‘Kendimizi geleceğe hazırlamalıyız’
Güncelleme Tarihi:
Türkiye’nin Berlin Büyükelçiliği Basın ve İletişim Müşaviri Hasan Kocabıyık ile Frankfurt Başkonsolosu Erdem Tunçer, Türk basın mensuplarıyla bir araya gelerek görüş alışverişinde bulundu. Frankfurt yakınlarındaki Bad Vilbel’deki kahvaltılı buluşmada, Türk basının dünü, bugünü ve geleceği konuşuldu.
BÜYÜKELÇİLİK Müsaviri Kocabıyık, Türk basınında gözlenen tiraj ve satılan gazete sayısındaki yitimin, sadece bize özgü olmadığını, dünya basınında da benzeri bir olumsuz gelişmenin gözlendiğini söyledi. Son 5 yıllık Batılı istatistikleri incelediğini belirten Kocabıyık, günümüzde artık dijital okuma alışkanlığı ve dijital aboneliğin öne çıktığını vurguladı. “Hayatımızda sosyal medya ve dijital gazeteler toplumdaki gelişmelerde giderek artan ölçüde belirleyici olmaya başladı” diyen Kocabıyık, ayrıca gerek geleneksel ulusal basınımız gerekse buradaki yerel Türkçe gazetelerimizin dünyadaki dijitalleşme sürecini göz ardı etmemesi gerektiğini söyledi. Kocabıyık, “Kendimizi geleceğe yeni iletişim kanalları vasıtasıyla hazırlamamız gerektiğine inanıyorum” dedi.
HÜRRİYET ÖNCÜ ROL ÜSTLENDİ
Frankfurt Başkonsolosu Erdem Tunçer, Sabah Gazetesi Temsilcisi İsmail Erel ve Haber Müdür Cemil Albay’ın bir haber yüzünden sabaha karşı evlerinden köpekli polisler tarafından gözaltına alınması konusuna işaret ederek, yaşanan bu üzücü gelişme konusunda, Türk gazetecilere hukuki koruma bağlamında destek verilmesi gerektiğinin altını çizdi. Başkonsolos Tunçer, Fransa’daki mesleki gözlemlerinden yola çıkarak, “Batılı medyada genelde bir Türkiye karşıtlığı var. Fransa’da, Türkiye’yi eleştiren bir yazı yayımlandığında, doğruları içeren açıklamamıza da yer veriliyordu. Ancak bunun eksikliğini maalesef Alman medyasında hissediyorum” dedi. Tunçer, dijitalleşme konusunun ve öneminin altını çizerek, Türk basınının son yıllarda matbaacılık yönüne evrildiğini ve farklı ülkelerden yayınları bastığını hatırlattı ve bu konuda Hürriyet’in öncü rol üstlendiğini söyledi.
Toplantıda, 80’li yıllardan bu yana Almanya’da aktif gazetecilik yapan Mehmet Canbolat, o yıllarda Türk misyon şefleri ile Türk kurum ve kuruluşları arasında yoğun görüş alışverişi toplantılarının, karşılıklı ziyaretlerin geleneksel boyuta eriştiğini, ancak bunun özellikle 2000’den sonra gerilime sergilediğini söyledi. Canbolat, Alman medyasında Türkiye algısının olumsuz olmasına rağmen diyalogun koparılmaması gerektiğini ifade etti. Sabah gazetesi çalışanlarının başına gelenlerin bir demokrasi ayıbı olduğunu belirten gazeteci Mehmet Koca ise “Bu olayın duyulduğu ilk saatlerden itibaren gazete önünde dayanışma amaçlı binlerce insanımız toplanmalıydı. Ancak bu olmadı” dedi. Yerel gazete temsilcileri ise resmi ilanlar yoluyla Türkçe basının desteklenmesi gerektiğini söylediler. Toplantıda ayrıca Türkçe gazetelerin ana dil öğrenmeye çok büyük katkısı olduğu da belirtildi.