Irkçılar hak ettikleri cezaları alsalardı, Hanau, Solingen olmazdı

SIRAKAYA, Mölln faciasının 32’nci yılı dolayısıyla yayımladığı mesajında, onlarca acıya, uğradığı yüzlerce vahşi saldırıya, maruz kaldığı binlerce ötekileştirmeye rağmen bugün dünyanın dört bir tarafında dördüncü nesliyle medeniyetlere ‘medeniyet’ dersi veren, yaşadıkları toplumlara katkı sunan yurt dışı Türk toplumuyla gurur duyduklarını ifade etti. Zafer Sırakaya, üzerinden 32 yıl geçmesine rağmen yangını, acısı sönmeyen, Neonazilerin insan hayatına kasteden ilk ırkçı kundaklama saldırısı olarak kayıtlara geçen ‘alçak’ saldırıda, 10 yaşındaki Yeliz Arslan, 14 yaşındaki Ayşe Yılmaz ile onları kurtarmaya çalışan 51 yaşındaki Bahide Arslan’ın yaşamını yitirdiğini anımsattı:

‘HAK ETTİKLERİ CEZALARI ALSALARDI...’
“Mölln saldırısı, tüm detaylarıyla aydınlığa kavuşturulmuş, bu alçak ırkçı saldırının terörist failleri yargı önünde hak ettikleri cezalara çarptırılmış ve bu tür vahşi saldırılara karşı gerekli caydırıcı yasal düzenlemeler hayata geçirilmiş olsaydı, yurt dışı Türk toplumu ırkçı-İslam düşmanı saldırılara bu denli maruz kalmayacaktı. İşte tam da bu yüzden yurt dışı Türk toplumu başta olmak üzere kendini bu topraklara ait hisseden tüm vatandaşlarımızda, soydaşlarımızda derin yaralar açan ırkçı Mölln saldırısının unutulmaması ve unutturulmaması, ırkçı, İslam düşmanı saldırıların bir daha yaşanmaması hepimizin asli sorumluluğudur. Bu sorumluluk bilinciyle inancından, kökeninden dolayı Wolfenbüttel, Mölln, Solingen, Hanau saldırılarında hedef alınan Türk toplumu, aşırı sağ akımların yaşattığı onca acıya rağmen, ferasetinden, duruşundan ve kadim bilgeliğinden vazgeçmeden nefret siyasetine prim vermeyerek tüm toplumlara örnek olmaya devam etmektedir. Irkçı saldırılarında hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza bir kez daha Allah’tan rahmet, geride kalanlara sabır diliyorum.”