Güncelleme Tarihi:
BAKAN Heil, koalisyon hükümetinin 2024 yılı bütçesine ilişkin görüşmelerde bakanlık bütçesini tartışırken, “Herhangi bir önlem alınmazsa emeklilik seviyesi düşecek” dedi ve emekliliğe esnek geçişlerden yana olduğunu söyledi. Heil, “Ancak CDU/CSU’nun görmek istediği gibi bu federal hükümetle birlikte yasal emeklilik yaşında bir artış olmayacak. Bu yanlış bir yol olur” diye konuştu. Heil, ocak ayında koalisyonun asgari emeklilik seviyesini 2030’ların sonuna kadar ortalama maaşın yüzde 48’inde tutmak istediğini açıklamıştı. Augsburger Allgemeine gazetesine demeç veren Bakan Heil, “Yasa koyucu 2025 yılına kadar en az yüzde 48’lik bir seviyeyi garanti ediyor. Uzun vadede emeklilik seviyesini bu düzeyde sabitleyeceğiz” dedi.
SERMAYE STOKU OLUŞTURULACAK
Federal Maliye Bakanı Christian Lindner’in (FDP) talebi üzerine, emeklilik sisteminin finansmanı için ‘kuşak sermayesi’ adıyla ek bir sütun oluşturulacak. Bu amaçla kamu fonlarından bir sermaye stoku oluşturulacak ve bu sermaye hisse senetlerine ve diğer yatırımlarda değerlendirilecek. Elde edilen gelir, 2030’lu yılların ortalarından itibaren emeklilik katkı paylarını dengelemek için kullanılacak. Devletin sosyal refah ve özellikle de ‘Yurttaş Parası’ için harcadığı milyarlarca Euro’yu da savunan Heil, 2015 yılında asgari ücretin uygulanmaya başlamasından bu yana yaklaşık 2 milyon kişinin düşük ücretli sektörden çıkabildiğini söyledi. O zamandan bu yana asgari ücretin yüzde 46 artarken, temel gelir desteğinin sadece yüzde 41 arttığına dikkati çeken Heil, “‘Yurttaş Parası’nın uygulamaya konulması ücret farkını değiştirmedi” dedi.
ÖNCEKİ YILA GÖRE ARTTI
Çalışma ve sosyal bütçe, bütçenin açık ara en büyük dilimini oluşturuyor ve 175.7 milyar Euro’luk bir harcamayı kapsıyor. Bu rakam, bir önceki yıla göre 9.45 milyar Euro daha fazla. Federal hükümet, sosyal refahın pek çok alanında daha fazla harcama yapmak zorunda kaldı. ‘Yurttaş Parası’ için barınma ve ısınma masraflarına katkısı 1.4 milyar Euro artarak 11.1 milyar Euro’ya yükselecek. Bunun nedeni ise kötüleşen ekonomik gelişme ve artan işsizlik rakamları oldu.