Oluşturulma Tarihi: Mart 02, 2015 10:20
Müslüman cemaatlerinin bazı maddelerinden dolayı şiddetle eleştirdiği İslam Yasası, geçen hafta Avusturya Meclisi’nden geçti. Ancak Viyana Üniversitesi din eğitimi bölümü Başkanı Prof. Ednan Aslan, eleştirilerin aksine yasanın Müslümanlar için çok olumlu olduğunu, Sünnilere de Alevilere de çok önemli haklar tanıdığını söylüyor.
- Yasanın faydaları ne?
Bu yasa Müslüman mezarlığını, okullarda helal yemeği, din derslerini, dini tatilleri, manevi danışmanlığı bir hak kılıyor.
- Ama yasa çıkmadan önce de bu haklar mümkündü. Değişen ne?
Müslümanların Viyana’da bir mezarlık almaları 20 yıl sürdü. Çünkü hukuksal alt yapısı yoktu. Şimdi yasa bunu bir hak olarak tanıyor.
Belediyeler artık bekleyin, bakalım diyemeyecek. Bayramlarda çocukların okullara gitmemesi öğretmenlerin elindeydi. Şimdi değil. Müslüman çocuklar Kurban, Ramazan Bayramı gibi dini bayramlarda okula gitmeyebilecek. Buna Alevilerin bayramları da dahil.
Bu yasanın bir olumlu yanı da Müslüman Alevilerle Sünnilerin yasada bir din olarak aynı gözetilmeleri. Bu Türkiye’de olmayan bir şey. İlk defa Alevileri de İslam dininin bir parçası olarak görüyor. Aşure günlerini örneğin, Alevi çocuklar da kutlayabilecek. Bunun yanında dini danışmanlık, hapishanelerde, hastanelerde, orduda, okullarda, Hıristiyanların manevi danışmanlık yaptığı her yerde, her kurumda Müslümanlara da dini danışmanlık hakları tanıyor. Müslüman ve Alevi dini danışman görev yapacak ve bunun maaşını Avusturya devleti karşılayacak. Yasa okullarda, anaokullarında Müslüman çocuklara helal
yemek hakkı getiriyor. Özel bir teşebbüse gerek kalmadan. Bu kanunla helal kesim hakkı yasalaşıyor.
- Ama yasa imamların yurtdışından maaş almasını yasaklıyor. Bu büyük bir sorun değil mi?
Kanun imamın gelmesini yasaklamıyor. İmamların herhangi bir devletin memuru olarak camilerde çalışmasını yasaklıyor. Fakat Türkiye Avusturya’da kuracağı bir vakıf aracılığıyla gelecekte de imam gönderir ve maaşlarını vakıf üzerinden ödeyebilir. Bu yasak değil.
- O zaman yasak koymanın anlamı ne?
Önemli. Çünkü Türkiye’den bir imam Avusturya’ya geldiği zaman hastalık, işsizlik sigortası hakları yok. Örnek Milli Görüş’ün bir imamını cemaatin başkanı istediği zaman görevden alabilir. İşinden atabilir. İmamların hiçbir hukuksal hakları yok. Şimdi imamlar sosyal haklara kavuşuyor.
- Bu cemaate pahalıya mal olur. Cemaat bu yükün altından kalkabilir mi?
Sorunlardan biri bu. Diyanet’in tepkisi de burda. ‘Bu bize pahalıya mal olacak’ diyorlar. Avusturya’da 300 civarında imam var ve bunun sadece 65’i Diyanet’in gönderdikleri. Eğer öteki cemaatler imamlarının maaşlarını ödeyebiliyorsa, Diyanet’in bunu ödeme imkanı vardır.
Burada şöyle önemli bir sorun var. Türkiye Diyanet’e bağlı derneklerin başına Türkiye’den yönetici gönderiyor. Türk İslam cemaatinin Ankara’dan yönetildiği görüntüsü iyi değil. Türkiye bir ilahiyat fakültesinin açılmasında destek verebilir. Ama yönetmeyi bırakmalı. Bu, eski bir Osmanlı geleneği. Bundan vazgeçmek Türkiye’nin lehine.