Kadına şiddete ‘Hayır’

Güncelleme Tarihi:

Kadına şiddete ‘Hayır’
Oluşturulma Tarihi: Kasım 27, 2024 10:33

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu, nerede olursa olsun, kadınlara yönelik şiddete dikkat çekmek ve insanların daha duyarlı hale getirilmesine katkıda bulunmak için, 1999 yılında 25 Kasım gününü Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü ilan etti.

Haberin Devamı

Kadına şiddete ‘Hayır’
İŞTE hafta başında dünyanın çeşitli kesimlerinde olduğu gibi Almanya’da da kadınların aile içinde, sokakta, iş yerinde ve başka alanlarda maruz kaldığı şiddete dikkat çekmek için gösteriler düzenlendi.
Bu gösterilere “kadınların yanında” olan erkekler de katıldı.
Bazı ülkelerde ise kadına dönük şiddeti protesto gösterilerine izin verilmedi.
Hatta, göstericileri dağıtmak için, Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde emniyet birimleri kadına şiddet bile kullandı.
*
Ekim ayı sonlarına doğru Federal İçişleri Bakanı Nancy Faeser, Federal Aile, Yaşlılar, Kadınlar ve Gençlik Bakanı Lisa Paus ile Federal Kriminal Dairesi (BKA) Başkan Yardımcısı Michael Kretschmer, başkent Berlin’de ortaklaşa düzenlenen bir basın toplantısında, “Kadınlara dönük spesifik cinsiyet suçları” başlıklı 2023 yılı raporunu açıkladılar.
Almanya’da kadın cinayetlerinde ve kadına yönelik suçlarda büyük ölçüde artış olduğuna dikkat çektiler.
Raporda, geçen yıl 360 kadının eşleri, partnerleri veya eski eşleri ile eski partnerleri tarafından öldürüldüğü yer aldı.
2022’de bu rakamın 133 olduğuna da yer verildi.
Geçen yıl 180 bin 715 kadının aile içi şiddete uğradığına ve bu rakamın bir yıl önce 171.076 olduğuna da.
Almanya’da 252 bin 757’si cinsel suç olmak üzere geçen yıl kadın ve kızlara yönelik 507.927 cürüm işlendiğine de.

Haberin Devamı

KABUL EDİLECEK HİÇBİR YÖNÜ YOK
Raporda, kadınlara yönelik cürüm şüphelilerinin yüzde 63’ünün Alman kökenli, yüzde 37’sinin de göçmen kökenli olduğu da yer aldı.
Kim tarafından işlenirse işlensin, aile içinde de, dışında da, kadınlara yönelik de, erkeklere yönelik de şiddete yer olmamalıdır.
Evet...
Nerede olursa olsun, kime yönelik olursa olsun, kim tarafından işlenirse işlensin, şiddetin tasvip edilecek, kabul edilecek hiçbir yönü yoktur.
Olmamalıdır da...
Nitekim Federal İçişleri Bakanı Nancy Faeser de “Biz kadına yönelik her türlü şiddete karşıyız” derken, suçluların hak ettikleri en ağır cezaya çarptırılmalarından yana olduğunu vurguladı.
“Almanya’da neredeyse her gün bir kadın öldürülüyor, her 3 dakikada bir kadın veya kız aile içi şiddete, her gün 140’ın üzerinde kadın veya kız cinsel tecavüz ve tacize, saldırıya uğruyor. Buna kesinlikle göz yummayacağız” dedi.

Haberin Devamı

*
Evet...
Yasalar tabii önemlidir.
Gereklidir de...
Ama asıl önemli olan toplumsal yaklaşımdır.
Her yerde olduğu gibi Almanya’da da insanların kadınlara yaklaşımı ve bakışı değişmelidir.
Bu kaçınılmazdır...
Bugünlerde Fransa, sağduyulu herkese “Olamaz, böyle bir şey olamaz” dedirten, “İnsan ve insanlıkla bağdaşmayan” aile içi bir sapıklıkla çalkalanmaktadır.
Şu anda 71 yaşında olan Dominque Pelicot isimli sapık bir koca, 71 yaşındaki eşi Gisele Pelicot’yu 2011-2020 yıllarında, verdiği ilaçlarla bayıltıp, farklı gün ve saatlerde eve davet ettiği 90’ın üzerinde erkeğe para karşılığı tecavüz ettirme suçlamasıyla yargılanmaktadır.
Bir süpermarkette kızların etek altı fotoğraflarını çekerken tesadüfen polis tarafından yakalanan ve evinde yapılan arama sırasında bilgisayarına kaydettiği cinsel görüntülere dayanılarak saptanan ve bayıltılmış, kendisinde olmayan kadına tecavüz eden 51 sapık da aynı davada birlikte yargılanmaktadır.

Haberin Devamı

‘BU ADAMI 50 YIL BOYUNCA SEVDİM...’
Duruşmaların halka açık yapılmasını isteyen ve “kahraman” ilan edilen cesur Fransız kadın Gisele Pelicot, alkışlar arasında girdiği duruşmada, 2020 yılı Kasım ayında söz konusu videoları gördüğünde dünyasının yıkıldığını vurgularken, “Bu adamı 50 yıl boyunca sevdim, istese iki elimi de kesip verirdim” dedi.
“Bu iğrençliği gördükten sonra dünyam yıkıldı” diyen ve 50 yıldır birlikte olduğu eşini derhal terk ettiğini söyleyen Gisele Pelicot, kendisine bu acı ve ızdırabı yaşatan sapığı asla affetmeyeceğini söyledi.
Sapık koca ise, diğer yargılananlar gibi kendisinin de “tecavüzcü” olduğunu itiraf ederken, “O mükemmel bir eşti. Bense tümüyle farklı davrandım. Affetmek olanaksız bile olsa af diliyorum” dedi.
Böyle bir sapık nasıl affedilir?...
Aralık ayında da devam edecek duruşmaların sonunda yargıçlar nasıl bir karar verir bilemeyiz.
Ancak bilinen bir şey var...
Bunu yapanlar insan olamaz...
Hele hele o sapık eş hiç insan olamaz...
Böyle bir davranış insanlıkla bağdaşmaz...
Kesinlikle!!!

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!