‘Irkçılıkla mücadelede strateji değişmeli’

Güncelleme Tarihi:

‘Irkçılıkla mücadelede strateji değişmeli’
Oluşturulma Tarihi: Eylül 01, 2020 15:59

Almanya’da 40 göçmen derneği siyaset kurumuna yaptığı ortak çağrıda; ırkçılıkla mücadelede strateji değişikliğine gidilmesini talep etti. Dernek temsilcileri, göçmenlerin uyumu konusunda tavsiyelerde bulunacak ve bilgilendirecek ‘Göçmen Toplumu Katılım Konseyi’nin kurulmasını da istedi.

Haberin Devamı

ÇAĞRIYI yapan derneklerden Neue Deutsche Organisationen Sözcüsü Ferda Ataman, Almanya’nın ırkçılık krizinin merkezinde bulunduğunu söyledi. Ataman, Oslo Üniversitesi’nde yapılan araştırmada 2019 yılında ırkçı terör ve saldırıların Avrupa ülkeleri arasında en fazla Almanya’da olduğunu ortaya koyduğunu hatırlatarak “Bu konuda ülkenin başarısız olduğunu yaşadık. Yahudiler, Müslümanlar, göçmenler, siyah tenli insanlar ve diğerleri bu ülkede ırkçılık, aşırı sağcılık ve antisemitizm konularında alarm verirken siyaset görmezden ve duymazdan geldi. Bilim insanlarının sayısız uyarıları gözardı edildi. Tıpkı iklim değişikliği gibi ırkçılık konusunda da kaybedecek zamanımız kalmadı. Alınacak küçük önlemler göçmen derneklerini artık memnun edemez. Göç politikasında artık ciddi ve radikal bir paradigma değişikliğini talep ediyoruz. Çünkü göçmen toplumu mensubu insanların değer yargıları ırkçılıktan ciddi şekilde etkileniyor. Kim göçü tehlike ve istisna olarak görüp tartışıyorsa göçmenlere yönelik saldırıların sayısının artmasına şaşırmamalı” dedi.

Haberin Devamı

‘KÜÇÜK DEĞİŞİKLİKLER YETMEZ’
Ataman, siyasetin ırkçı olaylara karşı son yıllarda mülteci haklarının kısıtlanması ve mülteci karşıtlığı içeren açıklamalarıyla reaksiyon göstermesini ‘ateşe benzin dökmeye’ benzetti. Bu yaklaşımın göçmenlerin ve siyahilerin günlük yaşadığı ırkçı saldırıları meşrulaştırdığına işaret eden Ataman “Irkçılıkla gerçekten ciddi şekilde mücadele etmek isteyenler sadece neonaziler ve aşırı sağcı şiddetle mücadele etmemeli. Aşırı sağcıları devletin tüm aparatlarıyla durdurmalı. Almanya bir göç ülkesi. Nüfusunun dörtte biri göçmen kökenlilerden oluşuyor. Milyonlarca insan günlük yaşamında isminden dolayı diğerlerinden farklı muamele görüyor ve dezavantajlı duruma düşüyor. Sayın Merkel beş yıl önce mültecileri kabul ederken ‘Biz başaracağız’ meşhur sözünü sarf etti. Haklı da çıktı. Ancak biz insanlara karşı düşmanca tutuma karşı başarılı olamadık. Göçmen kökenlilere yönelik yürütülen eşit olmayan muameleyle mücadele etmek isteyenler politik söylemlerinde radikal paradigma değişikliğine gitmeyi ve göç ile katılım politikasına öncelik vermeli” dedi.

 

BAKMADAN GEÇME!