Güncelleme Tarihi:
Sednaya Malula'nın Muhtarı İlyas Habib Saleb, AA'ya yaptığı a?ıklamada, köy nüfusunun 5 bin civarında olduğunu ve diğer iki köyle birlikte yaklaşık 15 bin kişinin Aramice konuştuğunu söyledi.
Saleb, Sednaya Malula'nın ve diğer iki köyün eğitim ve ekonomik nedenlerle dünyanın bir?ok ülkesine gö? verdiğini belirterek, gö? edenlerle birlikte Aramice bilenlerin sayısının arttığına dikkat ?ekti ve "Müslüman ve Hristiyanlar burada birlikte yaşıyor. Her iki dinden olanlar da kendi aralarında Aramice konuşuyor" dedi.
-ARAMİCE GRAMERİ OLUŞTURULUYOR-
Saleb, Aramice kaynakların yangın ve diğer nedenlerle tahrip olduğuna dikkati ?ekerek, yakın zamana kadar sadece Aramice konuşulabildiğini, ancak okuyup yazamadıklarını belirtti.
Aramice gramerinin oluşturulmasına yönelik ?alışmaların yapıldığını anlatan Saleb, "Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'ın talimatıyla Malula'da iki yıl önce Şam ?niversitesi'ne bağlı Aramice Dili Enstitüsü a?ıldı. Araştırmalar ve Enstitü'nün ?alışmaları sonucu Aramice okuyup yazabileceğiz" diye konuştu.
Saleb, Sednaya Malula ile diğer iki köyün ilk ?ağdan bu yana kullanılan ibadethanelere sahip olduğunu hatırlatarak bölgenin, Esad'ın girişimleriyle turizme a?ılmasına yönelik proje yürütüldüğünü söyledi.
Sednaya Malula'da M.S. 4. yüzyıldan beri yapılmakta olan geleneksel törene dair bilgiler veren Saleb, geleneğin ortaya ?ıkış hikayesini şöyle anlattı:
"13 Eylül gecesi Malula'ya hakim iki tepe üzerinde büyük ateşler yakıyoruz. Törenlere, dünyanın bir?ok yerinden binlerce insan katılıyor. Bu geleneksel tören M.S 4. yüzyıldan beri yapılıyor. İlk ateş, Hz. İsa'nın asıldığı ?armıhın par?alarının bulunduğunu halka haber vermek üzere yakılmıştı. O günden beri biz bu geleneği sürdürüyoruz."
-MALULA: GİZLENİLEN YER
Aziz Tekla Kilisesi'nin yetkilisi olan Pelagia Sayaf, Sednaya Malula'nın Hristiyanlık inancına ilk inanan kişilere ev sahipliği yaptığını anlattı.
Sayaf'ın aktardığı inanış şöyle:
"Miladi 1. yüzyılda Hz. İsa'nın öğretilerilerinden haberdar olan ve Konya'da yaşayan Tacla adında bir kız inancını yaymaya başlar. Ancak o dönemde Pagan inanca sahip toplum, Azize Tacla'ya ?eşitli işkenceler yapar. İlk olarak, büyük bir ateş yakarak Azize Tacla'yı ateşe atarlar ancak son anda bir fırtına ?ıkar ve ateş söner. Ardından yırtıcı hayvanları 40 gün a? bırakırlar ve Azize Tacla'yı yırtıcı hayvanların arasına atarlar ancak hayvanlar Azize Tacla'yı yemez.
Bu olayların ardından Azize Tacla bir süre daha İsa öğretisini yaymaya devam eder, ancak hakkında idam kararı verilince Konya'yı terk ederek Antakya üzerinden Malula'ya doğru yola ?ıkar. Azize Tacla'yı Konya Valisinin askerleri Malula'ya kadar takip ederler. Azize Tacla, Mamula girişindeki kayalık dağın önüne ulaştığında Allah'a dua ederek kendisini kurtarmasını ister. Dağ ikiye ayrılır ve Azize Tacla dağın arasından ilerleyerek Malula'ya ulaşır. Burada, 30 yıl yaşayan Azize Tacla, Hristiyanlık öğretisini Malula merkezli olmak üzere ?evreye yayar."
Azize Tacla'nın M.S. 85 yılında öldüğü tahmin ediliyor.
Sayaf, 4. yy'da Aziz Gregoryus'un da Antakya'dan ka?arak Malula'da 5 yıl yaşadığını ve mezarının Sednaya Malula'da olduğunu belirterek, "Manastırda Aramice pek ?ok el yazması eser vardı. ancak yangın vb. nedenlerle eserlerin bir?oğu tahrip oldu. Buna rağmen Aramice belge ve el yazmaları üzerine ?alışan araştırmacılar Malula'yı yoğun olarak ziyaret ediyorlar. Bölge ve manastırın tarihi de araştırmacıların ilgisini ?ekiyor" diye konuştu.
Malula kelimesi "kutsal olduğuna inanılan su nedeniyle Malule yani şifa veren yer", "ibadethane" ve "gizlenilen veya gizli olan yer" anlamlarında kullanılıyor.