Güncelleme Tarihi:
İP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Cengiz, belgeleri savcılığa vermeden önce Adliye Sarayı önünde yaptığı a?ıklamada, Alman yargısının saptadığı 'Deniz Feneri Yolsuzluğu'nun Türkiye'deki uzantılarının henüz yargı önüne ?ıkartılmadığını belirterek, ortaya ?ıkan somut kanıtlardan bu yolsuzluğun başta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve AKP olmak üzere, RT?K Başkanı Zahid Akman, Türkiye'de kurulu bulunan Deniz Feneri Derneği ile Kanal 7 televizyonuna kadar uzandığını ileri sürdü.
Alman makamlarının, Kanal 7 televizyonunun yayın lisansını iptal etmesine karşın, bu televizyonun Türkiye'de faaliyetlerini sürdürdüğünü kaydeden Cengiz, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) müfettişlerince 2004 yılında yapılan denetleme ile bazı hususların saptandığını belirtterek şunları söyledi:
"Denetlemede saptanan hususlar, Kanal 7 televizyonunun sahibi Yeni Dünya İletişim A.Ş'nin yurt dışında gizli hesabı olduğu, televizyon yetkililerinin yurt dışında gizlenen iştiraklerinin bulunduğu, televizyon kanalının, Alman yargısınca yolsuzluğu saptanan kişiler ve şirketlerle doğrudan ilişkileri olduğunu ve kanal yetkililerince bu bilgilerin resmi makamlarca yürütülen soruşturmalarda gizlendiği ortaya ?ıkmıştır.
Almanya'daki soruşturmayı engelemeyen AKP hükümeti, şimdi 'Deniz Feneri yolsuzluğunun kendilerine uzanan Türkiye ayağının soruşturulmasını önlemeye ?alışmaktadır. Frankfurt Bölge Mahkemesi Savcılığı'nın iddianamesinden ve Alman Mahkemesi'nin kararından, atılı su?un ağırlıklı bölümünün Türkiye'de işlendiği ve faillerin ?oğunun Türkiye'de bulunduğu ya da Türkiye'ye ka?tıkları anlaşılmaktadır. Alman yargısının bu saptaması Türkiye'de soruşturulması gerekir."
Basın a?ıklamasının ardından, parti üyeleri, ulaştıklarını öne sürdükleri bazı bilgi ve belgeleri, Deniz Feneri Soruşturması kapsamında değerlendirilmesi amacıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na sundu.