BERLİN / Fotoğraf: Christophe Gateau/dpa
Oluşturulma Tarihi: Ekim 23, 2024 10:29
Dünyanın en büyük ilk dört ekonomisi arasında yer alan Almanya, son dönemlerde ekonomik durgunluk ve ekonomik krizlerle boğuşuyor. Federal hükümet, ekonomik büyüme tahmini revize edip düşürürken, en son kötü veriler de Uluslararası Para Fonu’ndan (IMF) geldi.
IMF, Almanya ekonomisi için karamsar bir tablo çizdi. IMF’nin son raporuna göre, Almanya’nın ekonomik büyümesi bu yıl sıfır seviyesinde kalacak ve gelecek yıl sadece yüzde 0.8 oranında artacak. Bu oran, temmuz ayında tahmin edilenden 0.5 puan daha düşük. Almanya, G7 ülkeleri arasında bu yıl en zayıf büyümeye sahip ülke olacak. IMF, Almanya’nın ekonomik durgunluğunun ana nedenleri arasında bütçe daralması ve emlak fiyatlarındaki sert düşüşü gösteriyor. Ayrıca, ülkede uzun süredir yaşanan yapısal sorunlar, özellikle nitelikli işçi eksikliği ve tüketicilerin harcamalardaki çekimserliği büyümeyi olumsuz etkiliyor. Alman hükümeti ise IMF’den farklı bir değerlendirme yaparak, 2024 için bir resesyon öngörse de 2025’te büyümenin yüzde 1.1 oranında olacağını tahmin ediyor. Benzer şekilde, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) de Almanya için 2025 yılında yüzde 1.0 büyüme öngörüyor.
KÜRESEL EKONOMİ DAHA İYİ DURUMDAIMF, küresel ekonomi için daha olumlu bir tablo çiziyor. Küresel büyümenin bu yıl ve gelecek yıl yüzde 3.2 seviyesinde gerçekleşeceği öngörülüyor. Özellikle Hindistan, Çin ve ABD’nin küresel büyümenin ana motorları olmaya devam ettiği belirtiliyor. ABD ekonomisi ise özellikle reel ücretlerdeki artış sayesinde beklentilerin üzerinde bir performans sergiliyor. Ancak Euro bölgesi, Almanya’nın da etkisiyle daha düşük bir performans sergileyecek. IMF, Fransa’nın büyüme tahminini de yüzde 1.1’e düşürdü.
Küresel ekonomiyi son dönemde en çok etkileyen faktörlerden biri yüksek enflasyon oldu. Enflasyonla mücadelenin büyük oranda başarıldığını ve küresel enflasyonun 2024 sonunda yüzde 3.5 seviyesine gerileyeceğini öngören IMF, küresel ekonomiyi tehdit eden başlıca riskler arasında Ukrayna’daki savaş ve Orta Doğu’daki çatışmalar gibi jeopolitik gerilimleri gösteriyor. Bu belirsizlikler, ekonomiler üzerinde ciddi baskılar oluşturuyor.