İşte Almanya gerçeği

Güncelleme Tarihi:

İşte Almanya gerçeği
Oluşturulma Tarihi: Haziran 30, 2010 15:51

Dünya Kupası'nda taraflı tarafsız herkesin oynadığı futbolla beğenisini kazanan Almanya’nın başarısının altında geçtiğimiz yıllarda alt yapıda kazanılan başarılar ve yetiştirilen futbolcuların katkısının büyük oldu.

Haberin Devamı

ALMANYA Güney Afrika’daki Dünya Şampiyonası'nda oynadığı futbolla herkesin beğenisi kazandı. Turnuvada Löw’ün önderliğinde Gana’nın ardından en genç kadroya sahip olan Almanya, son olarak Dünya Kupası'na 1934 yılında bu kadar genç bir kadroyla katılmıştı. Almanya Mesut, Marin, Neuer, Bouteng gibi genç oyunculara kadrosunda yer vererek şampiyonaya gelirken bu oyuncular çok değil bir sene önce İsveç’te yapılan 21 Yaşaltı Avrupa Şampiyonasını kazanan takımda da beraber oynuyorlardı. Bu arada Almanlar 2008-2009 sezonunda 21, 19 ve 17 Yaşaltı Avrupa şampiyonaları'nın hepsini kazanarak tarihlerinde bir ilki de gerçekleştirdiğini de unutmayalım.

21 YAŞALTI TAKIMINDAN ALTI OYUNCU

Almanya’nın şu an da Dünya Kupası'nda mücadele eden takımında Avrupa şampiyonu olan 21 yaşaltı milli takım kadrosundan altı futbolcu yer alıyor. Bu gençler Bundesliga’da önemli takımların kadrolarında yer alırken ilk onbirde de forma giyiyorlar. Mesut Özil, Bouteng, Neuer, Khedira milli takımda direk oynuyor. Marin ve Aogo ise yedekte bekliyor. Bir de o şampiyonada takıma katılamayan Serdar Taşçı’da var. O da şu an da Alman milli takımı kadrosunda yer alıyor. Klinsman tarafından Bayern Münih’in ikinci takımıyla Bölge liginde oynarken keşfedilen ancak sonra yine tecrübe kazanması için geri gönderilen 20 yaşındaki Müller’i geçen sezon başında Van Gaal takıma aldı ve düzenli olarak oynatmaya başladı. Bu futbolcuda başarılı performansı ile Löw’ün gözüne girerek önce milli takım aday kadrosuna oradan da ilk onbire kadar yükseldi. Bu takıma birde yine 20 yaşındaki Bayern Münih’in genç oyuncusu Badstuber’de katıldı. Almanya’da Löw’üm gençlik aşısı böylece tutmuş oldu.

ALMAN TEKNİK ADAMLAR GENÇLERE ŞANS VERİYOR

Bundesliga’da mücadele eden takımların antrenörleri ekiplerinde alt yapıdan gelen oyunculara büyük ölçüde şans veriyorlar. Avrupa Birliğinde oldukları için de öyle yabancı sınırlaması gibi bir sorunları da aslında yok. Magaht, Schalke’nin başına geçtikten Hövedest (2009 U21 Avrupa Şampiyonu) Lukas Schmidtz, Moritz gibi yaşları 21 ile 23 arasında değişen oyunculara sürekli ya da zaman zaman takımında yer verdi. Hamburg’ta Labadia Torun’u oynattı. Klopp’un gelmesiyle Nuri Şahin büyük bir çıkış yakaladı, ikinci kaptanlığa kadar yükseldi. Bayern Münih’in teknik direktörü Van Gaal, Müler, Badstuber gibi oyuncuları ilk onbirde oynattı. Ayrıca alt yapıdan Mehmet Ekici, Diego Contento’ya (şampiyonlar liginde de oynadı) kadroda yer verdi. Nürnberg İlkay’a şans tanıdı. Bremen Marin ve Mesut’u kazandı. Bundesliga’da teknik adamlar alt yapılardan gelen ya da başka takımlarda sivrilen genç oyunculara şans vermeyi sürdürüyorlar, pahalı transferlerden de kaçınıyorlar. Tabi bu da Löw’ün işini kolaylaştırıyor.

FUTBOL ANLAYIŞI DEĞİŞTİ

Almanya Löw ile yıllardır fizik üstünlüğüne dayanan oyun sistemini değiştirerek daha akıcı sürekli hücumu düşünen göze hoş gelen futbolu ile milli takımımızın antrenörü Hiddink’i bile şaşırttı. Hiddink “Almanya’nın futbol kültürü değişmiş. İzlemesi zevk veren bir futbol oynuyorlar” açıklaması bize her şeyi anlatıyor. Uzun yıllardır aradıkları Litbarski, Sammer, Hassler gibi yüksek teknik özelliği olan, bitirici paslar verebilecek oyuncu olarak ta Mesut’u bulan Almanlar sistemlerini bu oyuncu üzerine kurdu. Alman milli takımı kaptanı Ballack’ın bir süre önce Mesut’un milli takımda oynama ihtimali belirdiğinde “Ben orta saha da onun defansif görevini üstlenirim. Takımın onun gibi bir oyuncuya ihtiyacı var” açıklaması aslında bize birçok şeyi de anlatıyor.

BİZİM AVRUPA ŞAMPİYONU GENÇLER NE YAPIYOR?

Türkiye 17 Yaş altında 2005 yılında Avrupa Şampiyonluğu yaşarken aynı yıl Dünya Şampiyonasında dördüncü olmuştu. O yıl ki Avrupa Şampiyonasında şu an da Dortmund’ta forma giyen ve ikinci kaptanlığa kadar yükselen Nuri Şahin turnuvanın oyuncusu seçilmişti. Herkes tarafından geleceğin yıldızı gösteriliyordu. Ama Nuri o tarihten sonra A milli takımımızda bir türlü düzenli olarak forma giyemedi. Hatta büyük başarı elde ettiğimiz 2008 Avrupa Şampiyonasında kadroda bile yer alamadı. Onun yerine Tümer’i şampiyonaya götürdük. 2005 yılı kadrosunda yer alan bir diğer oyuncumuzda geçtiğimiz günlerde Fenerbahçe ile sözleşme imzalayan Caner’di. En azından CSKA, Galatasaray’da oynadı. Ama hala milli takımımızın sol kanat oyuncusu olamadı. Tevfik Köse o zaman gol kralı olmuştu. Leverkusen’da bekledi, geçen sene İ.B.Belediyespor’a transfer oldu. Ondan da fazla bir şey duyamadık. Özgürcan Galatasaray’ın Hakan’dan sonraki kralı olacaktı, ama sesini duyan var mı? Aydın hala Galatasaray’da çıkış yapmayı bekliyor. İlk kalecimiz Volkan Babacan’dı. O da Fenerbahçe’de Volkan Demirel’in yedeği olarak oturuyor. O şampiyona da ikinci kalecimiz Onur’du. Evet Şenol Güneş’in gelmesiyle çıkış yakalayan kendine tanınan şansı değerlendiren ve A milli takıma kadar yükselen Onur kendine güvenenleri mahcup etmedi. Acaba o zamanlar büyük başarıya imza atan o gençleri Almanlar kadar iyi yetiştiremedik ya da şans mı vermedik. Türkiye Futbol Federasyonu hala Avrupa’nın birçok ülkesinde gençleri takip ediyor. Ama Serdar’ı, Mesut’u, Freiburg’ta forma giyen Ömer Toprak ile geçtiğimiz sezon Almanya’da en başarılı genç futbolcu kategorisinde Müller ve Kroos’un ardından üçüncü sırada yer alan İlkay Gündoğan’ı Almanya’ya kaptırdık. Artık iyi oyuncuları onlardan alamıyoruz.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!