Güncelleme Tarihi:
Almanya’nın Kempten kentinde yaşayan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a olan hayranlığıyla bilinen 33 yaşındaki Türk boksör Şükrü Altay, 2 yılı profesyonel olmak üzere 17 yıldır boks yapıyor. 2 yıllık profesyonel kariyerindeki dört maçı da nakavtla kazanan Altay, ringlere de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seslendirdiği şiirler ve Türk bayraklarıyla çıkıyor.
Almanya’nın en büyük dövüş müsabakalarından biri olarak kabul edilen ve bu yıl 12 Mayıs’ta Heilbronn’da dördüncüsü düzenlenecek ‘Fightarena’ adlı organizasyonda altın kemer için ringe çıkacak olan Altay, kemeri kazanırsa Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Zeytin Dalı Harekatı’na katılan Mehmetçik’e hediye edecek. Müsabakada, Türk milletini ve Türkiye’yi en iyi şekilde temsil edeceğini belirten Altay, “Ringlerde bayrağımızı dalgalandırmak ve İstiklal Marşı’mızı dinletmek istiyorum. 2 yılda 4 maça çıktım ve tamamını nakavtla kazandım. Beşinciyi de inşallah Heilbronn’da kazanacağım. 10 rauntluk bir maç olacak bu. Maça günde 2 idman yaparak kısıtlı imkanlarımla hazırlanıyorum” dedi.
‘ÇIK KARŞIMA DEDİM, KABUL ETMEDİ’
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a olan hayranlığının Almanya’da bilindiğini ve bu yüzden hem spor hem de özel hayatında bazı engellerle karşılaştığını belirten Altay, Alman medyasında kendisiyle ilgili sürekli olumsuz haberler yapıldığını söyledi: “Cumhurbaşkanımıza terörist diyen ve hakaret eden Ünsal Arık adlı boksör, Alman medyasında sürekli yer aldı ve kendisine destek oldular. Bir boksör olarak kendisine meydan okudum, ‘Çık karşıma müsabaka yapalım’ dedim. Ama kabul etmedi, benimle müsabakaya çıkmak istemedi. Erdoğan’a destek açıklamalarımın ardından ölüm tehditleri aldım. Almanya’da herkes bana cephe aldı. Tüm kapılar yüzüme kapandı. Beni çalıştıracak bir antrenör ve hatta antrenman yapacak bir salon bile bulamadım. En sonunda Ermeni asıllı Gagik Badinger bana destek oldu. ‘Ben Erdoğan’ı seviyorum ve senin yanındayım’ dedi. Şu an kendisiyle idmanlarımı yapıyorum.”
‘HERKES KÖŞESİNE ÇEKİLDİ’
“Türk toplumu arkamda durmadı. Tüm sponsorlarım geri çekildi. Herkes gizlice bir köşesine çekilip olanları izledi. Lafa gelince herkes konuşuyor ama kimse açıktan destek olmak istemedi. Bu işlerin başlangıç noktası benim Cumhurbaşkanı ve Türkiye’mizi savunmamdır. Biz burada Türk’üyle Kürt’üyle bir toplumuyuz. Birlik içinde olmalıyız. Benim eşim Kürt, eniştem Kürt. Ancak buradaki Türkiye düşmanlarını ayrı tutuyorum. Artık zamanı geldi. Bana destek olsunlar. Ben bu altın kemeri kendim için değil, Türkiye için istiyorum. Devletimi korumak, Cumhurbaşkanımızı korumak bir hata mıdır? Ben her yerde açık açık bunu savundum. Bir sporcu olarak her platformda Türkiye’mi savundum ve savunmaya da devam edeceğim.”