Ahmet KÜLAHÇI
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 14, 2021 09:37
UEFA Avrupa Şampiyonası EURO 2020’nin final maçı geçen pazar akşamı İngiltere ile İtalya arasında başkent Londra’daki ünlü Wembley Stadı’nda oynandı. Maç başlamadan önce her iki takımın millileri de orta sahada diz çökerek ırkçılığı protesto ettiler.
BU son yıllarda dünya genelinde artan ırkçılığa karşı tam bir dayanışma göstergesiydi. Bu çok açık bir biçimde “
Irkçılığa hayır” demekti.
Karşılaşmanın 2’nci dakikasında Luke Shawe’ın golüyle 1-0 öne geçen İngilizler, tam 53 yıl sonra yeniden Avrupa şampiyonu olma hayalleri kurmaya başladı.
Ancak karşılaşmanın 67’inci dakikasında İtalya Leonardo Bonucci’nin golüyle beraberliği sağladı.
Ve maçın normal süresi 1-1 berabere bitti.
Uzatmalarda da başka gol gelmeyince sonuç değişmedi.
Penaltılara geçildi.
Final maçını penaltı golleriyle 3-2 İtalya kazandı.
Ve İtalya 55 yıl sonra yeniden Avrupa şampiyonu oldu.
*
İngiltere’nin 53 yıl sonra yeniden Avrupa şampiyonu olma hayali ise sönüp gitti.
Hem Wembley’i dolduran 60 bine yakın İngiliz seyirci hem maçı ekran başında izleyen İngilizler tam bir hayal kırıklığı yaşadı.
Ağlayanlar, gözyaşı dökenler bile vardı.
En çok üzülen ve gözyaşı dökenler ise İngiliz millilerden Marcus Rashford, Jadon Sancho ve Bukayo Saka idi.
Çünkü üçü de penaltıları gole çevirememişti.
Takım arkadaşları ve İngiltere Milli Takımı’nın Teknik Direktörü Gareth Southgate, gözyaşı döken oyuncularını teselli etmek için kendi üzüntüsünü unuttu.
Wembley’deki İtalyan seyirciler, korkularından sevinçlerini istedikleri gibi yaşayamadılar.
Ama maç biter bitmez, İtalya’da halk ve başka ülkelerde yaşayan İtalyanlar sokaklara döküldü.
55 yıl sonra gelen şampiyonluğu coşkulu bir biçimde kutladılar.
Almanya’da da öyle.
Birçok kentte olduğu gibi başkent Berlin’de de İtalyanlar sokaktaydı.
Maç biter bitmez Berlin’in ünlü
Kurfürstendamm Caddesi ellerine yeşil-beyaz-kırmızı renkli İtalyan bayrağını alıp otomobillerine binerek bu coşkuyu birlikte kutlayan İtalyanlarla dolup taştı.
Saat 24.00’ü geçtiği halde hâlâ klakson çalarak tur atanlara polis ses çıkarmayıp toleranslı davrandı.
*
Ancak maçtan sonra sosyal medyada İngiliz ırkçıların cirit attığı görüldü.
Penaltıları gole çeviremeyen siyahi millilere ateş püskürüyorlardı.
Takımı arkadaşlarıyla birlikte finale taşıyan Marcus Rashford’a, Jadon Sancho’ya ve henüz 19 yaşında olan Bukayo Saka’ya maymun emojileri ve ırkçı içerikli hakaretler yağdırıyordu ırkçılar.
Herkesten daha çok üzülen bu futbolcuların döktüğü gözyaşları bile durduramamıştı ırkçıları.
Hem maç öncesi hep birlikte diz çökerek ırkçılığı protesto eden futbolcular hem de geçen yıl İngiltere’de ‘Irkçılığa Kırmızı Kart Göster’ ve ‘Dışarı Şutla’ kampanyalarını başlatan güzel insanlar da durduramadı bu ırkçıları.
Ama sağduyulu İngilizler ırkçılara zaman kaybetmeden ‘insanlık dersi’ verdi.
Wembley Stadı’nda oynanan maçı tribünlerden oğlu Louis ve eşi Kate ile birlikte izleyen Prens William, Twitter hesabından, “Dün geceki maçtan sonra İngiliz oyunculara yönelik ırkçı taciz midemi bulandırdı. Oyuncuların bu iğrenç davranışa katlanmak zorunda kalması kesinlikle kabul edilemez. Bu hemen durdurulmalı ve sorumlular hesap vermelidir” içerikli sert bir kınama yayınladı.
İngiltere Başbakanı Boris Johnson da Twitter hesabından, “İngiliz takımı, birer kahraman olarak takdir görmeyi hak ediyor, ırkçı söylemlerle aşağılanmayı değil. Bu korkunç tacizin sorumluları utanmalıdır” mesajını paylaştı.
İngiltere Futbol Federasyonu da ırkçıların hedef seçtiği siyahi futbolculara sahip çıkarken, hükümete ırkçılığa karşı yeni yasal düzenlemeleri hayata geçirme çağrısında bulundu.
Avrupa Futbol Federasyonları Birliği (
UEFA) de sosyal medyadaki iğrenç ırkçı hakaretleri kınadı.
Umarız bundan sonra yalnız futbol sahalarında değil, toplumsal yaşamın her alanında sağduyu kazanır da ırkçılar sessizliğe gömülür.