu bilgileri verdi: “Ben politikacı değilim. Tarafsız gözle, her iki toplumun da savaşla ilgili görüşlerini anlatmaya çalıştım. İngiliz arşivlerinden faydalandım. Çok araştırma yaptım. Empati kurmanın iki toplumun birbirini daha iyi anlamaya çalışmasının Kıbrıs için daha iyi sonuçlar vereceğini yansıtmaya gayret ettim. En önemlisi, karşılıklı iş birliği halinde çalışmanın önemine vurgu yaptım.
Film herhangi bir konuyu kınamaya, suçlamaya ve gidişata etki etmeye çalışmıyor. Çok karmakarışık ve üstü örtülen, 50’nci yılına giren konuya adil ve farklılığı belirterek yaklaşmayı amaçlıyor. Bence her anlaşmazlık, uzlaşmazlık, geçmişte veya günümüzde olsun travmaya yol açıyor. Belgesel, 1950, 1960’lardan görüntüleri ekrana getiriyor. Hatta 100 yıllık bir tarihten kesitleri sunuyor. Finansal olarak ailem, arkadaşlarım ve kendi maddi olanaklarımı kullandığım için zaman aldı. Politik bir film değil. Filmde genç, yaşlı, çok kişinin görüşlerini yansıttım. Gençlerin bu konuya ilgisini göreceksiniz. Benim mesajım, barışa, karşılıklı anlaşmaya, beraber hareket etmeye, birbirinizi anlamaya bir şans verilmesi. Günümüzde etrafımız savaşlarla çevrili. Bunun dalga dalga yayılan savaşların etkisini göçmen sorunlarıyla görüyoruz. Hepimizi etkiliyor. Bu filmin herkesin ilgisini çekeceğini tahmin ediyorum. Kısacası savaş korkunç bir travma ve hepimizi, her yeri çok derin şekilde etkiliyor.”