Güncelleme Tarihi:
Onun i?in ifade değiştirme diye bir şey yok. Şikayet diye de bir şey yok.
SPİKER: Anladığım kadarıyla bir komplodan bahsediyorsunuz. Daha önce de bunu söylemiştiniz size bir komplo yapıldığını. Kim size neden komplo yapmak istiyor?
?ZMEZ: Hz.Peygamber diyor ki şöhret bir afettir. Şöhretli insanlar her zaman bir tehdit altındadır. Siz duymadınız mı İstanbul' da Karaköy rıhtımında bir SAS komandosu bir binbaşı bir serseri tarfından bı?aklandı ve öldürüldü. Siz bunu bilmiyor musunuz?
SPİKER: Efendim bunun bizim konumuzla hi?bir alakası yok. Biz şu anda devam eden dava hakkında konuşuyoruz
?ZMEZ: Devam eden dava hakkında konuşmak bir su?tur. Su? işliyorsunuz şu anda. Ben sizi ikaz ediyorum.
SPİKER: Avukatınız sizin kulağınıza birşeyler söylüyor, bunu görüyoruz. Biz davanın gidişatını etkilemek i?in bir şey söylemiyoruz. Biz bir yorum da yapmıyoruz. Size soru soruyoruz.
?ZMEZ: Ne sorusu soruyorsunuz? Siz yargı? mısınız? Siz savcı mısınız? Kimsiniz siz hem de sesinizi ayarlayın. Nezaketli olun. Size cevap vermek zorunda değilim. Aklınızı başınıza toplayın. Sözümü kesmeyin benim. Ben keserim yoksa..
SPİKER: Hüseyin ?zmez. Biz size söz hakkı verdik zaten bu yüzden yayındasınız.
?ZMEZ: Aman ne büyük lütufta bulunmuşsunuz, bana söz hakkı vermişsiniz.
SPİKER: Efendim lütfen sakin olun sizinle konuşmaya devam edelim. Bizim amacımız sizinle tartışmak değil.
?ZMEZ: Tartışamazsınız ki zaten tartışamazsınız. Çünkü ger?ekleri söylemiyorsunuz.
SPİKER: Biz burda sadece soru soruyoruz. Başka bir iddiamız olamaz. Gazetecilik görevimizi yerine getiriyoruz habercilik yapmaya ?alışıyoruz.
?ZMEZ: İhbarda bulunuyorum. Su? duyurusunda bulunuyorum. Yarın bir savcı yakanıza yapışırsa size kimse arka ?ıkmayacaktır. Göreceksiniz su? işleyeceksiniz bir de sesinizi ayarlayın. Siz savcı değilsiniz. Ben sizin hi?bir şeyinize inanmıyorum. Tamamen yalan üzerine bina ediyorsunuz, doğruyu dinlemeye de sabrınız yok.
SPİKER: Lütfen olayı kişisel bir tartışmaya dönüştürmeyelim. Siz bizim sorularımızı yanıtlamak i?in yayına ?ıkmadınız mı? Efendim biz hi?bir şey söylemiyoruz ki savcının hazırladığı iddianame hakkında konuşuyoruz
SPİKER: İfadeler hakkında konuşamazsınız, dava hakkında konuşamazsınız.
?ZMEZ: Bugün bir şey söyledim. Sayın Reis-i cumhur yasal haklarına dayanarak beni affetse ben kabul etmem. Afla ?ıkmam benim i?in güya kanun değiştiriyormuş iktidar. Böyle bir kanun değişikliğiyle ben yine ?ıkmam. Çünkü ben su?suzum. Ben beraat edeceğim. Ben Türkiye'de hakimler olduğuna inanıyorum. Türkiye'nin yargısı var, savcısı var, polisi var bilmem nesi var siz kimsiniz de bir gazete titri ile ortaya ?ıkmışsınız. Ortada konuşup duruyorsuz, kendinizde hak buluyorsunuz. Su? işliyorsunuz, Sizi ikrar ediyorum ve su? duyurusunda bulunuyorum. Sizi uyarıyorum.
Biz Allah'tan başka kimseden korkmayız. Korku hissinin de ne olduğunu ben ?ocukluğumdan beri bilirim. Ona göre bana bu şekilde muamele edemezsiniz. Eğer yüreğiniz varsa bir televizyonda a?ık oturuma ?ıkalım konuşalım sizin gibilerin ?oklarını yere serdim ben.
SPİKER: Hüseyin bey, Biz sizinle a?ık a?ık konuşmaya ?alışıyoruz. Biz size sorduğumuz soruya cevap almaya ?alışıyoruz. Benim size tek sorduğum soru ilk sorum olayı sizin ağzınızdan dinlemek istediğimizdi. Lütfen birde biz bize olayı anlatabilir misiniz dedim.
?ZMEZ: Ben o ifadeleri mahkemede verdim mahkemede onu doğru bulduğu i?in beni tahliye etti. Ben ne zaman ki mahkum olursam eğer bu su?ttan beraat etmez isem o zaman gelin, o zaman konuşalım dedim.Beratimi istemiyorum dedim. Avukatınız varsa gönderin dosyaya baksın.
SPİKER: Sizin kü?ük kızla evlenmek istediğinizi söylemiştiniz. Sizin ifadelerinizde bunlar yeralıyordu. Bunlar doğru mu? Eğer doğru ise 14 yaşındaki kızla siz neden evlenmek istediniz ?
?ZMEZ: Bak burda da işi saptırıyorsunuz. Eğer bir kız reşit olmuşsa bizim inan?larımıza göre o kız evlenebilir söylediğim budur Allah'ın emri de budur. Biz tabiki İran'da değiliz, Arabistan'da da değiliz. Türkiye Cumhuriyeti'ndeyiz. T.C vatandaşı olarak ta iftihar ediyoruz
SPİKER: 14 yaşındaki bir kızın kendi isteğiyle evlenmesi söz konusu değil. Tabii ki TC yasalarına göre bunu karıştırmayalım
?ZMEZ: Efendim tekrar ediyorum. Ben sağırım ama siz benden de sağırsınız. Ben diyorum ki bizim inan?larımıza göre akılbali olan regl olan bir kız artık reşittir. İnancımıza göre böyledir. Biz Türkiye Cumhuriyeti'ndeyiz. Eğer demokrasiyse bu benim inanmadığım demokrasiyse demokrasi bu değil. Bu birtakım azınlığın ?oğunluğa tahakkümü oluyor. Olamaz bu
SPİKER: Olamayan nedir efendim
?ZMEZ: Olamaz dediğim şudur. Azınlık ?oğunluğa tahakküm edemez zaten dremokrasinin en büyük tenkitlerinden birisidir bu. Demokrasi ?oğunluğun diktatöryasıdır derler. Biz de tam tersi oluyor.
SPİKER:14 yaşındaki bir kız ?ocuğunun evlenmesine hukukumuz izin vermiyor.
?ZMEZ: Evet biz de ona riayet ediyoruz
SPİKER: Siz 76 yaşındasınız ve 14 yaşındaki bir kız ?ocuğuyla evlenmek istiyorsunuz bu sizce doğru mudur?
?ZMEZ: Ben inan?larıma göre konuşurum. Ben inancıma bakarım. Bana göre bir tek hakikat vardır Allah'ın kitabı, resullahın sünneti... Gerisi fasa fiso yalan ayaklarımın altında.
SPİKER: Yani siz T.C yasalarını tanımıyor musunuz?
?ZMEZ: Tanıyorum elbette tanıyorum. Çünkü, Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşıyorum. Ama Türkiye Cumuriyeti benim ina?larıma müdahale edemez. Laiklik bu değildir. Biz laikliğe de karşı değiliz. Biz sadece laikliğin Türkiye deki uygulamasına karşıyız. Türkiye de laiklik dinsizlik şeklinde uygulanmıştır. İşte bu mesele bu kadar basit.Siz kiminle konuştuğunuzun farkında değilsiniz. Tabii inancıma göre evlenebilirim. Ama evlenmedim işte evlenmiyorum ne diyorsunuz. illa beni yatağa koymak mı istiyorsunuz? Benim sağdı?ım mı olacaksınız?
SPİKER: Olur mu sayın ?zmez
?ZMEZ: Olmazsa öyle konuşma. ?yleyse evlenseydim evlenirdim kimse seni şikayet etmezdi.
SPİKER: Siz kü?ük kızla evlenmek istediğinizi söylemediniz mi?
?ZMEZ: Hayır efendim. Hayır inancımıza göre evlenilebilir. Çünkü reşit dedim. O kadar yapmadık Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşıyoruz. Kanunları ?iğnemeye niyetimiz yok. Ben sizi davet ediyorum sizin krallarınızı da davet ediyorum gelin bir tv de tartışalım.
SPİKER: Efendim zaten şu anda bir televizyonda canlı yayında tartışıyoruz.
?ZMEZ: Sizinle tartışmam. Sizinle tartıştım. Sizin şeyinizi tarttım. Biliyorum sizde bir kere hitabet nezaketi bile yok. Siz nasıl konuştuğunuzun farkında değilsiniz. Benim karşımda savcı gibi hakim gibi konuşuyorsunuz. Buna sizin hakkınız yok.Yarın namuslu vazifesini bilen hepsi namusludur o namuslu insanlardan birsavcı kulağınıza yapışırsa kimse sizi kurtaramaz sizi ne televizyonunuz ne de bu kafanız kurtarır. İkaz ediyorum sizi ve su? duyurusunda bulunuyorum
SPİKER: 6 aydır neden cezaevindesiniz?
?ZMEZ: Bunu avukatım söylesin. Ama ben şunu söyleyeyim. Bugün 6 ay cezaevinde bulunmak mesele değildir. Asıl mesele cezaevine girmemekdir. Oraya girmek mutlaka şerefsizlik demek değildir. Bazı yanlış uygulamalar vardır.Bu ülkeye hizmet etmiş insanların şerefini sırtlarında taşımış insanların cezaevinde yatmasını siz uygun buluyormusunuz ben uygun bulmuyorum.
SPİKER: Cezaevinden ?ıktığınız anda nefsime kırgınım dediniz neden?
?ZMEZ: ?yle birşey dediğimi hatırlamıyorum ama nefsimle iftihar etmiyorum. Nefis insanı kötülüğe sürükleyen yaratılıştır insanın i?inde kötülüğü gösteren bir meyildir. O meyilden hepimiz şikayet?iyiz. Allah bizi nefsimizin esaretinden kurtarsın. Nedir yani nefsinden şikayet etmekte mi yasak.
Hüseyin ?zmez, Müslüm Gündüz ile ortaya ?ıkan görüntüleriyle ilgili olarakta "Müslüm benim dostum Müslüm dünyanın en dürüst insanıdır en namuslu insanıdır siz ne zannediyorsunuz" dedi.
?zmez, spikerin "Günah benim kime ne sözünden ne anlamamız gerekiyor buna bir a?ıklık getirebilirmisiniz" sorusuna ise "Onu sizin bana sormamanız lazım. Sizin bu konuda bilgisiz olduğunuz ortaya ?ıkıyor . Ben hukuk?uyum. Hukuk fakültesini de birincilikle bitirdim. Biraz dikkatli konuşun benimle. Yani ne demek günah benim kime ne. Ben günah işleyeceğim günah tabiki benim olacak" diye konuştu.
?zmez daha sonra stüdyoya telefonla bağlanan ilahiyat?ı Arif Aslan'dan özür diledi. Bu arada söze karışan spiker nazlı Tolga'ya "gazeteci mazeteci dinlemiyorum. Programın başından beri konuşuyorsunuz. Ben vaktiyle gazeteci vurmuş adamım" dedi
?zmez, spiker Nazlı Tolga'nın ''gazeteci Ahmet Emin Yalman'ı vurdum dediniz bu sözlerinizden gazeteci vurmakla övündüğünüzü anladım. Bununla övünüyor musunuz'' sözlerine "Allah'tan korkun yahu hayatımın yarısı gitti o yüzden.Gazeteci vurdum kaderi ilahiye bakın ki bende gazeteci oldum" dedi.