"İslam Yasa Tasarısı"na tepki

Başkent Viyana'da basın toplantısı düzenleyen Müslüman Sivil Toplum Ağı, Avusturya Türk İslam Birliği, St. Pölten İslam Cemaati ve Avusturya Şii Cemaati, yarın Meclis Genel Kurulu’nda görüşülecek tasarı hakkında açıklamalarda bulundu.

Müslüman Sivil Toplum Ağı adına konuşan Murat Gürol, yasal düzenlemenin Müslümanları ikinci sınıf vatandaş haline getireceğini belirterek, "Bu Müslümanların aleyhine bir yasadır. Müslümanların iç işlerine kadar karışılıyor" dedi.

Tasarının Müslümanların görüş ve önerileri alınmadan hazırlandığını vurgulayan Gürol, "Bizler Müslümanlar olarak Katoliklerin, Yahudilerin ve diğer dinlerin sahip olduğu hakların aynısına sahip olmak istiyoruz" diye konuştu. Gürol, ayrıca güvenlik ve asayiş ile ilgili konuların bu yasada yer almasını kınadıklarını söyledi.

Anayasa Mahkemesi'ne gitmeyi düşünüyoruz

Avusturya Türk İslam Birliği (ATİB) adına konuşan İbrahim Olgun ise tasarıda yer alan bazı maddelerin doğrudan kendilerini ilgilendirdiğini ifade etti. "Yurt dışı finansman yasağının hükümet tarafından kırmızı çizgi ilan edilmesi bizleri rencide ediyor" diyen Olgun, finansman yasağının uluslararası insan hakları hukukuna aykırı olduğuna işaret etti. Olgun, şunları söyledi:
"ATİB olarak Anayasa Mahkemesi'ne gitmeyi düşünüyoruz. İslam'ın lastik gibi her tarafa çekildiğini, siyasi amaçlarla son zamanlarda kullanıldığını, medyanın ve siyasetin buna alet olduğunu görüyoruz. Müslümanlar üzerinde çok büyük oyunlar oynanıyor. Bunu görmemiz ve dünyaya duyurmamız gerekiyor."

Tasarıya siyasi amaçlar karıştırılmış

St. Pölten İslam Cemaati adına konuşan Gernot Galib Stanfel ise 1912 tarihli "İslam Yasası"nın eski bir yasa olduğunu ve değiştirilmesi gerektiğini ancak bu değişikliğin Müslümanların görüş ve önerileri doğrultusunda olması gerektiğini ifade etti.

Tasarının Müslümanların görüşleri alınmadan ve baskılar sonucu ortaya çıktığına vurgu yapan Stanfel, "Bu tasarıya siyasi amaçlar karıştırılmıştır. Baskılar bazı hataları getirmiştir. Müslümanlar bu yasadan memnun değiller ve kendilerini küçük düşürülmüş hissediyorlar. Demokratik bir ülkede bunlar kabul edilemez" diye konuştu.

Stanfel, tasarıdaki hukuka aykırılıkların düzeltilmemesi halinde Anayasa Mahkemesi'ne başvurmanın kaçınılmaz olduğunu sözlerine ekledi.

Tasarıda eleştirilen maddeler

Avusturya’da yaşayan yaklaşık 550 bin Müslümanın yasal temsilcisi olan Avusturya İslam Cemaati, geçen hafta sonu kendi meclisini toplayarak tasarıyla ilgili görüşünü açıklamıştı. Tasarıda yapılan bazı değişiklikleri “olumlu” bulduklarını ancak "üç noktada” endişelerinin devam ettiğini açıklayan cemaat, "İslam cemaati için ayrı bir yasa talebi, diğer dini cemaatlere verilen hakların aynısının verilmesi ve dış finansman yasağının kaldırılması" taleplerini yinelemişti.

Genel olarak tasarıya yönelik eleştiriler arasında "Bakanlar Kurulu'nun bir dini cemaatin tanınmasına ve iptal edilmesine yetkili olması, yurt dışından gelen imamların yasa yürürlüğe girdikten 1 yıl sonra ülkeden ayrılması, sadece üniversitede kurulacak teoloji bölümünden mezun olanların imamlık yapabilmesi, dernek bünyesindeki camilerin tüzel kişiliğe geçmemeleri halinde kapatılması, dini cemaatlerin düzenleyeceği etkinliklerin güvenlik gerekçesiyle iptal edilebilmesi" gibi maddeler bulunuyor.