Güncelleme Tarihi:
Almanya’nın Bonn kentinde ‘Eğitimsel Uyumun İyileştirilmesinde Yeni Aktörler olarak Göçmen Örgütleri’ başlığı altında gerçekleştirilen sempozyumda göçmen derneklerinin eğitim ve uyuma katkıları mercek altına alındı.
Federal Eğitim ve Araştırma Bakanlığı (BMBF) tarafından “Meslek eğitiminin perspektifi” programı kapsamında desteklenen, kültürlerarası eğitim ve danışmanlık kuruluşu MOZAIK gGmbH tarafından Bonn’daki Gustav Stresemann Enstitüsü’de düzenlenen sempozyuma, Almanya genelindeki şehir idaresi temsilcileri, uzmanlar, göçmen dernek temsilcileri ve üst düzey bürokratlardan oluşan 150’ye yakın davetli katıldı.
Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Federal Eğitim ve Araştırma Bakanlığı Mesleki Eğitim Dairesi Başkanı Kornelia Haugg, Almanya’da 15 milyon kişinin göçmen kökenli yaşadığını belirterek, göçmen kökenli olup olmasına bakılmadan bu ülkede yaşayan tüm gençlerin potansiyelinden faydalanılması gerektiğine dikkat çekti.
Almanya çapında göçmen kökenli 16 bin dernek olduğunu belirten Haugg, göçmen kökenli derneklerden eğitim konusunda yararlanmasının önemli olduğunu ve çalışma ağına adapte edilmesi gerektiğini söyledi. Münster Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Uwe Hunger de, “İşbirliği Partneri Olarak Göçmen Dernekleri ve Uyuma Katkıları” konulu bir sunum yaptı.
16 kentte yapılıyor
Bielefeld kentinde fahri olarak hizmet veren MOZAIK Genel Müdürü m Cemalettin Özer ise ‘Göçmenler ile Göçmenler için’ projesinde elde edilen sonuçlar ve uygulama önerileri konusunda bilgi verdi.
Özer, “Yaklaşık 1.5 yıldan beri sürdürdüğümüz bu proje gençlerin ve orta yaşlıların eğitim alanlarındaki sorunlarına çözüm üretmek için bir çalışma. Amaç, göçmen örgütlerinin daha çok eğitim alanında daha fazla faaliyet göstermesi, bu konuda kendilerini geliştirmesi ve Alman eğitim alanında çalışan kurumlarla birlikte çalışmasını sağlamayı hedefliyor. Bunun için Mozaik’e görev verildi. Almanya çapında 16 şehirde bu proje gerçekleşiyor. Burada eğitim ağları var.
Bu ağın içinde okul, Sanayi ve Ticaret Odaları (IHK), Zanaatkarlar Odası ve eğitim kurumları yer alıyor. Ancak bunları içinde göçmen örgütleri yoktu. Biz, bu ağların içine göçmen örgütlerinin de alınması için çalışma yaptık. Bu konuda ağı yöneten koordinatörlere göçmen örgütleri nasıl bulunur, nasıl kazanılır, onlarla nasıl çalışılabilir gibi danışmanlık hizmeti verdik. Yeni nesillerle birlikte göçmenlerde yükselmeye başlayan eğitim bilinci, farklı uluslardan göçmen örgütlerinde yansımalar bulunuyor. Bu kuruluşların eğitim sahasında partner olarak kazanılmasının sağladığı faydalara projemiz süresinde sevinerek tanık olduk. Bu pozitif örneklerin ortaya konmasının, eğitim sahasında yeni kazanımlara kapı aralayacağına inanıyoruz” dedi.
Öğleden sonra gerçekleşen oturumlarda ise proje kapsamında pozitif örnekler verilirken, göçmen derneklerindeki eğitim sorumlularının rolleri ve işletmelerin mesleki gelişim konusunda duyarlılaştırılması konularında çalışmalar hakkında bilgi verildi.