Güncelleme Tarihi:
NASYONAL Sosyalizm döneminde öldürülen Sinti ve Romanların her yıl 3 Ağustos tarihinde anıldığı Holokost Anma Günü sebebiyle yaptığı basın açıklamasında Mete şu ifadelere yer verdi: “Öldürülen Sinti ve Romanların anıldığı Holokost Anma Günü, bu insanların Nasyonal Sosyalizm döneminde maruz kaldıkları akıl almaz acı ve zulmün farkına varmak için önemli bir fırsattır. İslami bir topluluğunun üyeleri olarak, bu tür korkunç olayların asla tekrarlanmamasını sağlamak için dayanışma ve merhamet göstermenin ve anma kültürüne aktif olarak katılmanın gerekli olduğunu düşünüyoruz. Kurbanları derin bir saygı ve şefkatle anıyoruz. İslam bize her bir insanın hayatının paha biçilemez bir değere sahip olduğunu ve her insanın onurunun dokunulmaz olduğunu öğretir. İnsanların; etnik kökenleri, inançları veya kültürleri nedeniyle yok edilmesi ve ayrımcılığa tabi tutulması dinimizin temel değerleriyle çelişmektedir. Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed (s.a.v.) tüm insanlara eşit davranmanın önemini vurgulamış ve her türlü adaletsizliği kınamıştır.
HEPİMİZİN ORTAK GÖREVİ
IGMG, dinî inanç ve değerlerimiz doğrultusunda, Holokost sırasında Sinti ve Romanlara karşı işlenen suçun anısını canlı tutma çağrısında bulunmaktadır. Holokost kurbanlarının hatıralarının unutulmamasını, solmamasını sağlamak hepimizin ortak görevidir. Onların hikâyeleri bize adaletsizliğe karşı birlikte mücadele etmemiz ve tüm insanlar için barış, hoşgörü ve haysiyetin hâkim olduğu bir dünya oluşturmamız gerektiğini tekrar tekrar hatırlatsın”. Holokost, Nazi rejimi, müttefikleri ve iş birlikçileri tarafından 6 milyon Yahudi’ye sistematik, devlet destekli zulüm ve katliamdır. Holokost , ‘Ateşte kurban etme’ manasına gelen Yunan kökenli bir sözcüktür. Ocak 1933’te Almanya’da iktidara gelen Naziler, Almanların ‘Irksal olarak üstün’ olduğuna ve ‘aşağı’ kabul edilen Yahudilerin sözde Alman ırkçı topluluğuna yabancı bir tehdit olduğuna inanıyorlardı. Nazi döneminde Alman yetkililer, algılanan ırksal ve biyolojik aşağılıklarından dolayı diğer grupları da hedef aldı. Romanlar (Çingeneler), engelliler, bazı Slav halkları (Polonyalılar, Ruslar ve diğerleri), Sovyet savaş esirleri ve siyah insanlar bu grupların içerisinde yer alıyordu. Diğer gruplar, aralarında Komünistler, Sosyalistler, Yehova’nın Şahitleri ve eşcinsellerin de bulunduğu siyasi, ideolojik ve davranışsal gerekçelerle zulüm gördü.