Güncelleme Tarihi:
FRANSAda eski iç istihbarat servisi başkanı Yves Bertrandın (büyük resim), bu yıl başında polis tarafından evine yapılan baskında el konulan ve önceki gün basına sızan günlüğü, siyaset dünyasını sarsmaya devam ediyor.
Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozynin (ortadaki resim) 2004 yılında İçişleri Bakanı iken işine son verdiği Bertrandın günlüğünde siyasi parti liderlerinin özel hayatına ilişkin bilgilerin yer alması, kamuoyunda ciddi yankı uyandırıyor.
Haftalık Le Point dergisi tarafından ele geçirilen günlükte, eski iç istihbarat şefinin Sarkozy dışında eski başbakanlardan Lionel Jospin (alttaki resim) ve eski bakanlardan Charles Pasqua gibi siyasetçilerin de özel hayatıyla ilgili notlar yer alıyor.
İç istihbarat servisi şefliğini 12 yıl boyunca yapan Bertrandın notlarına göre Sarkozy, halen bakanlık görevinde bulunan bir siyasetçinin eşiyle dört yıl önce birlikte oldu. 2003 yılında dönemin Cumhurbaşkanı Jacques Chiracın
yüz gerdirme operasyonu için Kanadaa gittiği belirtilen notlarda, Sarkozynin o dönemki eşi Ceciliaya kocasının kendisini aldattığı haberlerinin gizli servis elemanları tarafından ulaştırıldığı öne sürülüyor.
Le Point dergisinin sorularını yanıtlayan Bertrand, 'günlüğünün resmi bir niteliği olmadığını, sadece kendi bilgisi için kullandığı notlardan oluştuğunu' söyledi.
Notlarda dişçisi veya kızıyla randevularının da bulunduğunu kaydeden Bertrand, etrafta dolaşan dedikoduları ve teyit edilmemiş bilgileri sadece kendi bilgisi için not ettiğini belirterek, 'basında iddia edildiği gibi Sarkozyyi etkisizleştirmek ve gücünü azaltmak gibi bir çalışma içine kesinlikle girmediğini' söyledi.
Bertrand, 'gizli servis başkanı olarak, olayların daha başında bütün olup bitenden haberdar olmasının son derece doğal olduğunu' savunarak, 'Kimsenin özel hayatına girmedim, girdiysem de bu kişileri korumak için bunu yaptım' dedi.
Sarkozy, 2004 yılında İçişleri Bakanlığı görevine gelince, aynı partiden siyasi rakibi Dominique de Villepinin yakını olduğu için Betrandın görevine son vermişti. Sarkozy, gizli iç istihbarat birimini de geçen aylardan kaldırarak, bu
servisin diğer istihbarat servisiyle birleştirilmesini kararlaştırmıştı.
Betrandın bürosu, yıl başında Fransız siyasetinde büyük yankı uyandıran ve kamuoyunda 'Clearstream davası' olarak bilinen davayla ilgili soruşturma çerçevesinde aranmıştı.
Söz konusu skandal, ismini açıklamayan bir kişinin, savcılığa 2004 yılında gönderdiği ihbar mektubunda, "sağ ve sol partilerden önemli siyasetçilerin yurt dışında gizli banka hesapları bulunduğunu" iddia etmesiyle başlamıştı.
İhbarda, "bu hesaplardaki paraların, Fransanın Tayvana 1991 yılında sattığı ve değeri 2,8 milyar doları bulan firkateynler için ödenen komisyonlar olduğu" ileri sürülmüştü.
Basın, mektubun 2007 yılındaki cumhurbaşkanı seçimleri öncesinde, merkez sağda eski Başbakan Dominique de Villepin ile yine eski İçişleri Bakanı Nicolas Sarkozy arasındaki "bir iç hesaplaşma sonucu" veya "siyasi entrika amacıyla" kaleme alındığı ihtimali üzerinde durmuştu.
Sarkozynin basına yaptığı açıklamalarda, cumhurbaşkanı seçimleri öncesinde "önünü kesmek amacıyla" kendi partisinden ve rakip partiden bir grubun "bu tür bir oyuna girmiş olabileceğini" ima etmesi, merkez sağda büyük yankı uyandırmıştı.
Villepin, asılsız ihbar mektubundaki iddiaları kullanarak, merkez sağdaki en büyük siyasi rakibi Sarkozyyi zayıflatmak istemekle suçlanmıştı.