İlan verirken haklıydım hiç korkmadım, ithal et ‘c

Hava koşulları buna izin vermedi, o sabah 3 yazarla birlikte Ömer Görener’i dinledik. Öncelikle et fiyatlarının yükselmesi konusunda okların kendilerine yöneldiğini anımsattı:
- Bizi spekülatör olarak suçladılar. Gazetelere ilan verip, spekülatör olmadığımızı anlatmaya çalıştım.
- İlan verirken bakanlıktan korkmadınız mı?
- Biz haklıydık. Böyle bir durumda ilan verip durumu anlatmaktan neden korkayım ki...
Ardından kırmızı ete giriş günlerine döndü:
- 2007 yılında kırmızı et üretimine girdik. Kendi hayvan çiftliğimiz var.
- Kaç besi hayvanınız var?
- 21 bin büyükbaş hayvanımız var. Bu alanda en büyük biziz.
- Ya Necati Kurmel? (Saray Çiftliği’nin sahibi)
- Onlarda hem süt, hem besi hayvanı var. Beside 17 bin dolayındalar sanıyorum.
Sonra yöntemi anlatmaya koyuldu:
- Biz buzağıyı 60-70 kilogramken alıyoruz. Ortalama 12 ay besleyip, 550 kiloya ulaştığında kesime gönderiyoruz. 2007’de bir buzağıyı 400 liraya alırdık. Şimdi 1200 lira dolayında.
Avrupa’dan buzağı fiyatı örnekleri verdi:
- İngiltere’de buzağı 80, Belçika ve Hollanda’da 110-120 Euro dolayında.
- Buzağı ve besi hayvanı ithalatınız var mı?
- Et ve kasaplık hayvan ithalatına karşıyız. Bu yöntem birkaç “cambaz”ı zengin etmekten başka işe yaramaz. Buzağı ve besi hayvanı ithalatı yapıyoruz. Litvanya, Macaristan ve Uruguay’dan ithalatımız var. Buzağı ve besi hayvanı ithalatı, popülasyonu destekler. Et ve kasaplık hayvan ithalatı darbe vurur.
Yeri gelmişken soruyu da ortaya attı:
- Hiç kasapta veya marketlerde, “ithal et” diye etiket gördünüz mü?
Yanıt yine kendisinden geldi:
- Göremezsiniz... Kimse “ithal et” diye yazmıyor.
- Kurban Bayramı sonrasında fiyatlarda biraz düşme oldu, değil mi?
- Karkas etin kilosu 18 liraya kadar çıkmıştı. Şu anda bizde 16.25 lira. 2011’in ilk iki çeyreğinde de fiyatlarda düşme görülebilir. Mevsimsel seyir öyledir...
- Sonra?
- Sonra yeniden yükselebilir. Bu işin çözümü ithalat rejimini yeniden belirlemek, buzağı ve besi hayvanı ithalatında “eşik değer” ortaya koymaktan geçer. Tarım Bakanlığı sektörle de konuşarak “eşik değer” belirlemeli. Fiyat düşürme telaşıyla açılan ithalat kapısı, içerde üretime darbe vurmamalı.
- Hayvan sayısında hedefiniz ne?
- 2011 sonunda 50 bin baş hayvana ulaşmayı planlıyorduk. Ancak, arzda sıkıntı olduğu için bu hedefe ancak 2013’te ulaşabileceğiz.
Görener Ailesi, Koçman ve Göktuğ aileleriyle Bandırma’da tavukçulukla yola çıkardıkları Banvit’in portföyüne son yıllarda hindi ve kırmızı eti de ekledi. 1 milyar liralık ciroda kırmızı etin payı şimdilik yüzde 10’u buldu.
3-4 yılda kırmızı ette bu kadar büyümeyi başaran Banvit’in ve tüm sektörün önerilerine kulak vermek gerekmez mi?..

AB, pişmiş piliç ürününe kapıyı açtı ama etini ithal etmemizi istiyor

BANVİT Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Görener, Irak sayesinde beyaz et ihracatının bu yıl 200 milyon doları bulacağını belirtip, ekledi:
- 1998 yılından buyana Avrupa Birliği’nden (AB) tesislerimizi incelemeye sanırım 8 misyon geldi. Her gelen tesislerimizi çok beğendi. En sonunda piliçte “pişmiş ürün”e kapıyı açtılar. Ancak, almamak için engel çıkarıp duruyorlar.
- Ne gibi?
- AB’ye piliç ihracatında liste 6 pişmiş ürünleri içeriyor. Bu konuda Türkiye’den 6-7 firmaya izin verildi. Liste 2 ise çiğ piliçi içeriyor. Orada henüz yokuz.
- Listeye koydukları halde pişmiş ürünleri de mi almıyorlar?
- İşi zorlaştırmak için, “Pişmiş üründe kullandığınız piliç etini Türkiye’den kullanmayın, ithal edin” diyorlar.
- İthal eden var mı?
- Hayır, yok... Tarım Bakanlığımızın biraz daha bastırıp, bu kapıyı açmakta bize yardımcı olmasını bekliyoruz.
Görener, sektörde ihracatın büyümesi umudunu da ortaya koydu:
- Ortadoğu ülkelerine ihracatımız daha da büyüyecek. Ama Avrupa kapısı açıldığı zaman bambaşka bir noktaya gelecek. Çünkü, AB ülkeleri bizde pek tutulmayan göğüs etinin müşterisi...
Bu konuya noktayı koyarken, kendi ihracatlarının da altını çizdi:
- Bizim beyaz et ihracatımız 35 milyon doları buluyor.
Bakanlıkla özel sektör el ele bastırırsa, AB kapısı daha fazla dayanabilir mi?

Tavuk, 1.8 kilo yemle 1 kilo alıyor danaya 10 kilo yem gerekiyor

ÖMER Görener, tavuk, hindi ve sığırda yem-kilo alma hesabını şöyle ortaya koydu:
· Tavuk: Yediği 1.8 kilo yem, 1 kilo aldırır.
· Hindi: 2.5 kilo yemle 1 kilo alır.
· Dana: 1 kilo alabilmek için 8-10 kilo yem tüketir.

6 milyon Euro yatıracak, sığır gübresinden elektrik üretecek

BANVİT Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Görener, besi hayvanı çiftliğinden çıkan gübre konusundaki yeni planlarını aktardı:
- Plan ve projeler hazırlanıyor, bu arada başvurularımızı da yapıyoruz. Gübreden elektrik üretmek üzere yatırım yapacağız.
- Ne kadarlık yatırım olacak?
- 6 milyon Euro’yu bulacak.
- Santralın gücü konusunda planınız ne?
- 3 megavat planlıyoruz...
- Şu anda gübreyi ne yapıyorsunuz?
- Çiftliklere gübre olarak pazarlıyoruz.
Görener, kuracakları biyogaz tesisinin şu yönüne vurgu yaptı:
- Tesisi kurduktan sonra karbon sertifikası alacağız. Bu sertifika bize yılda 400 bin dolar kazandıracak.
Bu gidişle Anadolu’nun geleneksel yakıtı “tezek”, büyük çiftliklerde yerini elektriğe bırakacak...

Basketbola yılda 9 milyon lira harcıyor

DENİZ Gökçe, sohbetin sonuna doğru Ömer Görener’e Banvit Basketbol Kulübü’nü sordu:
- Basketbolda oyuncu da, seyirci de daha kaliteli... O yüzden basketbola desteğimiz sürüyor.
- Yıllık harcamanız ne kadar?
- A takımına yılda 6 milyon lira harcıyoruz. 3 milyon lira da altyapıya gidiyor. Yani, yılda 9 milyon liralık bir kaynak ayırmamız söz konusu...
Görener, bu harcamadan şikayetçi değil:
- Kazandığımızı bölgemizle paylaşmamız gerekiyor. Basketbola yaptığımız harcamayı da bölgemize yatırım gibi görüyoruz.