‘Herkes taşın altına eline koymalı’

ALMANYA’da Kovid-19 salgını başladığından beri küçük işletmeler arasında ekonomik olarak en fazla düğün salonları sahipleri olumsuz etkilendi. Önce düğünlere izin verilmedi. Ardından da küçük çapta davetli katılımlarıyla düğünler yapılmaya başlandı. Ancak 2 Kasım’dan beri düğün salonları yine tamamen kapandı. Almanya’da resmi olmayan rakamlara göre Türkler yılda 130 bin civarında kına, düğün, nişan ve sünnet düğünü yapıyor. Ülkede Türklerin işlettiği düğün salonu sayısı da 1600’ü buluyor. Düğün, kına, sünnet ve nişan eğlencelerinin tüm yan sektörlerle birlikte ekonomik büyüklüğü ise yaklaşık 5 milyar euro olarak tahmin ediliyor. Korona nedeniyle kimi salon sahipleri marttan beri düğün için rezervasyon almazken, kimileri de gelen talep üzerine salonlarını açmak durumunda kaldı. Düğün salonları sahipleriyle düğün sahipleri kapora konusunda birbirlerinden anlayış bekliyor.

MARTTA KAPATTIK
Berlin’de 22 yılı aşkın süredir salon işleten ve kentin önemli düğün salonlarından Grand Palas’ın sahibi Ahmet Kesici, korona krizinin başlamasıyla birlikte salonu kapattığını belirterek “Kriz başlayınca biz salonu kapattık. Mart ayının ortasından beri düğün yapmıyoruz. Daha önce aldığımız kaporaları da iade ettik. Riske girmek istemedik. Salonların çok büyük giderleri var. Düğün sahipleri salon sahipleriyle dayanışma göstermiyor. Yaşanan olumsuzluklarda hem salon sahipleri hem de düğün sahipleri kendilerine göre haklı. Korona bizim sektörü derinden etkiledi. Bundan sonra da etkisi sürecek. Artık eskisi gibi büyük düğünlerin yapılacağını sanmıyorum. Güzel bir geleneğimiz korona tehdidi altında. Belki de bundan sonra gençler tıpkı Alman ve diğer ülke vatandaşı arkadaşları gibi küçük çaplı ve dar katılımlı düğünlere yönelecekler” dedi. Kesici, sektörün kendisini yenilemesi ve yeni normale de hazırlaması gerektiğini düşünüyor.

‘EKİMDE KAPATTIK’
Herne’de bulunan Emperyal Düğün Salonları’nın sahibi ve Kuzey Ren Vestfalya (KRV) Düğün ve Etkinlik Salonları Başkanı Mesut Çetin ise hükümetin aldığı sıkı önlemlerden önce düğün salonlarını kapattıklarını belirterek “Biz ekimin başında kepenk indirdik. Ekim ayının başından beri düğünler yapılmıyor. Mart ile haziran arasında zaten düğünler yapılmadı. Temmuz ve ağustos aylarında 50 ile 150 arasında değişen sayılarda davetliyle düğün yapıldı. Eylül ayında da kısıtlı sayılarla geçti. Bu üç ayda yapılan düğünler salonların sadece maliyetlerini kurtarıyordu. Bizlerin salonları kapatmasıyla sadece biz mağdur olmuyoruz. Geniş bir ekonomik çark duruyor. Pastaneler, fırınlar, kuyumcular, fotoğrafçılar, orkestralar, kuaförler, içecekçiler, yemek servisi yapanlar, çiçekçiler, tekstil sanayi, kuru yemişçiler ve gelinlikçiler doğrudan olumsuz etkileniyorlar. Ancak devletin verdiği destek de önemli. Bu konuda çok şanslıyız. Destekler ve yardımlar olmasa ayakta kalamayız” dedi.

‘SEKTÖR 2021 MAYIS’INA KADAR TOPARLAYAMAZ’
Berlin’de otellerde düğün salonları kiralayan Metin Yılmaz ise sektörde 25 yılı geride bıraktı. Yılmaz “Ekim ayının sonuna kadar düğünleri yaptık. Bizim konseptimiz klasik düğün salonu gibi değil. Yaşanan sorunlarda düğün sahipleri kapora konusunda bize yardımcı olmuyorlar. Biz hem düğün yapamıyoruz hem de aldığımız kaporaları geri vermek zorundayız. Kimileriyle avukatlık da olduk. Bu zor günleri hep beraber atlatabiliriz. Herkes elini taşın altına koymalı. Korona nedeniyle salonların kapatılması doğru bir karar. Bizler elbette olumsuz etkileniyoruz. Ama insan sağlığı her şeyden önce” dedi. Yılmaz, 2021 yılının mayıs ayına kadar da sektörün toparlanacağını düşünmüyor.