Hollanda’da koalisyona tepkiler

HAKLAR GERİ ALINACAK
Aydın Akkaya (Hollanda‘da Türkler için Danışma Kurulu Başkanı-İOT): Şimdiye kadar neler yapıldıysa hepsi yıkılmak isteniyor. Mahkeme yolu ile kazandığımız hakları geri alınmaya çalışılıyor. Kadın hakları çiğneniyor. Yabancılar ve mülteciler için sert bir politika uygulanması planlanıyor. Toplumda kutuplaşma hızlanacak. Çok kötü bir dönem yaşanacak. Topluma İslam fobisini aşılanmaya daha hız verilecek. Toplumda kutuplaşma hız kazanacak. Yabancılar açısından olumsuz bir dönem başlayacak” ifadesinde bulundu.

AYRIMCILIK ARTACAK
Nuri Karabulut (Demokratik İşçi Dernekleri Federasyonu DİDF Başkanı): PVV’nin hükümetin kilit partisi konumuna gelmesiyle birlikte önümüzdeki süreçte ayrımcılık, ırkçılık ve İslam kökenli göçmen düşmanlığı resmen hükümet politikası haline gelecek. Yerlisi ve göçmeniyle bütün emekçileri zorlu bir dönem bekliyor. Ancak bu sorunlar karşısında çaresiz değiliz. Gerek sosyal hak gasplarına gerekse resmen hükümet politikası haline gelecek olan ırkçılığa karşı, güçler birleştirilip mücadele edilirse, gerici ve saldırgan hükümetler de o kadar kolay at koşturamazlar.

WİLDERS ESİR ALDI
Zeki Baran (Demokratik Sosyal Dernekler Federasyonu DSDF Genel Başkanı): Geert Wilders, hükümeti dışarıdan esir aldı. Sorumlusu CDA’dır. Olumsuzlukları günlük yaşamımızda yavaş, yavaş hissedeceğiz. Yabancıları zor günler bekliyor. Irkçılık artacak. Koalisyon protokolünde Türkleri zorunlu uyum kurslarından muaf tutan ve diğer haklarını güvence altına alan Türkiye-AB Ortaklık Anlaşması’na karşı mücadele edileceği belirtiliyor. Yoksulluk artacak. VVD ve özellikle CDA iktidara gelmek uğruna Wilders’e teslim oldular.

SORUNLAR ÇÖZÜMLENMEZ
Mustafa Ayrancı (Hollanda Türkiyeli İşçiler Birliği HTİB Genel Başkanı): Bu hükümetin ilk yapacağı iş halkın, özellikle dar gelirlilerin haklarını kısıtlamak olacaktır. Bu hükümete ‘hayır’ diyoruz, çünkü PVV, Müslüman göçmenleri dışlayan, ötekileştiren ayırımcı ve ırkçı bir partidir. Bu partinin dışarıda kalması bir politik manevradan başka bir şey değildir. Bu hükümet Hollanda demokrasisi için bir yüzkarasıdır. Çünkü, ırkçılığı uluslararası çapta tescil edilmiş olan birisinin Hollanda siyasetinin merkezine oturması kabul edilemez.”