Güncelleme Tarihi:
KATILIMCILARDAN, 4 Mart’ta öğlen saatinde parlamento binası önünde toplanmaları istenirken, eylemde İngiltere’nin o dönem bu kararın alınmasında oynadığı rolün de altı çizilecek. 4 Mart 1964’te alınan 186 sayılı BM Güvenlik Konseyi (BMGK) kararından sonra, Kıbrıslı Türklerin o dönemki Kıbrıs Cumhuriyeti’nde eşit ortak olarak temel hakları erozyona uğramıştı. İngiliz yetkililerin kaleme aldığı karar metninde Kıbrıslı Rumlardan ‘Kıbrıs hükümeti’ olarak bahsedilirken, Kıbrıslı Türklerden adadaki birkaç azınlık ‘toplumu’ diye söz edilmişti.
ZORLA DEĞİŞİKLİK YAPMAK İSTEDİLER
Karar, 21 Aralık 1963’te Kıbrıslı Rumların darbe düzenleyip, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kontrolünü ele geçirmesiyle baÅŸlayan ÅŸiddet olaylarında binlerce Türk’ün öldürülmesi, yaralanması ve yerlerinden edilmesinden sonra alınmıştı. Kıbrıslı Rumlar, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin anayasasında zorla ‘13 deÄŸiÅŸiklik’ yapmak istemiÅŸti. DeÄŸiÅŸiklikler Kıbrıslı Türklerin veto hakkına sahip, eÅŸit siyasi ortak ve Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kurucusu olma statüsünü ellerinden alıp, veto hakkı olmayan bir azınlığa dönüştürme amacını taşıyordu. Kıbrıslı Türkler bu kasti deÄŸiÅŸikliklere direnince ada genelinde Rumların ÅŸiddetine maruz kaldılar. Kıbrıs’ta iki askeri üsse sahip olan garantör güç ve BMGK’nın daimi üyesi olan Ä°ngiltere, ‘geçici bir çözüm’ olduÄŸunu iddia ettiÄŸi bir karar metni kaleme almıştı ve kararda ayrıca adada üç aylığına BM Barış Gücü konuÅŸlandırılması öngörülüyordu.Â
PROTESTO MEKTUBU VERÄ°LECEK
Karar metninde Kıbrıslı Türklerin eşit siyasi statüsü tanınmadı ve Kıbrıs’ın 1960’ta İngiltere’den bağımsızlığını kazanmasından sonra kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti’ndeki anayasal düzene geri dönüşten bahsedilmedi. Kıbrıslı Rumlar, adadaki tek otorite olma iddialarını bu BMGK kararında dayandırırken, Kıbrıs Türkleri ticaretten ulaşıma, spordan eğitime yaşamın her alanını etkileyen bir tecritle karşılaştı. İngiltere ise bu olanlardaki rolünü hiçbir zaman itiraf etmedi ve hiç durumu düzeltmeye de çalışmadı. Kararın 60. yıl dönümünde Embargoed! ve BTCA, İngiltere’deki Kıbrıslı Türklere İngiltere Parlamentosu önündeki eyleme katılıp, İngiliz milletvekillerinden bu tarihi yanlışı düzeltmelerini ve Kıbrıslı Türklere yönelik ayrımcılığa son vermelerini talep etmelerini istedi. İki kuruluş ayrıca, Londra’daki BM bürosuna durumu protesto eden bir mektup da sunacak.