‘İslam Almanya’nın bir parçasıdır’
Güncelleme Tarihi:
Aşağı Saksonya Eyalet Başbakanı Stephan Weil, Başbakanlık Konut Evi’nde verdiği iftar yemeğine Hannover Başkonsolosu Gül Özge Kaya’nın yanı sıra STK ve dini cemaat temsilcileri katıldı.
AŞAĞI Saksonya Eyalet Başbakanı Stephan Weil, Başbakanlık Konut Evi’nde Hannover Başkonsolosu Gül Özge Kaya, Din Hizmetleri Ataşesi Hüseyin Köftürcü, DİTİB, ŞURA, IGMG, ATİB, FöTEV Nds, TGN, gibi STK temsilcilerinin yanı sıra diğer din mensupları ve siyasetçilerin de katıldığı bir iftar yemeği verdi. Youssef Nassif’in kanunuyla enstrümantal parçalar çalmasından sonra davetlilere, “İki sene sonra da olsa yeniden bir iftar yemeğinde sizlerle beraber olmaktan oldukça memnunum, hepiniz hoş geldiniz” diyerek söze başlayan Başbakan Stephan Weil, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her yerde olduğu gibi, Hannover’de de mevcut krizler göz önüne alındığında, ailede, arkadaş çevresinde ve toplumda uyum ve barış içinde bir arada yaşamak daha da önemli hale gelmektedir. Tüm farklılıklara rağmen, bir arada huzur içinde bulunabilmeyi oldukça önemsiyorum. Tüm dinlerin ortak yanı olan empati, şefkat, samimiyet duygularını daha da çok geliştirmeliyiz. Başbakan olduktan sonra verdiğim iftarlara davet ettiklerimizin yoğun katılımı beni sevindirdi. İki yıldır salgın sebebiyle buluşamıyorduk. Bu sene nihayet bir aradayız. Hâlâ koronanın bittiğini söyleyemeyiz. Bir araya gelebilecek konumda olduğumuz için de mutluyum. Birkaç gün sonra burada eski eyalet başbakanlarımızdan Cristian Wulf’a Eyalet Nişan Madalyası’nı vereceğim. Kendisinin söylediği bir sözü burada tekrar etmek istiyorum. ‘İslam Almanya’nın bir parçasıdır’ demişti. Yürekten katılıyorum. Bu çok küçük bir cümle ama anlamı oldukça önemli ve büyüktür. Almanya’da ve elbette ki Aşağı Saksonya’da iftarların gelenekselleşmesini önemli buluyorum. Güzelliklerin olması için birlikte hareket edilmesi gerekir. Bu iftar yemeği, Müslümanlara duyulan saygının bir ifadesidir. Almanya bir din devleti değildir. Bakıldığında bütün dinlerde ortak paydalar çoğunluktadır. Burada bu akşam hemen hemen bütün din mensupları bulunmaktadır. Bu manzarayı Almanya’nın geneline yayabildiğimizde başarılı olmuş olacağız. Aksi halde başarısızlığa mahkûmuz.”
Weil, “Benim babam ve annem ikinci dünya savaşını yaşadılar. 63 yaşındayım, bizler de ilk kez bu boyutta bir savaş görüyoruz. Her gün Ukrayna’dan hiç görmek ve duymak istemediğimiz haberlerle karşı karşıyayız. Gelen fotoğraflar yürekler acısı. Avrupa’nın kıyısında büyük bir insanlık suçu işleniyor. Hepimiz şaşkınız. Bütün insanlık barıştan yana, savaşa karşı olmalıdır” dedi.
Başbakan Stephan Weil, “İki senedir pandemiyle boğuştuk. Eyaletimizdeki camilerde koronadan hızla kurtulmamız için olsun, Ukrayna’dan gelenlere ve Ukrayna’daki mağdur insanlara yardımda bulunduklarını biliyorum. Buradaki kamplarımızda bulunan Ukraynalılara Müslümanların yardım yaptıklarına da tanık oldum. Alman Anayasası’na göre Müslümanlık mevcut durumda bir din olma vasfını taşımadığından dolayı din olarak tanınmamasına rağmen, biz eyaletimizde gayet iyi ilişkiler içindeyiz. Bu iyi ilişkilerimizi bozmak isteyen aşırı sağcılar var. Aşırı sağa karşı gelebilmek için de birlikte hareket etmeye devam etmeliyiz. Ortak yanlarımızı daha ön plana çıkarıp, karşılıklı güvenimizi artırmalıyız. Herkese iyi Ramazanlar” diye konuştu.
‘DAVETTEN MEMNUNİYET DUYDUM’
Başkonsolos Gül Özge Kaya da Hürriyet’e verdiği demeçte, “Öncelikle eyalet başbakanının vermiş olduğu iftar yemeğinden, yemekte yaptığı konuşmadan ve beni de davet etmesinden dolayı memnun olduğumu belirtmek isterim. Memnuniyetle gördüm ki eyaletimizdeki etkin konumda bulunan hemen her STK temsilcilerimiz de davete icabet etmişler. İslam’ın hoşgörüsünü, barışçıl düşüncelerini Ramazan boyunca değil, sürekli yaşamımıza uygulamamızda tüm insanlığın kazancı olduğuna inanıyorum” sözlerine yer verdi.