Güncelleme Tarihi:
Alman Merkez Bankası eski Yönetim Kurulu Üyesi Thilo Sarrazin'in (SPD) görevinden ayrılmasının ardından işsiz kaldığını belirten Focus dergisi, Sarrazin'in göçmenler ve uyum konularındaki savları ile tartışmalara yol açan kitabı sayesinde milyoner olduğuna dikkat çekti.
Son bir yıl içinde yaşanan tartışmalardan Sarrazin'in daha da kazançlı çıktığını kaydeden dergi, ilk yapılan kamuoyu yoklamalarında Sarrazin'i destekleyenlerin oranının sadece yüzde 18 olmasına karşın, aradan geçen zaman içinde destekçilerinin oranında yükselme gözlemlendiğine yer verdi.
Focus'un TNS Enid kuruluşuna hazırlattığı son ankette Sarrazin'in Müslümanların Almanya'daki uyumu konusundaki savlarının uyum tartışmalarına yaradığını düşünenlerin oranının yüzde 42'ye yükselmiş olduğu açıklandı.
Federal Meclis'teki İçişleri Komisyonu Wolfgang Bosbach'ın (CDU) görüşlerine de yer veren dergide Sarrazin'in en başta genetik doktorluğuna soyunarak savlarının inandırıcılığını kaybettirdiğini, ancak bunun da ciddi tartışmaların önünü açtığı belirtildi. Dergi, Bosbach'ın tüm bu tartışmalara rağmen siyasi bir sonucun çıkarılamadığını eleştirdiğini açıkladı.
SPD SARRAZİN KONUSUNDA HATA YAPTI
Öte yandan Sarrazin tartışmasının kendi partisi SPD'de yankı bulduğu belirtildi. Bir tarafta Willy-Brandt binasında konunun bitirildiği söylense de SPD'ye yakın Friedrich-Ebert Vakfı'nın SPD'nin Sarrazin konusunda hata yaptığını düşündüğünü kaydetti.
Vakfın müdürlerinden Johannes Kandel'in eleştirilerini manşete taşıyan dergi, SPD'ye yakınlığı ile bilinen vakıftan bu tarz bir yaklaşımın gelmesinin siyasetteki bir gelişme olarak niteledi.
Sarrazin'in biyolojik gerekçelendirmesini yanlış bulduğunu belirten Kandel, dergideki yazıda Sarrazin'in kitabında kullandığı söylemleri temelde haklı bulduğunu ve açıklamalarında da doğru saptamaların yer aldığını düşündüğüne yer verdi. Sarrazin'i karalayarak SPD'nin hata yaptığını savunan Kandel, sorunun sosyal nedenlerinin irdelenmesi gerektiğine ve bunun da ancak ideolojik bir tartışma ile gerçekleşebileceğini ifade itti. Aşırı dincilerin İslam'daki savaşçı tutumu temsil ettiklerini açıklayan Kandel, diğer tarafta İslam'ın İslamcılık'la alakası bulunmadığını kaydetti.
MÜSLÜMANLARIN AŞIRILIK ORANI YÜZDE 14
İslam'ın din ve devlet işleri arasında ayrım yapamadığına dikkat çeken Kandel, Müslümanlar arasındaki aşırılık oranının yüzde 14'ü bulduğunu, bu oranın gençler arasında ise yüzde 30'lara çıktığını belirtti. Çoğulcu bir devlette bu tarz bir zihniyete yer olmadığını vurgulayana Kandel, Sauerland Hücresi'ne atıfta bulunarak, "Cihadın çocukları kendi ülkemizde. Ve durum daha da vahimleşiyor" dedi.
Müslüman sivil toplum kuruluşlarını göreve çağıran Kandel, Federal Hükümet'in "Güvenlik Ortaklığı" girişiminin Müslüman kurum ve kuruluylar tarfından benimsenmesi gerektiğini düşündüğünü idle getirdi.