Güncelleme Tarihi:
Almanyanın Münih kentinde yaşlı Almanı döverek hastanelik eden iki gençten birinin Türk çıkması, Almanyada gözleri yine Türk gençleri üzerine çevirdi. Yunanlı arkadaşıyla birlikte adam öldürmeye teşebbüsten tutuklanan Serkan Aksunun ikiz kızkardeşi Demet, yaşanan olayların perde arkasını ve nasıl bir aile ortamında yetiştiklerini Hürriyete anlattı. Demet suçu işleyenin kardeşi Serkan olduğunu video görüntülerinde tanıdığında beyninden vurulmuşa döndüğünü, kardeşini hemen arayıp yanına çağırdığını ve 'Derhal polise gidip teslim olacaksın' dediğini söyledi. Demet Aksu: 'Serkanı ayakkabısından tanıdım. Çünkü o ayakkabıları ona ben hediye etmiştim. Polise gitmesini söylediğimde işlerim var, onları halledeyim öyle diye erteledi. Sonra polisler kendisini yakalayıp götürdü' dedi.
TÖVBE ETMİŞTİ
Demet, Serkanın daha önce 8 ay hapis yatıp çıktıktan sonra bir daha suç işlememeye tövbe ettiğini, neden yeniden suç işlediğine bir anlam veremediğini söyledi. Yaşadıkları aile ortamını anlatırken gözyaşlarına hakim olamayan, Demet şöyle konuştu: 'Serkan ve ben burada doğduk ve büyüdük. Ben liseyi ve ardından yüksekokulu bitirdim. Avukat yardımcısı olarak meslek yaptım. Serkan ise ilköğretim okulunu bitirdi. Bize Alman vatandaşlığı vermediler. Serkan 'Duldung' denilen 3 ay süreli geçici oturma izniyle kalıyordu, ben de bir yıl süreli oturma izniyle kalıyorum. Erken emekli olan annem maaşıyla geçinemediği için metro duraklarında akşamları gazete satıyor. Zaten bu olayla annem tamamen yıkıldı ve hep Almanya bizi ne hale getirdi diye soruyor kendi kendine. Serkan 3 ay süreli geçici oturma izniyle iş bulamadı. Niçin suç işlediğini sorduğumda bana hep, Kaybedecek neyimiz var ki diye soruyordu.
ANNE BABA BOŞANMIŞ
Demet, Kayserili babasının 12 yıl önce annesinden boşandığını, bir daha kendileriyle hiç ilgilenmediğini, zaten küçükken baba dayağıyla büyüdüklerini, alkol bağımlısı babasının 3 yıl cezaevinde yattığını anlattı. Küçük yaşta onlara annelerinin tek başına baktığını söyleyen Demet, ağabeyinin de işlediği suçlardan dolayı 1999 yılında Almanyadan sınırdışı edildiğini, Serkanın yanlış arkadaş çevresinin de etkisiyle suç işlemeye başladığını belirtip şöyle dedi: 'Serkan hırsızlık, gasp, kavga gibi olaylardan bir çok kez cezaevine düştü, ama bir kaç hafta yattıktan sonra çıktı. Son olarak 8 ay hapis yattı ve suçu bir yıllığına tecil edildi. Alman kız arkadaşıyla birlikte yaşıyordu ve ondan bu yılın ekim ayında bir oğlu oldu. Ancak oğlunu gençlik dairesi ellerinden aldı. Son iki haftadır oğlunu da göremiyordu. O nedenle çok canı sıkkındı.'
ÖNCE SERKAN VURMUŞ
Video kayıtlarını izlediğini söyleyen Demet, kardeşi Serkanın yakalanmadan önce olayı kendisine şöyle anlattığını söyledi: '17 yaşındaki Yunanlı arkadaşı Spiridonla metroda sigara içiyorlarmış. Yaşlı Alman sigara içmemelerini söylemiş ve ikisine de birer tokat atmış. Bunun üzerine Yunanlı arkadaşı yaşlı Almana tükürüp üzerine yürümüş. Serkan, Yunanlı Spiridonu çekerek başka yere oturtmuş. Fakat Spiridon Almanı sonuna kadar takip edelim demiş. Ondan sonraki gelişmeler ise videoda kayıtlı. Yaşlı Alman metrodan indikten sonra arkadan yumrukla ilk vuran Serkan. Vurunca Alman yere düşüyor ve ilk tekmeyi atan da Serkan. Ancak ondan sonra Serkan çekiliyor. Yaşlı Alman bayılıncaya kadar ise Spiridon tekmeliyor. Almanın yere düşen çantasını da Serkan alıyor.'
Dr. Elif Cındık:
Sınırdışı çözüm değil
Münihte çalışan psikiyatrist Dr. Elif Cındık da Türk gencini sınırdışı etmenin çok yanlış bir yol olacağını söyledi ve şöyle dedi: 'Bu gencin geçmişi çok önemli. Muhlis olayı gibi bu genci de sınırdışı etmek, pes etmek anlamına gelir. Ayrıca buradaki sorunu burada çözmek yerine sınırdışı ederek sorunu başkasının üzerine yıkmış olursunuz. Bu çok kolay bir yol. Ancak politikacılar genellikle oy avcılığıyla bunları söylüyor. Suça meyilli olan gençlerin genellikle şiddet ortamında, dayak ortamında yetiştiği görülür. Çocukken şiddet gören, büyüyünce öteki insanlara şiddet uygulamak ister.