Her yerde aynı

MASKE takma mecburiyeti getirildi.
Mesafe korunmasına özen gösterilmesi istendi.
Aşı yaptırılmasına öncelik verilmesi de.
Ancak dünyanın çeşitli kesimlerinde olduğu gibi Almanya’da da insanların önemli bir bölümünün buna riayet etmediği görüldü.
Hatta tepki gösterenlerin olduğu da.
*
İşte geçtiğimiz hafta sonunda yine gösteriler vardı.
Berlin’in Wedding kesiminde baştan beri maske takılmasına da, aşı yatırılmasına da, mesafenin korunmasına da karşı olan ‘aykırı düşünenler’ sokaklara döküldü.
Gösteriye katılanların hiçbirinde maske yoktu.
Herkes el ele, kol kola yürüyordu.
Polisin mesafe uyarısına kulak asan da yoktu.
Cumartesi öğleden sonra başkent Berlin’de tarihi Brandenburg Kapısı önünde kürtaj karşıtları bir gösteri düzenledi.
4 bine yakın kişinin katıldığı gösteride de doğru dürüst maske takan yoktu.
Mesafe korunmasına da özen gösterilmedi.
Birkaç saat sonra aynı yerde Almanya’da kürtajı yasaklayan 219’uncu maddenin lağvedilmesini isteyen kürtaj yanlıları da gösteri yaptı.
3 binin üzerinde kişi katıldı.
Onların da çoğunda maske yoktu.
Onlar da yan yana, el ele, kol kolaydı.
Polisin mesafe uyarısını onlar da iplemedi.
*
Aynı saatlerde Brandenburg Kapısı’na açılan 17 Haziran caddesi üzerinde de Birleşmiş Milletler (BM) Dünya Barış Günü’e destek verenler buluştu.
15 bine yakın kişinin katılacağı bildirildiği halde gösteriye 500’e yakın kişi katıldı.
Maske ve mesafe kurallarına onların da uymadığı görüldü.
Pazar günü de Berlin Eyalet Başbakanı’nın makamının bulunduğu ‘Kızıl Belediye’nin (Rotes Rathaus) önünde iki ayrı gösteri düzenlendi.
Daha ziyade kadınlı erkekli öğrenci velilerinin katıldığı ilk gösteride, okullarda çocukların maske takması mecburiyetine, mesafe korunması ve toplu aktiviteler öncesi test zorunluluğuna son verilmesi istendi.
Tabii gösteriye katılan anne babalar da maske takmadı, mesafe korunmasına özen göstermedi.
Ama aynı yerde birkaç saat sonra düzenlenen gösteride farklı bir tabloya tanık olundu.
Tüm çocuk yuvalarında ve okullarda Covid-19’a karşı mücadele çerçevesinde maske takılması, haftada birkaç gün PCR testi yapılması ve sınıflara hava filtreleri monte edilmesini isteyen velilerin hem maske taktıkları hem de mesafenin korunmasına riayet ettikleri gözden kaçmadı.
Aynı saatlerde Berlin’in Neukölln kesiminde bir araya gelen önlem karşıtı ‘aykırı düşünenler’ ise her zaman olduğu gibi yine maske de takmadı, mesafe korunmasını da iplemedi.
*
Yalnız Almanya’da mı, başkent Berlin’de mi?
Tabii ki değil.
Fransa’nın başkenti Paris’teki göstericilere bakıyorum.
Onlar da öyle.
Maske takan da yok, mesafe korunmasına özen gösteren de.
İngiltere’de de, Belçika’da da, Hollanda’da da ve başka Avrupa ülkelerinde de öyle.
Televizyon ekranlarında Mayorka’da (İspanya) tatil yapan çoğu İngiliz ve Alman turistlere bakıyorum.
Plajlarda, kafelerde, restoranlarda yan yana, üst üste, iç içeler.
Maske de mesafe de kimsenin umrunda değil.
Yaz tatilimi geçirdiğim Antalya’da da öyle.
Konyaaltı sahili gece gündüz insan kaynıyor.
Plajlar, kafeler, restoranlar tıklım tıklım.
Tek tük maske takanlar vardı.
Ya mesafe korunması?
Kimsenin umrunda bile değildi.