Güncelleme Tarihi:
Avrupa ülkelerinde ka?ırılan ?ocukların örgüte kazandırılanların uyuşturucu, intihar ve sabotaj eylemlerinde kullanıldığı, örgütün beynini yıkayamadığı ?ocukları ise infaz ederek, "Kayadan düştü, yıldırım ?arptı, sel aldı, intihar etti" gibi kılıflar uydurulduğu kaydedildi.
Alınan bilgiye göre, İran, Suriye ve Avrupa ülkelerinde aralıksız sürdürülen etkili operasyonlar sonrasında "kadro" ve "finansman" sıkıntısı yaşayan terör örgütü PKK'nın "?ocuk ka?ırma" ve "hara? alma" faaliyetlerine karşı Kürt kökenli aileler, uluslararası kuruluşlara yönelik "acil yardım" ?ağrısı yaparak, terör örgütü yöneticileri hakkında "su? duyurusunda" bulunuyorlar. Avrupa'da yaşayan Kürt kökenli ailelerden "bağış", "vergilendirme" adı altında hara? isteyen terör örgütü mensuplarının, hara? vermek istemeyen ailelerin ?ocuklarını ka?ırması, Avrupa ülkelerinde yaşayan Kürt kökenli aileleri harekete ge?irdi.
Fransa'da yaşayan Kahramanmaraşlı Süleyman S, ?ocuğunun PKK'lı teröristler tarafından ka?ırılması üzerine Fransa ve Bel?ika makamları nezdinde hukuk mücadelesi başlattığı belirlendi. Ayrıca internet aracılığıyla da uluslararası kuruluşlara yönelik olarak terör örgütünün ?ocuk ka?ırma eylemlerine karşı "acil yardım" ?ağrısında bulunan Kürt kökenli Süleyman S'nin, terör örgütü mensuplarınca ölümle tehdit edilerek susturulmaya ?alışıldığı kaydedildi.
Fransa'nın Strasbourg kenti yakınlarında yaşayan Süleyman S'nin, o tarihte 14 yaşındaki oğlu Hakan S'nin 13 Mart 2003'te Paris'in en işlek caddesinde PKK'lı teröristler tarafından bayıltılarak ka?ırılmasının ardından, Fransız ve Bel?ika makamları nezdinde girişimlerde bulunduğu, ancak bugüne kadar oğlunun akıbeti hakkında hi?bir sonu? alamadığı belirlendi.
Babaannesi adına bakım yurdu yaptırmak i?in düzenlediği etkinlikte topladığı parayı PKK'lı teröristlerin gasp etmek istediğini, ancak buna karşı ?ıktığı i?in oğlunun teröristler tarafından ka?ırıldığını belirten Süleyman S, bir internet sitesinde yer alan a?ıklamasında, "Etkinliklerden elde ettiğim parayı bakım yurdunun inşası i?in kullanıyordum. Ancak PKK sorumluları buna karşı ?ıktılar. Çalışmalarımda ısrar edince de 'Bundan sonra paraları bize vereceksin' diye tehdit ettiler. Ben vazge?meyince, evimi bastılar ve bakım yurdu i?in topladığım 100 bin AVRO paramı gasp ettiler. Ertesi gün de oğlumu ka?ırdılar" ifadelerine yer verdi.
Terör örgütü mensuplarının "kendisini ölümle tehdit ettiğini" belirten Süleyman S, "PKK'lılar, 'Çocuğun artık örgütün malı oldu' dediler. ?nce bana oğlumun örgüt kamplarında ?ekilmiş fotoğraflarını gönderdiler. Daha sonra da, PKK'nın Avrupa sorumlusu olduğunu söyleyen bir kişi telefonda 'oğlunu getirdik, gel görüş' diye beni ?ağırdı. Ancak beni pusuya düşürdüler ve demir sopalarla bayıltıncaya kadar feci şekilde dövdüler. Şans eseri, etraftakilerin yardımıyla öldürülmekten kurtuldum. Beni evine ?ağırıp da pusuya düşüren ve öldürmek isteyen kişinin, örgütün tetik?i katillerinden Kazım O. olduğunu öğrendim ve durumu Fransız polisine bildirdim ama bugüne kadar hi?bir sonu? alamadım" dedi.
Acılı baba, bir ihbar üzerine Fransız güvenlik gü?leri tarafından ger?ekleştirilen operasyon sonrasında, oğlunu ka?ıran terör örgütü mensubu "Gabar" kod adlı Bayram Çamur'un yakalanarak cezaevine konulduğunu, ancak Bayram Çamur'un 13 ay cezaevinde kaldıktan sonra serbest bırakıldığını ve Fransız savcının da oğlunun ka?ırılması ile ilgili dosyayı kapattığını söyledi.
Süleyman S'nin, Fransa ve Bel?ika makamları nezdinde hukuki savaşını sürdürdüğü, ayrıca Süleyman S. gibi mağdur olan ?ok sayıda ailenin de terör örgütünü Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne şikayet etmeye hazırlandığı öğrenildi.
TOPLU MEZARLAR
Avrupa ülkelerinde yaşayan ve ?ocukları terör örgütü tarafından ka?ırılan Kürt kökenli ailelerin, PKK'ya yönelik başlattığı hukuki savaşın avukatlığını üstlenen avukat S.Z, ?ocukları ka?ırılan ve öldürülen aileler i?in sivil toplum kuruluşlarının komisyonlar kurabileceğini vurgulayarak, şunları söyledi:
"PKK kamplarının bulunduğu Kandil yakınlarındaki kimi toplu mezarlar 5-10 kişiliktir. İran'da ise 160 kişilik toplu mezarlar bulunuyor. ?rgüte katılan veya ka?ırılan gen?lerin yarısı PKK tarafından öldürülürken, yarısı ?atışma sırasında ölmüştür. PKK yönetimi, infaz ettiği gen?ler i?in 'Çatışmada öldü, selde kayboldu, yıldırım ?arptı, kayadan düştü, intihar etti' diye ailelerine yalan söylüyor. Ailelerin, infazlarla ilgili PKK'lı yöneticileri dava edebilmeleri i?in delillere ihtiya? var. Bu konuda yakalanan ve teslim olan örgüt mensuplarının ifadeleri ?ok önemli delil oluşturmaktadır. İnsan Hakları Dernekleri, bunun öncüsü olabilirler. ?rgütten ka?an veya yakalanan örgüt mensupları ile birebir görüşüp, kaybedilen ?ocukların akıbetleri hakkında delil topluyoruz."
SİVİL TOPLUM ?RG?TLERİNE ÇAĞRI
Terör örgütü mağdurlarının avukatlarından S.Ç. ise kayıp ?ocuklar konusunda resmi makamlar nezdindeki hukuki sürecin yanı sıra medyanın ve sivil toplum örgütlerinin baskısı sonucunda terör örgütünün sözde yöneticilerinin bu konuda hesap vermeye ve yargı önüne ?ıkarılmaya zorlanabileceklerine dikkat ?ekti.
Terör örgütü mensuplarınca, ka?ak yollardan Avrupa ülkelerinden Irak'ın kuzeyindeki örgüt kamplarına ka?ırılan ?ocuklara, önce psikolojik eğitim verildiğini ifade eden terör uzmanları, eylem kadroları ile görüştürülmeyen ?ocukların, silah ve bomba eğitimi aldıktan sonra ka?ak yollardan Avrupa ülkelerine sokulduğunu, sabotaj, uyuşturucu ticareti, kuryelik, intihar, gasp, kapka?, örgüte kadro temini gibi ?ok ?eşitli ama?lar i?in kullanıldıklarını söylediler.
Birleşmiş Milletler tarafından ?eşitli tarihlerde yayınlanan raporlarda, terör örgütünün, aralarında Avrupa ülkelerinde yaşayan Kürt kökenlilerin yanı sıra Alman ailelerin de kü?ük yaşlardaki ?ok sayıda ?ocuğunu ka?ırıp, eğitim kamplarında ideolojik-silahlı eğitim verdiğine dikkat ?ekilerek, ilgili makamlar uyarılmıştı.