Güncelleme Tarihi:
HOLLANDA Göç ve Mülteciler Bakanı Gerd Leers, Dışişleri Bakanı Uri Rosenthal’ın da adına meclise gönderdiği yazıda, Hollanda Danıştayı’nın 14 Mart 2012 tarihinde verdiği Cahit Yılmaz kararına bağlı olarak Türk işadamlarıyla hizmet sunucularına vize muafiyeti uygulanacağı belirtildi.
Hollandalı Bakan, Hollanda’ya vizesiz giriş yapma hakkına sahip Türk işletme sahipleri, ticaret odasına kaydı olan işletmelerin yöneticileri ve bu firmaların çalışanlarının hizmet sunmak amacıyla üç aydan daha kısa bir süreliğine gelmeleri halinde ülkeye vizesiz girebileceklerini bildirdi.
Hollanda Meclisi’ni alt kanadığını oluşturan Temsilciler Meclisi’ne gönderilen yazıda, zorunlu olmamakla birlikte bu grup Türk vatandaşlarının Hollanda Başkonsolosluklarından ücretsiz olarak bir vize muafiyet belgesi alabilecekleri ve belgenin 15 Ağustos 2012’den itibaren verilmesinin hedeflendiği kaydedildi. Bakan Leers, muafiyet belgesinin sınır kapılarında zorluk yaşanmaması amacıyla verileceğini ve bir hizmet olarak görülmesi gerektiğini belirtti.
Altı ayda bir vize
Hollanda’ya hizmet vermek amacıyla gelecek Türk vatandaşları her altı ayda bir üç aylık süreyle ülkede vizesiz kalabilecek. Cahit m Yılmaz davasının avukatı Ejder Köse, konuyla ilgili olarak Hürriyet’e yaptığı açıklamada şunları kaydetti:
“Hollanda’nın bu karar sonrası iç hukukundaki mevzuatında gerekli değişimleri yapması konusunda Temsilciler Meclisi Başkanlığı’na bir dilekçe sunarak, takipçisi olunması talebimizi iletmişti. Daha önce konunun çeşitli bakanlıklarla görüşüldüğünü bildiren Bakan Leers, bu yazıyla vizenin Türk hizmet sunucularına kaldırıldığını resmen duyurmuş oldu. Bu grup Türk vatandaşından büyük bir olasılıkla ticaret odası kayıt sicil belgesi, yeterli maddi kaynak, otel rezervasyonu, dönüş bileti ve randevularının belgeleri istenecek. Yıllardır sürdürdüğümüz hukuk mücadelesinin bu noktaya geleceğinden zaten hiç şüphemiz olmamıştı. Şimdi sıra vizenin tüm Türk vatandaşları için kaldırılmasında. Bu konuda da Avrupa Adalet Divanı’nda Demirkan davası sürmekte. Bu dava ‘hizmet verici eşittir hizmet alıcı’ tezi çerçevesinde yürütülmektedir. Bu davadan çıkacak karar sonrası, yalnızca Türk işvereni değil, tüm Türk vatandaşları vizesiz giriş yapma hakkına sahip olacaklardır.” Avukat Ejder Köse, havayolu şirketlerinin Hollanda’ya gidecek yolcuların vize sahibi olup olmadıklarını sorduklarını hatırlatarak, “Hollanda’nın bu kararı çerçevesinde havayolu şirketleri Ulaştırma Bakanlığı tarafından bilgilendirilmeliler” dedi.
"Bizi bağlamaz" demişlerdi
HOLLANDA hükümeti, Avrupa Adalet Divanı’nın 2009 yılındaki Soysal kararının ardından Temsilciler Meclisi’nden gelen sorulara “Bizi bağlamaz” yanıtını vermişti. 2009 yılında Soysal kararının Hollanda tarafından Türk işadamlarına uygulanan vize ile ilgili olmadığını savunan Hollanda, Danıştay’ın Cahit Yılmaz kararını açıkladığı 14 Mart 2012 tarihinden bu yana sessizliğini sürdürüyordu.
Vize duvarını TIR sürücüleri delmişti
TÜRKİYE’de yaşayan TIR sürcüleri Mehmet Soysal ile İbrahim Savatlı, Türkiye ile Almanya arasındaki seferleri için sürekli almak zorunda oldukları vizenin 2000 yılından itibaren reddedilmeye başlanması üzerine Berlin İdare Mahkemesi’nde dava açmışlardı.
Bu davalar reddedilmiş ve konu temyize taşındığında Temyiz Mahkemesi Avrupa Adalet Divanı’ndan görüş istemişti. Avrupa Adalet Divanı Türkiye ile AB arasındaki katma protokolün 41. Maddesinin AB ülkelerine hizmet sunmak amacıyla giden Türk vatandaşlarına yeni kısıtlamalar getirilmesini yasaklandığı, Schengen vizesinin ek masraf ve külfet getirdiği için yeni bir kısıtlama olduğu kararını vermişti.
Cahit Yılmaz davası
İşadamı Cahit Yılmaz, 3 Kasım 2009’da Hollanda’ya vizesiz giriş yapmasının engellenmesi üzerine hukuk mücadelesi başlatmıştı. Hollanda Danıştay’ı 14 Mart 2012 tarihli kararında davayı açan Türk işadamının ülkede 3 aydan daha fazla kalacağını ifade etmesinden dolayı vizesiz giriş yasağını onaylarken, genel kural olarak Türk işadamları ve hizmet sunanların vizeden muaf olduklarını karara bağlamıştı. Danıştay, katma protokolün yürürlüğe girdiği 1 Ocak 1973 tarihinde Türklere vize uygulamayan AB ülkelerinin 9. Madde ve katma protokolün 41. Maddesi çerçevesinde Türklere bu tarihten sonra da vize uygulayamayacakları kararını vermişti.
Hollanda’da en yüksek yargı organı olan Danıştay, bu kararla Şubat 2009 tarihli AB Adalet Divanı Soysal kararını teyit ederek, 1 Ocak 1973 tarihinde vize uygulamayan 11 AB ülkesinin bu tarih sonrasında da vize uygulamayacağını belirtmişti.
9’uncu madde ne içeriyor?
Bu madde, AB-Türkiye Ortaklık Hukuku kapsamındaki her alanda AB vatandaşları ile Türk vatandaşlarının eşit muamele görmesini öngören maddedir. Geçmişte bu maddenin kanun hükmünde olduğu belirsizdi, ancak 29 Nisan 2010 tarihli Adalet Divanı’nın Hollanda’yı mahkum eden ikamet harçları davasından sonra bu madde Türk toplumunun tartışmasız en önemli hukuki güvencelerinden biri oldu. Türklerin uyum kurslarından muaf tutulmaları konusunda kazanılan davada da 9. maddenin etkisi büyük oldu.