Güncelleme Tarihi:
Yönetim Kurulu adına Genel Başkan Yardımcısı Atila Karabörklü, “İlk bayramlaşmayı kendimizle yapalım!” başlığı altında yer alan mesajında "Geçtiğimiz yıllara oranla dünyadaki ve özellikle Müslüman coğrafyasındaki üzücü gelişmeler dikkate alındığında, hepimiz için daha buruk ve üzücü geçmektedir" dedi.
Karabörklü'nün mesajı şöyle;
"Değerli Almanya Türkleri, yeni bir Ramazan Bayramını hep beraberce kutlayacağız. Bu kutlama, geçtiğimiz yıllara oranla dünyadaki ve özellikle Müslüman coğrafyasındaki gözlemlediğimiz çok üzücü gelişmeler dikkate alındığında, hepimiz için daha buruk ve üzücü geçmektedir.
Geçmişte olduğu gibi bugün ve gelecekte de barışı sağlayan ve savaşı da çıkartan insanın kendisidir. Bu anlamda barışa ve iyiliğe dönük çalışan örgütler ve toplumsal kesimler, geleceği doğru şekilde yapılandıran etkenler içerisinde en önemli faktörlerin başında gelmektedir. Yaşadığımız dış dünyanın daha huzurlu ve yaşana bilinir olması için, öncelikle kendi iç dünyamızın sağlıklı ve düzenli olması gerekliliği söz konusudur.
'DEĞERLERİMİZİ KEŞFE ÇIKMALIYIZ'
Bu çerçevede Almanya´da yerleşik olarak yaşayan Türk toplumu bireylerinin her birinin sağlıklı düşünen, olayları geniş bir bakış açısı ile değerlendiren, kendi değerlerini olabildiğince çelişkisiz yaşayan ve gelişmeye açık bir tutum içerisinde olmaları özlenen bir durumdur. Buna ek olarak etik ve ilkeli yaşam biçimimizle bulunduğumuz ortama olumlu enerji katan yaşam felsefesine sahip bir yaklaşım ortaya koymamız gerekmektedir. Her bir bireyimizin elde ettiği bu kişisel kazanımların sonucunda ortaya çıkacak yapıcı güç ve dayanışmacı pozitif enerji, hiç kuşkusuz öncelikle kendimizden ve aile ortamımızdan başlamak koşulu ile bütün sosyal çevremizi olumlu etkileyecektir. Böyle bir sonuç Almanya Türkleri üzerinden düşmanlık üreten bütün çıkar gruplarının ellerindeki kozu ve dillerindeki sözü dayanaksız kılacaktır.
Yaşadığımız dünyanın olumsuz gidişine yönelik verebileceğimiz katkı, ancak dayanışma içerisinde böyle olumlu bir manevi ortamdan çıkabilir. Evrensel vicdanın ve sağlıklı insan aklının reddettiği hiç bir şey, bizim yani Türk toplumunun kültürel ve dini değerleri olamaz. Bu anlamda yaşadığımız bu bayramı bir başlangıç kabul ederek Türk toplumu olarak değerlerimizi tekrar keşfe çıkmalıyız. Demokratik düşünceyi, farklılığa karşı hoşgörü ve saygıyı, çoğulcu bir toplumda barışı kendimize ilke edinmeliyiz. Böyle bir temel tutum, başta kendimiz olmak üzere, aile, çevre, yaşadığımız yeni vatan Almanya ve gönül bağı ile bağlı olduğumuz Türkiye`ye büyük ve olumlu enerji katacaktır.
Bu duygularla Almanyalı Türklerin Ramazan Bayramını en içten dileklerimizle kutluyor, herkese sağlık ve esenlikler diliyoruz."