İş mahkemesinden tarihi karar: İzin günleri...
Güncelleme Tarihi:
Almanya’da Federal İş Mahkemesi, çalışanlar ile işverenler arasındaki en büyük çatışma konularından biri olan tatil günleri konusunda çalışanın lehine tarihi bir karar verdi. Karara göre, 3 yıl içinde kullanılmayan izin günleri otomatik olarak zaman aşımına uğramayacak. Dönüm noktası niteliğindeki bu kararla işverenlere daha fazla sorumluluk yüklendi.
MAHKEME, Kuzey Ren-Vestfalya eyaletinde bir vergi danışmanlık şirketinde çalışan personelin davası üzerine bu kararı aldı. Çalışan, ağır iş yükü nedeniyle yıllardır izin kullanmıyordu ve yaklaşık 100 gün tatil günü birikmişti. Mahkeme, 3 yıl geçtikten sonra tatil günlerinin zaman aşımına uğrayamayacağını kaydetti. Ancak bu kural, işverenin çalışanlarından izinlerini zamanında almalarını istemeleri ve onları yaklaşan zaman aşımı konusunda uyarmaları halinde geçerli olacak. Dönüm noktası niteliğindeki bu karar, Almanya’da yıllar öncesine dayansa bile ödenmemiş izin günü alacaklarına itiraz eden pek çok çalışan için önemli sonuçlar doğuracak. Bonn merkezli iş hukuku avukatı Gregor Thusing, “Bu durum genellikle iş değiştirirken veya iş ilişkisi başka bir nedenle sona erdiğinde ortaya çıkıyor” dedi.
BİLGİLENDİRME YÜKÜMLÜLÜĞÜ
Karar, esas olarak çalışanların konumunu güçlendirirken, işverenlerin ise daha fazla yükümlülük altına girmesine neden olacak. Federal İş Mahkemesi’ne göre, işverenin bilgilendirme yükümlülüğü uzun süre hasta olan çalışanlar için de geçerli. Mahkeme, uzun süredir hasta olan ve bu nedenle yıllık izninin sadece bir kısmını kullanabilen Kuzey Ren-Vestfalya’dan ikinci bir davacıyı da haklı buldu. Daha önce, uzun süreli hastalık durumunda izin yılının bitiminden 15 ay sonra izinler geçersiz oluyordu. Ayrıca izin günleri herhangi bir nedenle kullanılmazsa hak üç yıl sonra iptal ediliyordu. İşverenler, Federal İş Mahkemesi’nin 2019 yılında aldığı bir karardan bu yana, çalışanlarını tatil hakları konusunda bilgilendirmek, kalan tatillerini kullanmalarını istemek ve olası bir hak kaybına işaret etmekle yükümlü. Ancak o dönemde Federal İş Mahkemesi, sürenin dolmasının yakın olması ve hastalık durumunda nasıl bir yol izleneceğini açık bırakmıştı.