Güncelleme Tarihi:
AP Sosyalist grup başkan yardımcıları Hannes Swoboda (ilk resim) ve Jan Marinus Wiersma (ikinci resim), Polonya ve İsveçin ortaklaşa hazırlayarak AB içinde tartışmaya açtığı, Ukrayna, Moldova, Belarus, Azerbaycan, Ermenistan ve Gürcistanı kapsayan "Doğu Ortaklığı" projesinin yerine Türkiye ve Rusyanın da katılımıyla Karadeniz Birliği kurulması önerilerini, düzenledikleri basın toplantısıyla anlattı.
Türkiyeye kilit rol verilmeden ABnin çözmek istediği hiçbir sorunun üstesinden gelemeyeceğini vurgulayan Swoboda şunları söyledi:
"AB hangi sorununu Türkiyesiz çözebilir? Enerji kaynaklarının güvenliğini mi, enerji arzının çeşitlendirilmesini mi, göçmen sorununu mu, Karadenizin ve Akdenizin temizliğini mi, güvenlik ve bölgesel istikrarı mı, Suriye-İsrail barışını mı, Yukarı Karabağ meselesini mi, İslam ülkeleriyle diyaloğu mu, Avrupadaki Müslümanların entegrasyon sorununu mu? Bunların çözümü Türkiyesiz mümkün değil. Halkın çoğunluğu Türkiyenin üyeliğine karşı çıkan benim ülkem Avusturyada bile, Türkiye çok önemli bir ülke. Müzakereleri sürdürmeliyiz dediğimde kimse itiraz etmiyor."
Türkiyenin aynı zamanda hem Akdeniz, hem Karadeniz coğrafyasında birçok ülkeyi "olumlu yönde etkileyebildiğine" dikkati çeken Swoboda, "Sakın yanlış anlaşılmasın. Türkiyenin üyelik müzakerelerini bütünüyle destekliyoruz. Türkiyeye imtiyazlı ortaklık önermiyoruz. Tüm bölgeyi ilgilendiren sorunların birlikte çözümüne yeni bir boyut katmak istiyoruz" ifadesini kullandı.
Swoboda, Karadenizin AB için Akdenizden daha önemli olduğunu belirterek, "Karadeniz Birliğini Akdeniz Birliğine rakip olarak önermedik. Polonya ve İsveçin Doğu Ortaklığı projesi ise olumlu, fakat Türkiye ve Rusyayı kapsamadığı için eksik. Onlara da rakip olmayı amaçlamıyoruz. Polonya ve İsveç böyle bir projeye ihtiyaç duyduysa, demektir ki ABnin doğu komşularıyla işbirliğinde bir eksiklik hissediliyor" diye konuştu.
Sosyalist grubun Hollandalı Başkan Yardımcısı Wiersma ise "Türkiyenin Akdeniz ve Karadeniz birliklerinde kilit rol oynayarak AB için ne kadar önemli olduğunu kanıtlaması" halinde, şu anda bazı ülkelerde Türkiyenin üyeliğine şüpheyle yaklaşan kamuoyunu ikna etmenin kolaylaşacağını söyledi.
"İÇERDEKİ KAVGAYI ÇÖZMEDEN, ABYLE SORUNLARINIZI ÇÖZEMEZSİNİZ"
"Halka diyebileceğiz ki, Bakın, Türkiye enerji güvenliğimizi sağlıyor, kaçak göçmen sorunumuzu çözüyor, sınırlarımızdaki sorunların çözümüne arabuluculuk ediyor. Bu takdirde Türkiyenin pozisyonu güçlenecek, kamoylarımızı Türkiyenin üyeliğine ikna etmek çok kolaylaşacaktır" ifadesini kullanan Wiersma, Türkiyedeki tartışmalarla ilgili olarak şunları kaydetti:
"Türkiyenin geleceği konusunda karar vermek bize düşmez. Bunu siz kendi aranızda çözeceksiniz. Başbakan (Recep Tayyip) Erdoğanla ulusalcıların Türkiyenin geleceği konusundaki kavgasından bahsediyorum. Bunu kendiniz halletmeden, bizimle (AByle) sorunlarınızı halledemezsiniz."
Wiersma, "Sosyalist grubun bugüne dek Türkiyenin üyeliğine kesintisiz ve güçlü destek vermekten kaynaklanan kredibilitesinin Türkiyeyi Karadeniz Birliğine katılıma sıcak bakmaya itmesini umduğunu" söyledi.
Aynı şekilde Rusyayla da iyi ilişkiler içinde olduklarını anlatan Wiersma, "ABde bazıları Rusyaya yanlış yaklaşıyor. Onları azarlamaya kalkarsanız o da size aynısını yapar. Rusya bizden üyelik istemiyor. Biz de onlardan Kopenhag kriterlerine uymalarını isteyemeyiz" dedi.
Sosyalist Grup Başkan Yardımcısı Wiersma, Karadeniz Birliği önerilerine Romanya, Bulgaristan ve Yunanistanın güçlü destek verdiğini, Türkiye ve Rusyadan olumlu tepkiler aldıklarını ve Almanyanın ABnin doğu komşuları için yeni proje geliştirilmesi fikrine destek verdiğini ifade etti.
Bu arada AP genel kurulunda oylanacak Genişleme Stratejisi Raporu için Swoboda ve Wiersma tarafından verilen Karadeniz Birliğine yönelik değişiklik önergesi, raportör Alman Hristiyan Demokrat Elmar Brokun desteğini aldı.
APde değiştirilmeden onaylanması beklenen önergede, ABnin Karadeniz ülkeleriyle işbirliği için "daha kapsamlı" inisiyatif geliştirmesi ihtiyacına vurgu yapılarak, yeni projede AB, Türkiye ve diğer Karadeniz ülkelerinin "eşit ortaklar" olarak bölgesel sorunlara barışcıl çözüm araması çağrısı yapılıyor.