Güncelleme Tarihi:
Narin, Türkiye ekonomisinin "şu anda boşlukta, ne tarafa gideceğini bilemediğini ve sahibinden komut beklediğini" kaydetti.
Bir an önce gerekli tedbirlerin alınması gerektiğine dikkati ?eken Narin, "Sermayelerin ?arpıştığı bir ortamda yaşadığımızı unutmamamız gerekiyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ne olursa olsun, hangi süre? olursa olsun bunu ele almalıdır. Türkiye ekonomisi yeni bir dönemden ge?iyor. Hükümet, yaklaşan krizden iş adamlarını korumakla mükelleftir" diye konuştu.
Her ge?en gün ekonomide performans a?ısından zayıflama görüldüğünü ve müdahalelerde gecikildiğini ileri süren Narin, şöyle devam etti:
"Umarım bu davranışlar bilin?li değildir. Kimse kriz olsun istemez. Hele ki finans sektörü şu an bunu hi? istemez. Çünkü 2001 krizinden sonra en ?ok büyüyen sektörlerden biri de yüzde 89 ile finans sektörüdür. Yaşanılan olumsuzluklar nedeniyle hepimiz 'kriz ne zaman olacak' diye bir psikolojik beklenti i?erisine giriyoruz. Serbest ekonomiyi sadece finans kesiminde değil tüm sektörlerde uygulamaya koymamız gerekmekte, yoksa dengesizlikler oluşmaya devam edecektir."
Fiyat istikrarını korumanın bugünkü hükümetin asli görevi olduğunu ve bunun i?in tüm kesimlerin sesine kulak vermesi gerektiğini anlatan Narin, "Türkiye'nin cari a?ık verdiği doğrudur. Ancak bunun nedeni sadece hükümet değil halkın talep ettiği yüksek standartlardır. Ne kamuda, ne özel sektörde tasarruf zihniyetinin yerleşmemiş olmaması, tasarruf a?ığı oluşturmakta ve bu sebepten dolayı bor?lanmak zorunda kalmaktayız" diye konuştu.
Türkiye'nin AK Parti iktidarı döneminde yüzde 7,5 büyüdüğünü, ancak, bunun modeli sorulduğunda, cevap alacak kimseyi bulamadıkları görüşünü savunan Narin, "Ekonomimizin kırılgan olmasının sebebi de budur. Bu nedenle dış müdahalelere karşı defans yapacak kanaatkar kararlar ortada yok. İşte bunu gören yabancı boşluğu bulduğu anda giriyor ve kazancı elde ediyor" dedi.
Narin, Türkiye'nin enflasyonsuz döneme alışamadığını ve para kazanmanın zorlaştığını ifade ederek, şunları kaydetti:
"Eskiden artan maliyetler ve düşük verimlilik enflasyon ile fiyatlara yansıtılabiliyordu. Ancak şimdi bu imkansız. Artık ?ıkış yolu hem kurumlarda hem özel sektörde karlılığı artırmak ve sermaye birikiminden ge?iyor. Bunun yolu da teknolojiye ve nitelikli iş gücünü ön plana ?ıkarmaktan ge?mekte."